Google Play Store
App Store

Nazi rejimine karşı ‘Beyaz gül’ grubunda yer alan ve direnişte hayatlarını kaybeden Scholl Kardeşler tiyatro sahnesinde. Yönetmen Elçiboğa, “Şimdi bizler ‘Yargılanacaksınız!’ diyoruz, 80 yıl sonra aynı hikâye” diyor.

‘Beyaz gül’lerin direnişi sahnede

Kazım DOĞAN

Sanatçı, yönetmen Emrah Elçiboğa, Nazi rejimine karşı pasif direnişleriyle tarihe geçen, bu eylemin sonucunda Nazilerce katledilen Scholl Kardeşler’i tiyatro oyununa taşıdı. Yaşamını sürdürdüğü Almanya’da daha önce Zigenuer Boxer adlı oyunuyla ırkçılığı konu edinen sanatçı, Sophie Scholl’un adını taşıyan oyununda meselenin ırkçılıktan ziyade özgür düşüncenin hapsedilmesi, gerçeğin çarpıtılması, insanların faşizm karşısında alması gereken tutum gibi temaları ön plana çıkardığını söyledi.

Sophie ve ağabeyi Hans Scholl, Hitler rejimi döneminde Beyaz Gül grubunun üyesiydi. Grup, Almanları pasif bir şekilde Nazilere direnmeye bu makaleler yoluyla teşvik ediyordu. Münih Üniversitesi’nde, savaş karşıtı broşürler dağıtırken yakalandılar. İkili, vatana ihanetten yargılandılar. Dava sonucu ikisi de giyotinle 22 Şubat 1943 tarihinde idam edildiler. Sophie, idam edilmeden önce, “Dünyada nasıl adalet bekleyebiliriz, davalarını hakkıyla savunmaya çalışan bu kadar az kişi varken? Ne kadar güzel, güneşli bir gün ve ben gitmek zorundayım. Ama benim ölümüm niye sorun olsun ki, eğer insanlar bizim sayemizde uyanırlarsa ve harekete geçerlerse?” dedi. Tek kişilik oyunu, iki oyuncusuyla sahneye taşıyan Emrah Elçiboğa ile yönettiği eseri ve yeni projelerini konuştuk.

Scholl Kardeşler’i tiyatro sahnesine taşıma fikri nasıl ortaya çıktı?
Oyunun kahramanı Sophie, her döneme hitap eden bir karakter ve oyunun geçtiği dönem hâlâ dünyada boy gösteriyor. Ondan öncesinde de olduğu gibi. Bu sadece Hitler döneminin ya da o günün Almanya’sının sorunu değil. İçinde bulunduğumuz dönemde de aynı şeyler sadece biçim, yöntem değiştirerek devam ediyor. Dünyanın dört bir yanında yaşadıkları düzene itiraz eden öğrencilerin darp edildiği, baskı altına alındığı, tehdit edildiği, hapis cezalarına çarptırıldığı hatta öldürüldüğü haberlerini almıyor muyuz? Sophie’nin artık insanlık tarihine mal olmuş sözleri hâlâ geçerli değil mi?

Kendilerini sadece mevcut düzeni protesto ettikleri için idam etmek isteyen mahkemeye söylediği söz ne kadar tanıdık değil mi? “Bir gün bizim olduğumuz yerde sizler olacaksınız.” Ve savaş sonrası yargılanmalar oldu. Şimdi de baskıcı rejimlerin biat eden tüm birimlerine bizler de “Yargılanacaksınız!” diyoruz, tam 80 yıl sonra aynı hikâye. Ve dönemin insanlarına şöyle sesleniyor Sophie: “Bizim yazdıklarımızı sizler de düşünüyorsunuz ama söylemeye cesaretiniz yok.” Korku iklimleri de böyle oluşmuyor mu? Bunu yapan diktatörlerin suç ortağı olmuş olmuyor mu insanlar? Hitler yaptı, Mussolini yaptı, Pinochet yaptı, Franco yaptı vs. vs. diye işin içinden sıyrılmak mümkün mü? Sözün özü seçme nedenim hâlâ o günden bugüne günümüze ışık tutan bir metin olduğu için.

beyaz-gul-lerin-direnisi-sahnede-940399-1.
Emrah Elçiboğa - Sanatçı, yönetmen


IRKÇILIK BİR HASTALIK

Artan ırkçılığın oyun seçiminde bir etkisi oldu mu?

Genel anlamda zaten oyun yaparken özü sözü bir, hayattaki dertlere dair oyunlar seçmeye özen gösteriyorum. Irkçılık da bu sorunlardan biri. Ve bu sorun insanlık tarihinin başlangıcından bu yana devam ediyor. Irkçılık bir hastalık ve maalesef tedavisi çok mümkün değil. Bir önceki oyunumuz da aynı tema üzerinden gidiyordu fakat Sophie Scholl meselesi ırkçılıktan ziyade özgür düşüncenin hapsedilmesi, gerçeğin çarpıtılması, insanların faşizm karşısında alması gereken tutumu, doğrudan vazgeçmemek gibi temaları ön plana çıkarıyor. Ve bu düzen ırk, din, dil, coğrafya dinlemiyor. Neticede Sophie bir Alman ama o da bu iğrenç düzenin bir kurbanı…

Oyunun yeni gösterimleri olacak mı?
Pandemi sonrası tiyatroların ve diğer gösteri sanatlarının programları biraz allak bullak. Çünkü öncesinde devam eden, yarım kalan, yeni başlayan oyunlarla birlikte bir üstüne sağlık kuralları eklenince ciddi bir salon sorunu oluştu. O yüzden Sophie hikâyesine Aralık ayında devam edecek. Kasım ayında ise Zigenuer Boxer gösterimde olacak.