Suriye Arap Cumhuriyeti Üzerine Bağımsız Uluslararası Araştırma Komisyonu’nun raporunda, çekilmek üzere olan cihatçıların tahliyesinin Katar ve Türkiye destekli Ahrar'uş Şam ile Nusra Cephesi’nce engellendiği belirtildi

BM’ye bağlı komisyon Halep raporunu açıkladı: Ateşkesi cihatçılar bozdu

Suriye’nin Halep kentinde çatışmaların durdurulması için önceki akşam sağlanan ateşkesin cihatçılar tarafından engellendiği belirtildi. BM bünyesinde faaliyet gösteren Suriye Arap Cumhuriyeti Üzerine Bağımsız Uluslararası Araştırma Komisyonu'nun raporuna göre, Doğu Halep'teki sivillerin tahliyesini Katar ve Türkiye destekli Ahrar'uş Şam ile El Kaide'nin Suriye kolu Nusra Cephesi engelliyor. Komisyon’un raporu Rusya’nın “çekilmek üzere olan cihatçılara diğer cihatçı grupların ateş açması nedeniyle anlaşmanın bozulduğu ve tahliyenin gerçekleştirilemediği” iddiasını doğrulamış oldu.

Komisyonun raporunda Ahrar’ur Şam ile Nusra Cephesi’nin birlikte "ılımlı” olarak adlandırılan cihatçıların da sivillerin arasında saklandıkları belirtildi. Raporda, Suriye ve müttefiklerinin bu ihlalleri önlemede birinci derecede sorumluluk sahibi olduğu vurgulandı.

Rusya'nın Suriye'deki izleme merkezi de cihatçıların Halep'ten ayrılmaları yönünde varılan anlaşmayı bozup tahliye için kullanılması planlanan otobüslere ateş açtığını duyurmuştu. İzleme merkezinden yapılan yazılı açıklamaya göre, cihatçıları aileleriyle birlikte özel bir koridor üzerinden İdlib yönüne götürecek otobüsler de hazırlanmış, ancak cihatçılar konvoya ateş açmıştı.

Lavrov: İddialar doğrulanmadı
Öte yandan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye Ordusu’nun Halep'te sivillere zulüm yaptığına dair iddiaların bağımsız sivil toplum tarafından teyit edilmediğini vurguladı. Lavrov, "Halep'in doğusunda temsilcileri bulunan bağımsız insani yardım kuruluşlarının birinci ağızdan değerlendirmelerini biliyorum. Bu kuruluşların hiçbiri, zulüm yapıldığına ve Halep'in doğusunu terk eden askerlik çağına gelmiş kişilerin kaçırıldığına dair iddiaları teyit etmiyor" dedi. Halep'teki sivillerin zorla kentten çıkarıldığına dair iddiaya da yanıt veren Lavrov, "Halep'i sadece isteyenler terk ediyor" vurgusu yaptı.
Suriye konusunda Türkiye ile iş birliğinin ABD ile yapılan görüşmelerden daha verimli olabileceğini de söyleyen Lavrov, ABD ile Suriye konusunda son dönemde yapılan görüşmeleri "sonuçsuz oturumlar" olarak nitelendirerek, "Türkiye başta olmak üzere bölge ülkeleriyle diyalog halindeyiz. Ankara ile diyalog kanalı, ABD ile yaptığımız sonuçsuz oturumlardan daha başarılı olabilir" dedi.
Bu arada Rusya’dan Türkiye’ye ilişkin dikkate değer bir başka açıklama daha geldi. Rusya Dışişleri Bakanlığı Yetkilisi Andrey Kelin, Halep konusunda Türkiye ile anlaşmanın, ABD ile anlaşmaktan daha kolay olduğunu söyledi. Rusya Dışişleri Bakanlığı'nın Avrupa İşbirliği Departmanı Direktörü Kelin, "Halep konusunda karmaşık görüşmeler yapıldı. Anladığım kadarıyla Türkiye ile anlaşmaya varmak bizim için ABD ile anlaşmaktan daha dolambaçsız ve kolay oldu" dedi.

Putin ile görüştü
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Beştepe'de, 32. Muhtarlar Toplantısı'nda yaptığı konuşmada "Bugün Halep'te savrulan aslında insanlığın enkazıdır. Dün akşam bir ateşkes sağlandı. Şimdi sivillerin ve muhaliflerin Doğu Halep'ten çıkartılması için tahliye süreci başlıyor umudundaydık ki tekrar füzeler atılmaya başlandı" ifadelerini kullandı. Erdoğan, “Ey BM neredesin? Biz her türlü desteği vermeye hazırız ama bir koridor. Bunun için gayret sarf ediyoruz. Türkiye'ye mi gelecekler, onları da bağrımıza basmaya hazırız" dedi.

Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile telefonda, Suriye Ordusu’nun kontrolüne geçen Halep’i görüştü. Görüşmede, önceki akşam sağlanan, geçici ateşkes mutabakatının tam olarak hayata geçirilmesinin gerektiği belirtildi. Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin’e, gerekli güvenli koridorların açılmasının halinde, Türkiye’nin geçici barınma ve insani yardım konusunda tedbir alacağını ifade etti.

Moskova’da üçlü zirve
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Halep’te ateşkesin bozulmasına ilişkin yaptığı açıklamada “Gecikmeler oldu, engellemeler oldu. Gece boyunca değişik yerlerden bazı taciz atışları oldu” dedi. Çavuşoğlu “Artık kimse kimseye suç atmasın. Burada herkes sorumludur. Vebali herkesindir. Biz anlaşma çerçevesinde insanların buradan çıkartılması konusunda adımlar attık, vesile olduk. Ama görüşmelerimizi devam ettiriyoruz” şeklinde konuştu.

Çavuşoğlu İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ve ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile telefonda Halep’i görüştü. Bakanlık kaynaklarından alınan bilgilere göre, Kerry, İstanbul’da gerçekleştirilen saldırı nedeniyle taziyelerini iletti. Görüşmenin devamında ise Halep başta olmak üzere Suriye’deki güncel gelişmeler ve ‘siyasi çözüm’ ele alındı.

Ayrıca Bakan Çavuşoğlu, “Suriye genelinde ateşkesin sağlanması ve siyasi çözüm konusunda müzakerelerin başlaması için bir taraftan gayret sarfediyoruz. 27 Aralık’ta Moskova’da Türkiye, Rusya, İran üçlü toplantısını gerçekleştireceğiz” açıklamasında bulundu.

BMGK'de Halep toplantısı
BM Güvenlik Konseyi dün Halep konulu acil toplantı düzenledi. Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vitaly Churkin toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Churkin, "Muhalifler ayrılmaya başladı. Askeri operasyonlar durdu ve Halep'in doğusundaki savaş bitti. Suriye hükümeti Halep'in doğusunda yeniden kontrol sağladı" dedi. BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura ise Halep'in doğusunda 50 bin sivil, bin 500'e yakın da “muhalif”in bulunduğunu, bunun yüzde 30'nun El-Nusra savaşçısı olduğunu tahmin ettiklerini söyledi.

***

Cihatçılar Fırat Kalkanı’nda yer alacak
Halep’te ateşkesin uygulamaya geçmesi ve tahliyelerin sağlanması halinde, cihatçıların bir kısmının Fırat Kalkanı Operasyonu’na katılacağı bildirildi. Ateşkesin yeniden sağlanması halinde on binlerce sivilin yanı sıra, cihatçılar da hafif silahlarıyla açılan koridordan İdlib’e çıkması konusunda Rusya ve Türkiye anlaştı. Doğu Halep’ten çıkmak için Rusya ve İran arasında süren görüşmelerin sonuçlanmasını bekleyen cihatçılara yakın kaynakların verdiği bilgiye göre İdlib’e geçen Sultan Murad, Fatih Sultan Mehmed ve Nureddin Zengi’ye bağlı birlikler, buradan Türkiye’ye geçecek. Hatay üzerinden Kilis’e ve Gaziantep’e geçecek olan cihatçılar, Fırat Kalkanı Operasyonu’yla IŞİD’den temizlenen Çobanbey ve Carablus’a girecek. Bu birlikler Türkiye’nin desteklediği Özgür Suriye Ordusu birlikleriyle birleşerek Fırat Kalkanı Operasyonu’na katılacak ve El Bâb’a ilerleyecek.

***

FISK: Halep için “düştü” Palmira için “geri alındı” diyorlar
İngiliz Independent gazetesinin Ortadoğu muhabiri Robert Fisk, herkesin Suriye hükümetinin işlediği iddia edilen suçlardan söz ettiğini ancak Halep’te asıl suçlunun halkı esir alan cihatçılar olduğunu belirterek cihatçıların işlediği suçlara somut örnekler sundu. Fisk, IŞİD’in Palmira’ya dönük saldırılarıyla Halep zaferinin ana akım medya kuruluşları tarafından haberleştirilme biçimlerini kıyaslayarak batı medyasının cihatçılardan yana konumlanışını örnekledi. Fisk, Halep’te yaşananlarla ilgili olarak çıkan hemen hemen tüm haberlerin olayı “Halep düştü” şeklinde duyurduklarını aktarırken, Palmira’nın IŞİD’in eline geçmesini ise “geri alma” olarak haberleştirdiklerini aktardı. Böylece Halep’in ordu tarafından kurtarılmasına bir olumsuzluk atfedilirken, Palmira örneğinde ise tarihi kentin sanki zaten cihatçılara ait olageldiği ima edilmiş oldu.