Bir ihtimal de baskın seçim

EVRIN GÜVENDİKANKARA
Erdoğan'ın Etiyopya'ya giderken yaptığı "25 yaşın uygulanması halinde seçimlerin erkene alınabileceği"ne yönelik sözleri baskın seçim tartışmalarını alevlendirdi. Kulislerde seçimin Temmuz ya da Eylül ayına çekilebileceği konuşulurken, AKP'nin baskın seçim kararında Erdoğan'ın Köşk'e çıkmasına yönelik senaryoların ve 25 yaşla ilgili anayasa değişikliğinin etkili olduğu kaydediliyor.

AKP ve CHP'nin sağladığı uzlaşma ile genel seçimlerin tarihi 4 Kasım 2007 olarak belirlenirken, Başbakan Erdoğan'ın Etiyopya'ya giderken söylediği sözler, kulislerde seçimlerin erkene alınacağının sinyali olarak değerlendirildi. Erdoğan'ın "25 yaşın uygulanması halinde seçimlerin erkene alınabileceğine yönelik sözlerinin ardından ise gözler Yüksek Seçim Kurulu'na ve seçilme yaşını 25'e düşüren anayasa değişikliğinin seçimlerin erkene alınması halinde uygulanıp uygulanamayacağına çevrildi.

KUZU: 25 YAŞ UYGULANABİLİR
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu ise "25 yaş" değişikliğinin, yapılacak bir erken seçimde uygulanabileceğini söyledi. Anayasada, "seçime bir yıl kala seçim kanunlarında yapılacak değişikliğin, gerçekleştirilecek ilk seçimde uygulanmayacağına" dair hüküm bulunduğunu belirten Kuzu, bunun, iktidarın seçim kanunlarını sık sık değiştirmesinin önüne geçmek için yapıldığını ifade etti. "Bu hükmü doğru bulmuyorum" diyen Kuzu, genellikle seçim kanunlarındaki değişikliğin son yıl yapıldığını, bunun 6 yıl sonra uygulanmasının anlamlı olmadığını vurguladı.

ERDOĞAN TALİMATLARI SIKLAŞTIRDI
AKP'de beklentilerin aksine genel seçimlerin yaz ayında seçimin sıkıntı yaratacağı gerekçesiyle Eylül ayında yapılmasının uygun olacağı görüşü savunuluyor. Başbakan Erdoğan ise gerek parti yönetimi gerekse milletvekillerine seçime yönelik talimadarını sıklaştırdı.

Erdoğan'ın milletvekillerine "seçim bölgelerine her hafta gidin" talimatı verdiği de kaydediliyor. AKP yönetimi ise yaklaşık bir yıl önce başlattığı il ve ilçe eğitim seminerleri kapsamındaki çalışmalara ağırlık verdi. Eğitim seminerlerinde seçmenlere yönelik "seçmene yaklaşım, seçmenin ihtiyaçları, beklentileri" başlıkları altında çalışmalar hayata geçiriliyor.

Bu kapsamda il ve ilçe teşkilatları tarafından görevlendirilen partililer, köy köy dolaşarak halkın beklentilerini saptıyor, "fakir-yoksul" tespiti yapılarak genel merkeze rapor ediliyor.

Partiler baskın seçimi gündeme aldı
AKPhükümetinin baskın seçim sinyalleri vermesi muhalefet partilerini de harekete geçirdi. Kulislerde muhalefet partilerinin de seçime yönelik hesaplarını ve hazırlıklarını baskın seçime göre şekillendirdiği konuşuluyor.i CHP bu çerçevede, seçim kampanyasını yürütecek reklam ajansları ile görüşmelerini sürdürürken, seçim öncesinde kadın ve gençlere yönelik çalışmalarına da hız verdi.

DYP'DEN "SEÇİM KOORDİNATÖRLERİ"
DYP de seçime yönelik bir yılı aşkın süredir devam ettiği eğitim çalışmalarını hızlandırdı. Mer ilçede 3'er kişilik "sandık kurulları" oluşturulurken, buralarda görev alacak partilileri seçim hukuku ve sandık başı itirazları konusunda bilgilendirecek olan 80 "seçim koordinatörü" de aralarında YSK eski Baş-kanvekili Sabri Coşkun'un da bulunduğu hukukçular tarafından eğitimden geçirildi. Söz konusu koordinatörler gruplar halinde Anadolu'ya gönderilirken, DYP ayrıca 500 bin broşür ve 2 bin afiş hazırlayarak seçmenlere askıda bulunan seçmen listelerine kayıt olmaları konusunda çağrıda bulundu.

MUMCU'NUN İŞİ ZOR
Seçime yönelik hazırlıklar Anavatan Partisi'nin de gündemini oluştururken, Genel Başkan Erkan Mumcu ise hem kongre hem de seçim sınavından geçecek. İlçe kongreleri devam eden Anavatan Partisi'nin Nisan ayında büyük kongresini yapması bekleniyor.

Erdoğan: Muhalefet Köşk adaylarını açıklasın
BAŞBAKANRecep Tayyip Erdoğan, muhalefete, cumhurbaşkanlığı adaylarını açıklamaları tavsiyesinde bulundu. Dink suikastı sonrası "milliyetçilik ve ırkçılık" tartışmalarıyla gerilen siyasi zeminde muhalefet partilerini cumhurbaşkanlığı adaylarını açıklamaya davet etmesiyle dikkat çeken Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili Anayasa'da herşeyin vaktinin belli olduğunu söyledi. Kanunun, sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal döneminde çıkarıldığını, o günden bugüne, kimsenin sesinin çıkmadığını belirten Başbakan Erdoğan, muhalefetin, Türkiye geneline 'karamsarlık' sirayet ettirmeye çalıştığını, cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleri 'risk' olarak gördüklerini de ekledi. İç siyasetteki gerilimi daha da tırmandırabilecek açıklamalarına "Muhalefet, son üç yıldır, parlamentoyu 'çalıştırmamak' için elinden geleni yaptı" sözleriyle devam eden Erdoğan İzmir'deki konuşmasında cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler nedeniyle, seçim ekonomisi uygulamayacaklarını da vurguladı.

Kararlılıklarını artık muhalefetin de gördüğünü ve erken seçim istemekten vazgeçtiğini belirten Erdoğan, muhalefete, bu noktada, cumhurbaşkanlığı adaylarını açıklamaları tavsiyesinde bulundu.

İttifak seneryoları revaçta
BASKINseçim olasılığı ittifak senaryolarını da hızlandırdı. CHP'den gelen olumsuz sinyallere ve partinin kapılarını merkez sağa açma planlarına rağmen DSP ve SHP "solda birlik" ve "ittifak" taleplerinde ısrarlı davranıyor.

» DSP: İTTİFAK BİR ŞANSTIR DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, önümüzdeki seçimlerin yalnız sol için değil Türkiye için bir şans olduğuna dikkat çekerek "güç birliği" yapılmasını her fırsatta dile getiriyor. SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın da "solun işbirliği ve ittifakının iktidar şansı doğuracağı"nı savunuyor.

» "SAĞ"DA İTTİFAK SENARYOLARI Sol partilerin "ittifak" taleplerinin yanı sıra kulislerde de Genç Parti, Saadet Partisi ve BBP'nin 4 Kasım seçimlerine ittifakla gidebileceği konuşuluyor. Her üç parti de şimdilik seçim ittifakına sıcak bakmadıklarını dile getirse de kulislerde seçim yaklaştıkça Genç Parti, Saadet Partisi ve BBP'nin birbirine yakınlaşabileceğine dikkat çekiliyor.

» AKP, CHP VE MHP: AKP, CHP ve MHP ittifak senaryolarına yüz vermeyen partiler olarak adlandırılırken, kulislerde Anavatan Partisi ile DYP'nin genel başkanlarından gelen olumsuz açıklamalara rağmen seçim öncesinde "uzlaşma" sağlanabileceğine dikkat çekiliyor.