Sarıhan ailesinin, bisikletle dünyayı keşfe çıkma hikâyesi 2006 yılında başladı. 2009 yılında çocukları Tibet Çınar’ı kucağına alan çift, “Çocukla seyahat etmek zordur” klişesini yıkarak yolları hız kesmeden pedallıyor

Bisiklet ile devriâlem

DİLARA ŞİMŞEK

Öğretmen olan İnci ve Soner Sarıhan çifti 2006 yılından beri dünyayı bisikletle geziyor. 26 ülkeyi bisikletle gezen çiftin 10 yaşındaki çocukları Tibet Çınar ise doğduğundan beri anne ve babasıyla birlikte bisiklet üzerinde. “Çocukla seyahat etmek zordur” klişesinin aksine Sarıhan çifti, “Eşler gerçekten aşıksa, çift olarak seyahat etmek de, bir bebekle seyahat etmek de elbette yapılabilir. Tibet Çınar ile birlikte seyahat etmek çok güzel. Çünkü normal hayatımızda onunla yoldaki kadar yakın olmuyoruz” diyor.

Sarıhan ailesiyle bisikletle dünyayı keşfe çıkma hikâyelerini konuştuk.

Hikâyeniz ne zaman başladı?

Hayatın kendisi bir yolculuk Aşık Veysel’in dediği gibi, “iki kapılı bir handa gidiyoruz gündüz gece”, bizce evlilik de öyle, biz üzerine önce çift sonra aile olarak, kendi kas gücümüzle, bisikletle, kanoyla 14 yıldır yollardayız. 40 üzerinde ülkede bulunduk, 26 ülkede birlikte bisiklet sürdük, 2 ülkeyi de kano ile keşfettik.

Çocukla seyahat etmek zor derler. Avantajları ve dezavantajları neler oldu?

İnsan bilmediği şeyi zor zannediyor. Eşler gerçekten aşıksa, çift olarak seyahat etmek de, bir bebekle seyahat etmek de elbette yapılabilir. Ki biz oğlumuz 22 aylıkken 3486 km ve 7 ülkeyi bisikletle geçtik.
Minik bir çadır, kapağını tabak olarak kullandığımız bir tencere ile aylar geçiriyoruz. Fakat bu ortamda ortaya çıkan yemek de, sohbet de, paylaşılanlar da çok değerli geliyor insana ve sonrasında evine döndüğünde ne kadar çok gereksiz eşyaya sahip olduğuna şaşırıyor insan. Tibet Çınar ile birlikte seyahat etmek çok güzel. Çünkü normal hayatımızda onunla yoldaki kadar yakın olmuyoruz. Yolda 24 saat birlikteyiz. Günlük hayatın koşuşturmaları girmiyor araya.

Yolculuklarınız size ve çocuğunuza neler kazandırdı? Anne babalara bu konuda tavsiyeleriniz var mı?

Kapalı alanlar başta çocuklar olmak üzere hiç birimize iyi gelmiyor. Ufuk görmeye, oksijen almaya, hareket etmeye, yaşamaya ihtiyacımız var. İnsan doğada çok fazla zaman geçirmesi gereken bir canlı.
Anne babaların önce kendilerinin çocuklarına örnek olmaları gerekiyor. Ebeveyn, TV’nin başından ayrılmıyor, sosyal medyadan çıkamıyorsa çocukların aktif olmasını beklemek çok zor. Özellikle Z kuşağını öğütle, nasihatle bir yere sevk etmek mümkün değil. Onlara geniş bir yelpazede kültür, spor, sanat imkânları sunmak ve buradan seçmeleri için fırsat vermek gerekiyor. Bunları büyük şehirde yapmak çok zor.

Bisikletine atlayıp dünyayı gezmenin hayalini kuran çok insan var. Bir kaynak, maddiyat olmadan bu hayal gerçekleştirilir mi?

Başlama cesareti her şeyden önemli. Adım adım olmalı her şey. 25 yıldır birlikteyiz. Sadece bir kez oturma grubu aldık ve tekrar asla almayacağız. Evimizin perdelerini değiştirmeyeceğiz. Teknik malzeme dışında kıyafet için çok az bütçe ayırıyoruz. Abur cubur, alkol, sigara için maddiyatımız olmadığı için bu tip gezileri yapmak için paramız var.