BM Kadın Birimi, Covid-19 karantinaları sırasında artan kadına yönelik şiddete dikkat çekmek için eylem çağrısında bulundu. Yapılan yazılı açıklamada, ‘toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin tüm biçimlerini ortadan kaldırılması için gerekli politika değişiklikleri, yatırımlar ve ortaklıklar için daha yüksek düzeyde bir hırs gerekiyor’ ifadelerine yer verildi

BM: Covid-19 karantinalarında kadına yönelik şiddet tavan yaptı

DİDEM MERCAN

Covid-19 nedeniyle uygulanan tecritler sırasında dünya çapında milyonlarca kadından gelen aile içi şiddet raporlarının endişe verici şekilde artması nedeniyle, Birleşmiş Milletler Kadın Birimi geçtiğimiz gün BM Genel Sekreteri António Guterres, Üye Devletler, BM kuruluşları, aktivistler, özel sektör ve hayırseverlerle üst düzey bir toplantı düzenledi.

Toplantıda, Covid-19'un başlangıcından bu yana dünya genelinde artan toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve şiddetle mücadelede yeni yatırımlara, taahhütlere ve yenilikçi yöntemlere duyulan acil ihtiyaçlar ele alındı.

BM Kadın Birimi tarafından yapılan basın açıklamasında, pandemiden önce kadına yönelik şiddettin halihazırda endişe verici derecede yüksek olduğu ve her beş kadından birinin (yüzde 18) son 12 ayda partneri tarafından şiddete maruz bırakıldığı belirtildi. Covid-19 ile birlikte ise, bazı ülkelerde aile içi şiddetin yüzde 40 oranında artığının altı çizildi.

BM Genel Sekreteri nisan ayında “evde barış” çağrısında bunlunmuş ve 146 üye devlet güçlü taahhüt beyanlarıyla karşılık vermişti. Açıklamada, son aylarda, Covid-19'la müdahalenin bir parçası olarak 135 ülkenin, kadınlara yönelik şiddeti önlemek için barınma evleri, yardım hatları ve diğer raporlama mekanizmaları ile daha güçlü temel hizmetlerle eylemlerini ve kaynaklarını güçlendirdiği ifade edildi. Açıklamada ayrıca, yalnızca 48 ülkenin, kadınlar ve kız çocuklarıyla ilgili şiddeti ulusal ve yerel Covid-19 müdahale planlarının ayrılmaz bir parçası olarak ele aldığı ve çok azının bu önlemleri yeterince finanse ettiği belirtildi.

KADIN ÖRGÜTLERİNE KAYNAK İSTENDİ

Covid-19 bağlamında cinsiyete dayalı şiddeti ele almak için tüm aktörlerin harekete geçirilmesine ihtiyaç duyulduğu açıklamada yer alırken, kadın örgütlerine ayrılan kaynakların artması ve normalleşen zararlı sosyal normların ele alınarak önlenmesi gerektiğinin altını çizildi.

Pekin Eylem Platformu'nun 25. yıldönümünü nedeniyle 1 Ekim'deki düzenlenecek üst düzey toplantının hemen öncesinde düzenlenen sanal etkinlikte BM Genel Sekreteri António Guterres, video mesajında, şimdiye kadarki çabaları takdir ederken, “Bu kritik konuda acilen yeni düşünceye ve ivmeye ihtiyacımız var” dedi ve ekledi: “Herkesi etkileyen ve herkese zarar veren erkek şiddeti ile birlikte mücadele etmeliyiz. Hesap verebilirliği artırmalı ve şiddeti mümkün kılan tutum ve yaklaşımları sorgulamalıyız. Ve ön saflardaki kadın sivil toplum kuruluşlarına kaynak sağlamalıyız".

Açıklamada, araştırmaların, kriz nedeniyle birçok kadın örgütünün, kriz merkezlerinin, yardım hatlarının ve sığınma evlerinin ciddi finansman kesintilerine uğradığını ve hizmet sunumunu sürdürmek için mücadele ettiğini gösterdiği belirtildi. Birleşik Krallık'ta yakın zamanda yapılan bir ankete yer verilen açıklamada, şiddet mağdurlarına yönelik ön cephe hizmetlerinin yüzde 76'sının, Covid -19 nedeniyle hizmet sunumunu azaltmak zorunda kaldığına dikkat çekildi.