Yeni kömür sahaları açmak için Milas’ın köylerine istimlâk ihtarnameleri gönderilmeye başlanması ve kömür ocaklarının Bodrum’a içme suyu sağlayan su kuyularının bulunduğu bölgeye ulaşması tepkilere neden olurken İYİ Partili Ergun konuyu Meclis gündemine taşıdı. Ergun, "Tahribatın telafisi mümkün olmayacak" dedi

'Bodrum’a kömür madeni tehdidi' Meclis gündeminde

Nevzat Çağlar Tüfekçi

İYİ Parti Muğla Milletvekili Metin Ergun, BirGün'ün gündeme getirdiği Bodrum ve Milas ilçelerinin su kaynağı havzası olan Çamköy su havzasında yeni kömür sahaları tehdidini Meclis gündemine taşıdı. Ergun önergesinde, "Bu su kaynaklarının alternatifi yoktur. Böyle bir senaryonun gerçekleşmesi durumunda oluşacak tahribatın telafisi mümkün olmayacaktır" dedi.

Muğla’nın Milas ilçesinde bir firma tarafından, Kemerköy ve Yeniköy termik santrallerine kömür sağlamak amacıyla, arazi istimlak çalışmalarının; Milas, Bodrum, Güllük ve Havalimanına içme ve kullanma suyu sağlayan 21 kuyunun bulunduğu Çamköy su havzasına dayanması üzerine, bölgedeki belediye başkanları, muhtarlar, yöre halkı ve milletvekilleri bu duruma tepki göstermiş, bu uygulamadan vazgeçilmesine yönelik açıklamalar yapmışlardı.

İYİ Parti Muğla Milletvekili Prof. Dr. Metin Ergun, BirGün'ün gündeme getirdiği haberden sonra, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM başkanlığına soru önergesi verdi.

İYİ Parti Muğla Milletvekili Ergun, soru önergesinde, “Muğla ilimizin Bodrum ve Milas ilçeleri için çok önemli bir su kaynağı havzası olan Çamköy su havzasında yeni kömür sahalarının açılacağı ortaya çıkmıştır. Ayrıca, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerini işleten Yeniköy-Kemerköy Elektrik Üretim Ticaret AŞ tarafından, yeni kömür sahaları açmak için Çamköy ile İkizköy’de mukim vatandaşlarımıza istimlâk ihtarnamelerinin gönderildiği anlaşılmaktadır" ifadelerini kullandı.

"BÖLGE HALKI VE BÖLGENİN YER ALTI SULARI AÇISINDAN CİDDİ RİSKLER OLUŞTURACAK"

"Vatandaşlarımızın elinden alınacak olan araziler genellikle verimli tarım arazileri ve zeytinliklerden oluşmaktadır" diyen Ergun, "Arazileri istimlak edilmek istenen vatandaşlarımız bu duruma karşı çıkmakta olup, geçim kaynaklarını ve doğup büyüdükleri köylerini terk etmek istememektedirler. Bununla beraber, söz konusu bölgenin kömür maden sahası haline getirilecek olması, bölge halkı ve bölgenin yer altı sularının geleceği açısından çok ciddi riskler oluşturacaktır. Bu bölge kömür maden sahası haline geldiği takdirde yapılacak olan patlatmalar, yer altı sularını kirleterek kullanılamaz hale getirecek ve hatta suların yönünün değişmesine neden olacaktır" dedi.

"CİDDİ KURAKLIK TEHDİDİ BAŞ GÖSTERECEK"

"Patlatmalar anfo adı verilen güçlü bir karışımdan oluştuğu için sadece yeraltı sularını değil, yer üstündeki yapıları da etkileyecektir" diyen Ergun, "Su kaynaklarını kaybetmiş bitki örtüsü yok olma riski ile karşı karşıya kalacak ve ciddi kuraklık tehditleri baş gösterecektir. Bununla beraber, susuz kalacak tarım alanlarında yapılan üretimi de son derece olumsuz etkileyebilecek ve bölgedeki tarımsal faaliyetleri sıfırlayabilecek tehlikelere gebedir" ifadelerini kullandı.

"TAHRİBATIN TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAYACAKTIR"

Ergun, soru önergesinde şunları söyledi: "Bu havzada bulunan onlarca yerleşim yeri, Bodrum ilçe merkezi ve Milas-Bodrum Havalimanı dâhil olmak üzere bu projenin hayata geçmesi durumunda, kısa zamanda su kaynaklarını kaybedebileceği için susuzluk tehlikesiyle karşı karşıyadır. Çünkü bu su kaynaklarının alternatifi yoktur. Böyle bir senaryonun gerçekleşmesi durumunda oluşacak tahribatın telafisi mümkün olmayacaktır."

Metin Ergun, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez tarafından yanıtlanması istemiyle verdiği önergesinde şunları sordu:

1-Bakanlığınız ve bakanlığınıza bağlı ilgili kuruluşlar tarafından bu projenin yok edeceği su kaynakları ile ilgili olarak, (DSİ) Devlet Su İşleri’nden herhangi bir görüş istenmiş midir? İstenmişse (DSİ)’nin cevabı ne olmuştur?

2-Bakanlığınızca, bu projenin olumsuz sonuçlarından doğrudan etkilenecek olan bölgedeki yerel yönetimlerin ve sivil toplum örgütlerinin görüşleri alınmış mıdır?

3-Bu proje ile ilgili ÇED Olumlu Kararı alınmış mıdır?

4-Bakanlığınızca bu projenin neden olacağı söz konusu tehditlere karşı alternatif bir eylem planı var mıdır?”