BirGün Pazar eki bu hafta son yıllarda sürekli sol partilerin iktidara geldiği Güney Amerika’yı ele aldı. Ayrıca Ercan Kesal, Gezi tutuklularına selam gönderirken, Gezi davasında aldığı ceza nedeniyle cezaevinde bulunan Avukat Can Atalay da BirGün Pazar için bir yazı kaleme aldı.

BirGün Pazar, ‘Güney Amerika ve Sol’ dosyasıyla yarın gazetenizle birlikte

“Güney Amerika ve Sol” dosyasına katkı sunanlar arasında Hayri Kozanoğlu, Vijay Prashad ve Yusuf Tuna Koç yer alıyor.

Ayrıca Manolo De Los Santos & Gisela Cernadas’ın kıtadaki solun dününü ve yarınını anlattıkları bir yazı da Göksu Cengiz tarafından çevrildi.

Hukuksuz biçimde 18 yıl hapis cezasına çarptırılan Can Atalay, Silivri Cezaevi’nden BirGün Pazar için Gezi’yi anlattı. Ayrıca Ercan Kesal, “Dışarıdan İçeriye Mektuplar” köşesinde tüm içerdekilere seslenme çağrısı yaptı.

Hayri Kozanoğlu, “Latin Amerika’da ikinci pembe dalga yükselirken” başlığıyla Güney Amerika’da 2. kez başlayan sol iktidarlar yükselişini ve bunun önceki gibi pembe dalga olabilme ihtimalini anlattı.

Vijay Prashad, “Latin Amerika’da Küba Devrimi’nden bu yana dördüncü sol dalga: Sosyal demokrat” başlığıyla Güney Amerika’da yükselen sol dalgaları anlattı ve Küba etkisini inceledi.

Manolo De Los Santos & Gisela Cernadas “Latin Amerika solunun dünü ve yarını” başlığıyla Latin Amerika’da yüzyıllardan süregelen sol yükselişi ve mücadeleyi yazdı.

Yusuf Tuna Koç “Tek kutuplu dünyada sol iktidarlar” başlığıyla Güney Amerika’dan yükselen sol iktidarları ve karşılarında öylece duran ABD engelini anlattı.

Ercan Kesal “Yunusun nefesi…” yazısıyla Dışarıdan İçeriye Mektuplar köşesinden tüm Gezi tutuklularına selam gönderdi ve insanları içeridekileri unutmamaya davet etti.

Can Atalay, Silivri Cezaevi’nden “Başladığımız yolda ilerlemek: Gezi’nin değerlerine dayanan siyaset” yazısıyla Gezi’nin ne olduğunu, nasıl olduğunu ve değerlerini temsil etmeyi anlattı.

Hande Çiğdemoğlu “Şalamar” öyküsüyle İlhan İrem’e veda etti.

Güray Öz “Metalaşan vicdan kapitalizme dahil” yazısıyla neoliberal sistemde vicdanın bile metalaşmasını anlattı.

Nesli Zağlı, “Psikoterapi hakkında konuşmak ister misiniz?” başlığıyla psikoterapist-hasta ilişkisini ve psikoterapi ihtiyacını yazdı.

Ozan Eren, önceki haftalarda Prof. Martin Stokes’la başlattığı söyleyişinin ikinci kısmını “Farklı kültürlerden etkilenen bir etnomüzikolog2” başlığıyla noktaladı.

Gül Yaşartürk “Kuş Uçuşu: Kadın kadının kurdu mu yoksa yurdu mudur?” başlığıyla Netflix dizisi Kuş Uçuşu’nu inceledi.

İbrahim Karaoğlu “İmgelere göz kırpan kadınlar” başlığıyla Sanatçı Füsun Kavalcı’yı ve eserlerini anlattı.

Semiha Durak “Hakikat, 540 metrekarelik bir perde” yazısıyla başından geçen bir Kolombiya hikâyesini ve Kolombiya’da iktidar değişikliğini yazdı.

Gökçe Şenoğlu, “Livaneli’nin kaleminden Abdülhamid’in Hal’li: Gün akşamlıdır devletlûm” yazısıyla Zülfü Livaneli’nin son kitabı Kaplanın Sırtında’yı inceledi.