Biz Sıraselviler’de bir zıpladık, yer yerinden oynadı. Biz “Tayyip kaç kaç kaç kadınlar geliyor” dedik, siz korktunuz. “Zıpla zıpla zıplamayan Tayyip olsun” dedik, olduğunuz yere çöktünüz. Sizin duyduklarınız bizim ayak seslerimiz.

Bir zıpladık AKP titredi

BirGün/KADIN

8 Mart Pazartesi akşamı binlerce kadın, ülkenin ve dünyanın dört bir yanında olduğu gibi İstanbul Taksim’deki Sıraselviler Caddesini doldurduk. Eşitlik, özgürlük ve adalet talebiyle kız kardeşlerimizle omuz omuza güneşi arkamıza geceyi karşımıza alıp, “Geceleri de sokakları da terk etmiyoruz” dedik. Kadın cinayetleri, kadına yönelik erkek şiddeti, taciz, tecavüz, çocuk istismarı, nefret söylemleri, gerici kuşatmalar, hedef göstermeler son bulsun istedik. Nitekim sokakları dolduran dayanışmamızla ısrarımızı, bir gün kazanacağımızı AKP ve gericilere gösterdik.

Gördüler ki iki gün sonra polisiyle, yargısıyla üzerimize gelmeye başladılar. İstanbul Sözleşmesi’ni, 6284 sayılı yasayı hedef aldılar, “Bayanlar bile uzaya çıkabilir” dediler, ölülerimizin arkasından kirli dişlerini gösterdiler; karşımıza kadın üniversitelerini, cinsiyetçi dillerini çıkardılar; mücadelemize dil uzattılar, dayanışmamıza dayanamadılar.

AKP tüm gücüyle üzerimize yürürken bizimse dayanışmamız ve direnişimizden başka sırtımızı dayayacak bir şeyimiz yoktu. Direndik de... Aynı zamanda adliye koridorlarında dayanışmamızı gösterdik.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü akşamı 19’uncu kez Feminist Gece Yürüyüşü’nde binlerce kız kardeşimizle bir araya geldik. Dans ettik, oynadık, isyanımızı haykırdık ve olabildiğince yükseğe zıpladık… Onların bizden, kız kardeşliğimizden korkacağını söyledik, “Geliyoruz” dedik. “Geliyoruz, güneş omzumuzda, gece karşımızda, gün bizim, isyan bizim, haykırarak geliyoruz. Üzerimizde yarattığınız yüz yılları bulan baskınıza karşı geliyoruz, celladımızın üzerine yürüyoruz. Yaşamak için ensenizdeyiz...”

bir-zipladik-akp-titredi-851903-1.

Yarattıkları büyük korku imparatorluğunun yerini sarsacak kadar güçlü bir şekilde karanlığı dağıtmak için, “İstanbul Sözleşmesi’nin yükümlülüklerini yerine getir” demek için, laikliği savunmak, gericiliği yok etmek için buluştuk. Gerici iktidarların baskısının bizim üzerimizde sökmeyeceğini gösterdik.

Peki ya sonra ne oldu? Korktular. Sesimizden, çığlıklarımızdan, gücümüzden korktular. Bir şey yapamayacaklarını anladıklarında da polislerini üzerimize saldılar. Evimizi bastılar, çıplak aramaya maruz bıraktılar, yargılamak, hatta korkutmak istediler. 18 kız kardeşimizi alıkoymaya çalıştılar, gözaltında tuttular. Savcıların, hâkimlerin karşısına çıkarıp suçlamaya çalıştılar. Biz Sıraselviler’de bir zıpladık, yer yerinden oynadı. Biz “Tayyip kaç kaç kaç kadınlar geliyor” dedik, siz korktunuz. “Zıpla zıpla zıplamayan Tayyip olsun” dedik, olduğunuz yere çöktünüz. Sizin duyduklarınız bizim ayak seslerimiz. Sizin korku imparatorluğunuzun üzerinden biz geçeceğiz.

'SİZ BİZE HAKARET EDİYORSUNUZ'

Hakkında alınan yakalama kararının ardından sosyal medya hesabından bir video paylaşan kız kardeşimiz, şunları söyledi: “Polis amiri 8 Mart günü karşımızdaydı. Biz bugün de aynı şeyi söylüyoruz: Biz size hakaret etmiyoruz ama siz kadınlara her gün hakaret ediyorsunuz. Kadın cinayeti davalarında erkek yargınızla bize hakaret ediyorsunuz. Tarihin çöplüğüne attığımız kadın üniversiteleriyle hakaret ediyorsunuz. Meydanlarda hakaret ediyorsunuz. Mücadelemizden geri adım atmayacağız.”