Attila Aşut

yazievi@yahoo.com

Dilimizdeki kimi sözcüklerin ek durumlarına göre yazılışları değişiklik gösteriyor. Özellikle yabancı kökenli sözcüklerde bu durumla daha sık karşılaşıyoruz. Örneğin “hukuk”, “klik” ve “blok” sözcüklerinin sonuna ünlü eki geldiğinde yazım kargaşası yaşanıyor.

Değerli bir ozan dostum da bu durumdan yakınıyor mektubunda:

“Sevgili Aşut,

TDK, ‘blok’ sözcüğü için ‘/-i/ ve /-e/ ünlüsü aldığında bloğu, bloğa biçiminde yazılır’ diyor.

Dil Derneği’nin bu konudaki uygulamasını bilmiyorum. Yazım kılavuzlarında ‘blok’ sözcüğüyle ilgili bir açıklama yok. Yapılan yorumlarda, ‘monolog’ ve ‘diyalog’ sözcüklerinin ünlü eki aldıklarında monoloğ-diyaloğ biçiminde yumuşaması gibi, ‘blok’ sözcüğü de bloka biçiminde değil bloğa diye yazılır deniyor. Bu konudaki düşünceni belirtirsen sevinirim. Esenlik dileklerimle.”

* * *

Ozan dostumun ‘blok’ sözcüğünün kullanımı konusunda duraksama geçirmesi çok doğal. Çünkü yazım kılavuzlarında bu başlıkta görüş birliği bulunmuyor.

Bu sözcük, sonuna ünlü geldiğinde yaygın olarak "bloğa / bloğu" diye yazılıyor. Ancak “bloka / bloku” biçiminde yazıp kullananlar da az değil.

Peki, hangisi doğru?

Dil kurumlarının bile ortak görüş oluşturamadığı bir konuda kesin konuşmak yanıltıcı olabilir. Yine de soruyu yanıtlamaya çalışalım.

“Monolog / diyalog” sözcükleri konumuz açısından uygun örnekler değil. Çünkü “blok” sözcüğü /g/ ile değil /k/ ünsüzüyle bitiyor.

Bilindiği gibi “hukuk” sözcüğü, sonuna ünlü geldiğinde yumuşamaz ve “hukuka / hukukun” biçiminde yazılır. “Blok” sözcüğünün de aynı ekleri alması durumunda "bloka / bloku" diye seslendirilmesinin doğru olacağını düşünüyorum.

Dil Derneği’nin Yazım Kılavuzu'nda /g/ ünsüzü ile biten yabancı sözcüklerin ünlü alması durumunda /ğ/ yumuşamasından söz ediliyor ama /k/ ile biten "blok" sözcüğü aynı bağlamda sayılmıyor.

Daha da önemlisi, hem TDK'nin hem Dil Derneği'nin sözlüklerinde "blok" sözcüğü açıklanırken şu örnek tümceye yer verilmiş:

"Politik çıkarları nedeniyle birlik kuran devletler topluluğu: Doğu Bloku. Batı Bloku".

Yani her iki sözlükte de “blok” sözcüğünün kullanımıyla ilgili aynı örnek tümce yer alıyor.

Bir örnek de Behice Boran'ın "Yazılar, Konuşmalar, Söyleşiler, Savunmalar" adlı kitabından aktarayım:

"Üçüncü dünya devletleri grubu diyorum, dikkat ediniz, Üçüncü Dünya devletleri, Batı bloku ve Doğu bloku ile bir blok değil."

Sonuç olarak “blok” sözcüğü ünlü eki aldığında, “hukuk”ta olduğu gibi “bloka / bloku” diye yazılmalıdır.

“Klik”in yazımı da “blok”a benziyor ama bu sözcük ünlü eki aldığında “kliki” biçiminde değil “kliği” diye yazılıyor.

Bu farklı yazımların gerekçelerini açıklamak ise dilbilimcilere düşüyor…

* * *

SEVGİ EKLERİNİN YAZIMI

Okurumuz Ahmet Günaysu soruyor:

“Sayın Aşut,

Diline olabildiğince özen göstermeye çalışan bir kişi olarak bu konudaki yetkinliğinize başvurma durumunda kaldım. Özel isimlere getirilen 'sevgi ekleri', yaygın olarak kesme işaretiyle ayrılmakta. Oysa 'iyelik' ekleri dışında kesme işaretinin kullanılmaması gerektiğini düşünüyorum. Tıpkı ‘Ömercik / Ayşecik’ örneklerinde olduğu gibi ‘Aliciğim’ sözcüğünün de kesmesiz yazılması gerekir. O nedenle ‘Ali'ciğim’ yazımını yanlış buluyorum. Ne dersiniz?”

Yapım eki almış özel adlarda genel olarak kesme imi kullanılmıyor. O nedenle kişi adlarına getirilen "sevgi ekleri" de kesme imi kullanılmadan yazılıyor.

Dil Derneği'nin Yazım Kılavuzu da Türkçe adlara getirilen sevgi, içtenlik eklerinin kesme imiyle ayrılmayacağını söylüyor. Ama aynı kılavuza göre, yabancı kişi adlarına bu ekler gelince kesmeyle ayrılıyor. Bence kendi içinde tutarlılığı olmayan bir kural bu.

Aynı biçimde dil adlarından sonra da kesme imi kullanılmıyor.

Ancak eski alışkanlıkla her iki durumda da kesme imi kullananlar çoğunlukta.

Kurallar bazen bize ters gelebiliyor. Mantıklı bulmadıklarımız da oluyor.

Ama içimize sinmese de yazımda birlik sağlamak bakımından bunlara uymak dışında bir seçeneğimiz bulunmuyor.