Daha önce yazmıştım. Sağlık Bakanı’na ait olduğu iddia edilen bir ses kaydı çıkmıştı ortaya. “Bir kanun yaparız.” diyordu… “Deriz

Daha önce yazmıştım. Sağlık Bakanı’na ait olduğu iddia edilen bir ses kaydı çıkmıştı ortaya. “Bir kanun yaparız.” diyordu… “Deriz ki; Eczacılar Birliği, Tabipler Birliği, Dişhekimleri Birliği’nin birlik kanunları iptal edilmiştir. 

Hadi bakayım Danıştay karar alsın da göreyim bakayım.” TRT’deki bir programda ses kaydı gündeme geldiğinde… “Yok öyle bir şey… İftiradır… Montajdır… Ergenekoncuların uydurmasıdır” filan demesini beklerken Sağlık Bakanı’nın… “Milli iradeyi temsil eden meclisler gerekirse kanun yaparlar, bir birliği kapatırlar, başka bir birliği kurarlar.” diyerek teyid etmişti ses kaydını.   • • •

Daha daha önce yazmıştım. Şanlıurfa Tabip Odası’nın Başkanı, Türkiye Hekim Platformu’nun sözcülerinden Prof. Dr. Şahin Aksoy. 2009 Haziran’ında Sağlık Bakanı kendisine “Sizi Bakanlığa alsak bizim ekibimize katılır mısınız?” diye sormuş... Sonra Müsteşar ve Genel Müdürü’ne dönüp irtibat telefon ve adreslerini almaları ve mutlaka kontak kurmaları talimatını vermişti de... Aradan altı ay geçmiş… Ne arayan ne soran olmuştu Şahin Aksoy’u. Kendisi aynen böyle anlatmıştı. • • •

Gene de… Sağlık Bakanı’na duyduğu karşılıksız sevgi azalmamıştı Şahin Bey’in. (Sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi mi gerekir?) 19 Nisan tarihli yazısında, bu sefer… Önce “… bu Hükümet, bazı hatalarına ve eksiklerine rağmen, her alanda yaptıkları ile ülkenin önündeki büyük bir şanstır. Bu Sağlık Bakanlığı, yaptığı büyük yanlışlara rağmen, ülkede devrim niteliğinde işler yapmıştır.” diyor. Sonra… “Evet, biliyoruz. Mevcut TTB zihniyeti son 20 yıldır ideolojik bir ajan ve müzmin bir muhalif olarak çalıştı. Evet, biliyoruz. Kendi ifadeleri ile sürekli ‘toplumsal muhalefete öncülük ettiler’ ve meslektaşlarının sorunlarıyla ilgilenmediler.” diye devam ediyor. Sonra da… Sözü Sağlık Bakanı’nın TTB’yi kapatma tehdidine getirip baklayı ağzından çıkarıyor: “Genel merkez seçimlerine az kaldı. Sayın Bakana bir iki ay daha sabretmesini tavsiye ediyorum.” • • •

“Memleketin demokratikleşmeye, normalleşmeye ve kucaklaşmaya en çok ihtiyacı olduğu bir dönemde”… TTB’yi kapatmak da ne oluyor Sayın Bakan?.. Bakın burada biz varız. Biz… Siyasette birbirini vatan hainliğiyle, işbirlikçilikle, memleketi satmakla suçlayanların… Meclis’te birbirinin gırtlağına yapışanların yandaşları, Menzildaşları. Siz bakmayın o görüntülere… Hepsi montaj onların. Kutsal İttifak devam ediyor. TTB’nin muhalif sesini susturmak için var gücümüzle yükleniyoruz. • • •

Üstelik bir de “Ulusalcılar” var. Biliriz, siz pek hazzetmezsiniz… “Ulusalcı” deyince “Ergenekoncu” gelir aklınıza. Ama bunlar öyle değil… Bunlar bizim “Ulusalcılar” (our boys, yani). “Mevcut TTB zihniyeti”ni yıkamadığımız yerde devreye giriyorlar. Aslında TTB’de herhangi bir iddiaları yok... Bize (yani size) çalışıyorlar. (2002’de birlikte yaptığımız listede siz de vardınız, hatırlarsınız.) Sol gösterip… Sağdan, sağdan vuruyorlar. • • •

Zat-ı âliniz ne güzel buyurmuştu… “Bakın iki maddelik kanundur arkadaşlar, üç maddelik kanundur.” demişti. Olur da başaramazsak… Hekimler kazanırsa yani… O zaman… Bizim seçimle yapamadığımızı… Siz kanunla yapar... Kapatırsınız TTB’yi. Ama şimdi… Fazla değil, bir iki ay sabır… “Keskin zekâlı, erdemli, halk kahramanı, usta siyasetçi” Sayın Bakanım.