Google Play Store
App Store

Anayasa ve kıyı kanununa göre halkın kullanımına açık olması gereken koylar ve plajlar özel işletmeler tarafından kiralanarak halkın kullanımına kapatılıyor.

Bir plaj ve koy var uzakta

Aycan KARADAĞ

Turizm açısından ülkenin en önemli bölgeleri arasında yer alan Ege kıyıları, özel işletmeler tarafından hızla işgal edilip, ticarileştiriliyor. Anayasa ve kıyı kanununa göre halkın kullanımına açık olması gereken koylar ve plajlar özel işletmeler tarafından kiralanarak veya işgal edilerek halkın ücretsiz kullanımına kapatılıyor. Özellikle Fethiye, Marmaris ve Çeşme’de tüm kıyılar işgal altındayken yurttaşların da mücadelesi sürüyor.

YAT İSTİLASI YAŞANIYOR

•FETHİYE

Şövalye Adası, Fethiye ilçe merkezine en yakın bölge olmasına rağmen uzun yıllardır yurttaşlar denize giremiyor. Sahil boyunca betonla kaplanan kıyı şeridi ve yıllar boyunca yanlış uygulamalarla iç körfeze verilen kent atıkları ekolojik olarak denizi bir yıkımın eşiğine getirmiş durumda. Merkeze yakın olan bir diğer koy ise İmampaşa Koyu. Bu koy yıllar boyu halkın ücretsiz kullandığı bir yerken, MUÇEV başta olmak üzere şirketler bölgede yat limanı projeleri yapmak istiyor. Bu projelere karşı ise bölge halkının hukuki mücadelesi sürüyor.

Öte yandan Küçük ve Büyük Samanlık Koyları gibi plajların yer aldığı yarımada boyunca, ulaşımın mümkün olmadığı yerler dışında ücretsiz giriş yok.

BEACH BELASI

Körfez Yarımada’sının diğer koylarından Büyük Boncuklu ise Sea Me Beach adlı şirket tarafından işletiliyor. Çok küçük bir kısmını ücretsiz kullanıma bırakmış olan koyda beache giriş yaklaşık 175 TL.

Küçük Boncuklu Koyu’nda ise Help Beach and Yatch Club adlı işletme yer alıyor. Yarımadanın bittiği nokta da 100 bin metrekarelik büyük bir alanı kapsayan Hillside Tatil Köyü yer alıyor. Devamında bulunan küçük bir koyda ise aynı tatil köyüne ait olarak Serenty Beach adıyla özel müşterilerine hizmet veriyor. Bu işletmeden sonra yer alan Turunç Pınarı Koyu ise yakın bir dönemde yeni beach furyasına katılmış.

Yarımadada yer alan diğer bir işletme ise, Kuleli Koyu’ndaki Kuleli Beach. Fethiye Orman İşletme Müdürlüğü’nce 3 yıllığına kiralanan plaj, bölgede İslami beach olma iddiasında. Denizi kaçak demir bariyer ve örtülerle ikiye ayıran işletme, kadın ve erkeklerin ayrı ayrı yüzmesi için alan belirlemiş durumda. Bu kaçak yapıların yoğun tepki toplaması sonucu Fethiye Belediyesi’nce mühürlendi. Ancak koy hâlihazırda özel işletmece kullanılmaya devam ediyor.

bir-plaj-ve-koy-var-uzakta-1018439-1.
Kuleli

PLAJLARI KAPATTILAR

Fethiye’nin plajlarında da durum farklı değil. Daha önce halka açık olan Çalış Sahili ve Karataş Plajı artık halkın kullanıma açık değil. MUÇEV isimli şirket Çalış Plajı’nın bir kısmını halka kapatarak kıyı boyunca şezlong ve şemsiye kullanımını paralı yapmanın yanı sıra belli bir alanı da kapılarla çevreleyerek özel otoparkı haline getirdi.

Çalış Sahili’nin devamı niteliğindeki Karataş Plajı’nda ise geçen yıl yine MUÇEV tarafından inşası başlanan işletme bugün itibari ile faaliyete geçmiş durumda. Karataş Sahili’nin devamında ise Liberty Fabay, Fabay Koymat ve Barut Otel işletmelerinin yer aldığı sahil şeridi bulunuyor. Bu oteller de hem kıyı bölgesini hem de otellerin arkasında yer alan Günlük Ağacı Ormanları’nı tahrip ediyor.

İHALELER İPTAL EDİLDİ

•GÖCEK

Göcek’te ise kıyı işgalini mahkeme durdursa da tehlike geçmiş değil. MUÇEV tarafından yapılan yat limanına ilişkin mahkemenin verdiği iptal kararının ardından, Fethiye Belediyesi de limanın ruhsat ve yapı kullanma iznini iptal etti. Bölgede faaliyet gösteren marina ve yat bağlama iskeleleri haricindeki alanlarda, teknelerin bağlanması için oluşturulan mapa alanlarının ihale ile özel işletmelere devredilmesi isteniyor. Açılan davalar sonrası Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ihaleleri iptal ettiğini açıkladı.

DÜNÜRE ÖZEL İMAR PLANI

2012’den beri koruma statüsü adım adım düşürülen Marmaris’te de son yıllarda kıyılar da talan edilmeye çalışıyor. Bunlardan en kritiği ise Yaşlı Bakımevi projesi. Özel Çevre Koruma alanı olan Hisarönü Mahallesi’nde yapılması planlanan Yaşlı Bakımevi ile birlikte imar planının değiştirilerek bakımevinin önüne yat limanı yapılacağı 31 Aralık 2021 tarihinde duyuruldu. İmar planı değiştirilmek istenen yer Kirseburnu Körfezi’nin dibindeki bir alan.

Arazinin mülkiyetinin yüzde 80’i Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kardeşi Mustafa Erdoğan’ın damadının annesi Ayşe Sevda Peker’e ait. Marmaris Kent Konseyi, 28 Nisan 2022 tarihinde imar planı değişikliğinin iptali talebiyle dava sürecini başlattı.

YİNE MUÇEV…

Türkiye’nin en kıymetli sahillerinin ihalesiz olarak verildiği MUÇEV’e, Karacasöğüt Koyu’nun yüzde 42’sini kapsayacak alanda Karacasöğüt limanında kapasite artırımı için, projeye ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verildi. MUÇEV’in projesine karşı Marmaris Belediyesi, Muğla İdare Mahkemesi’ne karşı dava açtı, mahkeme ise ‘ÇED gerekli değildir’ kararını iptal etti. Buna rağmen şirketin bölgede yapılaşma iddiasını sürdürmeye çalıştığı öğrenildi.

PLAJLAR HALKA KAPALI

Plajlarda ise Marmaris-İçmeler arası tüm kıyı şeridi ticari işletmelerin şezlong ve masaları ile işgal altında. Sadece İçmelerin hemen girişindeki Palmiye Sahili eskiye göre çok küçültülmüş olarak varlığını devam ettiriyor. Bu alanın hemen yanında yer alan ve ücretsiz halk plajı adı altında şezlongundan şemsiyesine her şeyin paralı olduğu bir işletme de yer alıyor.

MİLLİ PARK ZARAR GÖRDÜ

Öte yandan Marmaris İçmeler Kızılkum mevkiinde yürütülmekte olan otel-devremülk projesine, 13 Ağustos 2021 tarihinde ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verildi. Marmaris Kent Konseyi, ‘ÇED gerekli değildir’ kararının iptali için yargı sürecini başlattı. Üstelik proje sahibi firma kendi mülkiyetleri dışında yirmi üç dönüm milli park alanını da tahrip etti. Deniz alanında da ağır ekolojik tahribat yaratılan bölge ne yazık ki Akdeniz foku ve Caretta carettaların beslenme ve dolaşım alanı. Şirket, Milli Park’a koyduğu kapı ile 4 koyun kullanımını halkın kullanımına kapatmıştı. Tepkilerin ardından ise kapılar söküldü.

OTELLER İSTİLA ETTİ

•ÇEŞME

Türkiye’nin en gözde turizm ilçesi Çeşme’de de durum pek farksız değil. İlçede iki katlı imara izin verilmezken, denize sıfır birçok yerde şirketler otel ruhsatı adı altında yüksek katlı binalar yaparak konut satışı yapıyor. Mevcut ünlü otellere tadilat yapılarak 1 + 1 rezidans dairelere yaparken, konutlar ise yaklaşık 1 buçuk milyon dolardan satışa çıkarılıyor.

bir-plaj-ve-koy-var-uzakta-1018438-1.
Altınkum

ALTINKUM TAHRİP EDİLDİ

Halk Plajı ve sit alanı olan Altınkum Plajı’nda Yeşilköylü Atık Yönetimi Madencilik firması, beach-club inşa etmek için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan toplamda bin 400 metrekare arazi kiraladı. Yıllık kira bedeli sadece 360 bin TL olan bu alanda şirket iş makinalarıyla 10 bin metrekareye yakın bir alanı tahrip etti. Bu çalışmada 100 yıllık ardıç ağaçları ve binlerce kum zambağı zarar gördü. Son olarak geçtiğimiz günlerde beach-club inşaatı durdurulurken, denizin içine inşa edilen yapılar söküldü. Kaçak olarak açılan su kuyusu ise DSİ tarafından mühürlendi.


YORGİ YAPILAŞMAYA AÇILDI

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, dünyaca ünlü Aya Yorgi Koyu’nda geçtiğimiz haftalarda plan değişikliğine gitti ve bölgeyi imara açtı. Koy zaten halka kapalı bir durumdayken, şimdi ise tüm çevresi ranta açılmış oldu. Koyda 9’a yakın beach bulunurken giriş ücretleri 200 TL ile 800 TL arasında değişiyor.

İZMİR’İN KANAL’I

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hayata geçirilmek istenen Çeşme Projesi, İzmir’in Urla ilçesine bağlı Zeytineli köyünden Çeşme’ye bağlı Alaçatı ve Ildır’a uzanan 16 bin hektarlık alanı kapsıyor. Alan içinde bulunan doğal sit alanları, zeytinlikler dâhil tarım ve mera alanlarının vasfı projeye göre değiştirildi. Açılan davalar doğrultusunda yapılan bilirkişi incelemesinde Danıştay 6. Dairesi, ‘kamu yararına’ uygun olmadığını açıklandı.

Öte yandan dünyaca meşhur Paşalimanı Koyu’ndaki, 120 dönüm arsanın geçtiğimiz günlerde satış ihalesi yapıldı. İhaleyi ise 385 milyon lira ile ALDO Enerji Şirketi’nin aldığı öğrenildi.