Bizden ne istiyorsunuz?

Bambaşka bir şeyler yazmayı düşünüyordum bu hafta ama yine pandemi sürecine ilişkin alınan yeni önlemler beni okuyacaklarınızı yazmaya mecbur bıraktı.
Ben samimiyetle soruyorum sizler de lütfen samimiyetle cevap verin sayın yetkililer.

Bizden ne istiyorsunuz?

Müzisyenlerden ve müzik sektöründen ne istiyorsunuz?

Besteci, söz yazarı, yorumcu, müzisyen, yapımcı, ses-ışık sistemi sahipleri, teknik elemanlar, performans salonu sahiplerinden geçimini bu işlerden sağlayan yüzbinlerce insandan ne istiyorsunuz?

İntihar eden, enstrümanını satan, başka alanlara yönelen müzisyenler size hiç mi bir şey ifade etmiyor? Sadece birer istatistik mi bu rakamlar?

Dünyanın bütün gelişmiş ülkeleri bu salgın döneminde sanatçısına sahip çıkarken, onlar için fonlar yaratıp maaş bağlarken siz bizi niye yok sayıyorsunuz?

Bizden ne istiyorsunuz?

Zaten aylardır ne konser ne de ufacık bir dinleti bile yapamazken, yaptığımızı varsayalım salonların üçte bir kapasiteyle çalıştığı düşünüldüğünde gelirlerimizdeki azalma hatta yok olma gün gibi ortadayken bizden ne istiyorsunuz?

Hijyen koşullarına ve sosyal mesafe kuralına yüzde yüz uyan performans mekânlarından konser salonlarından işletmelerden ne istiyorsunuz?

Çalışma şartlarımızın ve saatlerimizin hamam, sauna, halı saha, yüzme havuzu berber ile benzerlik gösterdiğini size kim söyledi? Bu tür etkinliklerin genellikle akşam 20.00-24.00 arası olduğunu bilmeyecek kadar uzak mısınız sanat gösterilerine?

Bu yasaklamaları getirirken “ama müzisyenler ne yapacak” diye hiç mi düşünmediniz?

Bir ayrılık sonrasında hiç mi bir şarkımızla hüzünlenmediniz?, Bir düğünde hiç mi halay çekmediniz?, Bildiğiniz bir şarkıya hiç mi eşlik etmediniz?, Sevdiceğinizle hiç mi ortak şarkınız yoktu?

Kaynağı nedir nefretinizin? Herkes kendince kampanyalar yapıp üç kuruş para toplamaya çabalarken sektörün düştüğü bu durumdan çıkabilmesi için farkındalık yaratmaya çabalarken sizin bu vurdumduymazlığınız ne?

Gerçekten soruyorum bizden ne istiyorsunuz?

Osmanlıyla yatıp Osmanlı’yla kalkan padişahlık özlemiyle yanıp tutuşan müzik günahtır diyen tarikat liderlerini mi dinliyorsunuz?

1.Mahmut’un günümüze kadar ulaşan besteleri olduğunu, 3.Selim’in kendisini öldürmeye gelenlere karşı o sırada üflemekte olduğu ney ile direndiği, 2. Mahmut’un iyi bir tamburi ve neyzen olduğu biliyor muydunuz? Peki Abdülaziz’in bestekâr Yusuf Paşa’dan dersler alıp batı müziğinde eser veren ilk Osmanlı hanedanı olduğu, 5.Mahmut’un İtalyan hocalardan batı müziği ve piyano dersleri aldığı, Vahdettin’in 63 adet müzik eseri olduğunu?

Bizden ne istiyorsunuz?

Anayasa’nın 64. Maddesi: “Devlet, sanat faaliyetlerini ve sanatçıyı korur. Sanat eserlerinin ve sanatçının korunması, değerlendirilmesi, desteklenmesi ve sanat sevgisinin yayılması için gereken tedbirleri alır.” derken adeta Anayasayı çiğneyen bu tutumunuz niye?

Şarkıdan, şiirden, tiyatrodan, romandan, sinemadan kısaca sanattan zarar gelmez.

Gün gelir devran döner. “Beraber Yürüdük Biz Bu Yollarda”yı söylerken bir anda “Kendim Ettim Kendim Buldum”u söylerken bulursunuz kendinizi.