Hakikaten de bir öykü virtüözüyle karşı karşıyayız. En eğlenceli öykülerinde bile insanın kaotik durumlarını gözler önüne seren Dahl çok iyi bir anlatıcı. Sadece öykü de değil roman söz konusu olduğunda da anlatı ustalığını konuşturuyor

Bir anlatı virtüözü Roland Dahl

AYNUR KULAK

Roald Dahl’ın Georgy Porgy öyküsünü doksanlı yılların başında Tomris Uyar çevirisinden okuduğumda çok etkilenmiştim. O yıllardan itibaren hangi kitabı yayınlansa okudum. Hangi hikâyesi filme çekildiyse izledim. En bilinen hikâyesi ve aynı hikâyenin filmi Charlie’nin Çikolata Fabrika’sı çocuk kitapları içinde bir emsaldir şüphesiz fakat çocuklar için veya büyükler için yazdığı diğer tüm öyküleri de birbirinden değerlidir. Mesela Oswald Amcam. Mesela MAtilda.

Roald Dahl’ın Öptüm Seni öykü kitabı ile Oswald Amcam kitabı Can Yayınları tarafından yeniden yayınlandı; yeni kapak tasarımlarıyla ve yeniden çevirileriyle. Çok sevdiğim ve hikâyelerini birçok kez okuduğum bir yazarın kitaplarını görür görmez ilk olarak kapak tasarımlarıyla ilgilendiğimi söylemeliyim. Can Yayınları’nın tekrar basımlar olsa da bu işe ne kadar önem verdiğinin ilk elde göstergesi kesinlikle bu çok güzel kapak tasarımları.

Öptüm Seni isimli öykü kitabında 11 öykü var. Dahl usta bir öykü anlatıcısı. Bunu bu 11 öykünün her birinde görüyoruz. 11 öykü de okuyucunun dimağında ayrı bir anlam bırakıyor. Öykülerin dürtüsünü ve gerilimini insanların birbirinden farklı duygularından, duygu dünyalarından yaratıyor. Her yazarın başaramayacağı bir ustalıkla yapıyor bunu.

Genellikle yetişkinlere yönelik öykülerin bir araya getirildiği Öptüm Seni kitabı Pansiyoncu Kadın öyküsüyle açılıyor. Billy Weaver ile tanışıyoruz. Şık giyinen 17 yaşındaki Weaver Londra’dan gelmişti Bath kasabasına. Ucuz bir otel aramaktaydı Weaver’in bulduğu ucuz pansiyonda, pansiyoncu kadınla olan gerilimli ilişkisi okuyucuya nefes aldırmayacak cinsten. Zaten öykünün sonunu , son patlamayı, infilakı okuyucuya bırakıyor Dahl büyük bir zevkle. Diğer 10 öykünün lokomatifi olan bu öykü gerilimiyle okuyucuyu ilk sayfalardan son sayfaya kadar şaşırtıyor.

William ile Mary öyküsünde her daim insanlara karşı soğuk, mesafeli yaşamış olan William’ın geride bıraktığı vasiyeti ve gerilimli bir mektup tüm öyküyü sarıp sarmalıyor. Diğer öyküler Gökyüzüne Çıkan Yol, Vaizin Zevki, Krallık Jölesi , Minik Balık Georgey, Yaratılış ve Felaket, Fatih Edward, Domuz, Dünya Şampiyonu... Tüm öyküler üzerine bir şeyler yazılmasındansa yüzde yüz okunması gereken öyküler.

Yalnız bir öyküyü var ki es geçemeyeceğim. Bayan Bixby ve Albayın Mantosu. Hatta şöyle bir şey yazacağım: Kitabın en beğendiğim öyküsü kendisi. Çünkü;

Genç erkeklerin barda birbirlerine anlattıkları ‘kahramanlık’ öyküleri ile başlıyor öykü. Ya da ‘teselli’ öyküleri de diyebiliriz. En azından öykü bunun böyle olduğuna bizi inandırmak istiyor. Eşi tarafından aldatılan kocalar var bu barda. Birbirlerine anlattıkları öyküler de en azından kurguda bir nebze de olsa eşlerinden intikam alma havasına bürünebiliyorlar. Kocasını aldatan Bayan Bixby’nin hikâyesi ilginizi kesinlikle çekecek. Öykünün sonunda garip bir şekilde Bixby’yi seveceksiniz .

Hakikaten de bir öykü virtüözüyle karşı karşıyayız. En eğlenceli öykülerinde bile insanın kaotik durumlarını gözler önüne seren Dahl çok iyi bir anlatıcı. Sadece öykü de değil roman söz konusu olduğunda da anlatı ustalığını konuşturuyor.

Oswald Amca romanında Roland Dahl yetişkinlere yönelik bir hikâye anlatıyor. Oswald Amcamız cin fikirli, düşündüğü ne varsa paraya çevirmek isteyen muzip bir adam. Henüz on yedi yaşındayken ailesine haber vermeden Afrika’ya gider. Gitme sebebi afrodiyazak etkisi olan yakı böceği tozundan toplamaktır. Kimya bilgisiyle bu tozları ilaca çevirecek 1913 yılının snop entelektüellerine, paralı aristokratlarına satacaklardır. Ama Oswald kazandıklarıyla yetinemez hiçbir zaman, daha fazlasını kazanmalıdır o. Yako böceği tozunun yardımıyla sanatçıların, kralların, aristokratların hazinelerini çalmak için planlar kurmaya başlar. Gelecekte kadınlara birbirinden ilginç vaatler vermek için kurulmuş planlardır bunlar.

bir-anlati-virtuozu-roland-dahl-428485-1.

Dahl’ın muzip dili Oswald Amca romanını baştan sona alıp götürüyor. Oswald Amca’yı o kadar kanlı canlı anlatıp bizden kılıyor ki Dahl acaba diye düşünüyorsunuz kendini mi anlatmış ya da babasını, ya da amcasını… Gözlemlediği ve çok iyi tanıdığı biri bu Oswald Amca. O kadar sahici.

13 Eylül 1913 doğumlu olan Dahl Galler’de Norveçli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelir. Annesini erken yaşta kaybediyor. Babasının bir kolu yanlış tedavi yüzünden kesiliyor. Çocuk Roald birçok yatılı okulda kalmak zorunda kalır. Baskıcı öğretmenlerin kurallarıyla büyüyen Roald bu durumu şahane bir şekle dönüştürecektir yıllar sonra. Kaldığı yatılı okullardan birinin yanında Cadbury isimli çikolata fabrikası vardır. Oradan arada sırada gönderilen tadımlık çikolatalar ilerde yazacağı Çikolata Fabrikası’na ilham niteliğinde olacaktır.

İkinci Dünya Savaşı’nda pilotluk yapıyor ve aynı Küçük Prens’in yazarı Saint Exupery’nin başına geldiği gibi uçağı çöle düşüyor. İlk eseri Gremlinler’i pilotluk yaptığı bu dönemlerde yaşadıklarından esinlenerek yazıyor.

bir-anlati-virtuozu-roland-dahl-428484-1.Ailesinden dolayı hiçbir zaman kolay bir yaşamı olmayan Roald Dahl ne olursa olsun, başına ne gelirse gelsin yılmıyor. Mücadelesini hayatının sonuna kadar sürdürüyor ve birbirinden muzip eserler armağan ediyor dünya okuyucusuna.

Can Yayınları tarafından nefis kapak tasarımlarıyla yeniden yayınlanan Öptüm Seni ve Oswald Amca’yı okurken bir sihre kaptırıp gideceksiniz kendinizi.