Bolu İl Milli Eğitim Müdürlüğü tüm lise müdürlüklerine gönderdiği yazıda ‘Mevlid-i Nebi haftası’ kapsamında düzenlenecek ‘Şiir Yarışması’na tüm devlet liselerinin katılımını zorunlu tuttu.

Bolu'da Milli Eğitim'den zorunlu 'Mevlid-i Nebi haftası’ etkinliği

Eski adı ‘Kutlu Doğum Haftası’ olan Mevlid-i Nebi Haftası çerçevesinde düzenlenecek şiir okuma yarışmasına Bolu’da tüm devlet liselerinin katılımı mecbur tutuldu.

Tüm liselerin katılımının zorunlu olduğu etkinliğe özel okullar ‘gönüllülük esası uyarınca’ davet edildi.

medya14'ün haberine göre Milli Eğitim İl Şube Müdür Yardımcısı Yasin Yeşil tarafından gönderilen yazıda şu ifadeler kullanıldı:

“Mevlid-i Nebi Haftası etkinlikleri kapsamında; Peygamberimiz Hz. Muhammed’in daha iyi tanınması ve anlaşılması, onun örnek ahlakını daha iyi kavrayabilmek ve Peygamberimizi öğrencilerimize bir kez daha anlatmak, Peygamberimizin örnekliğini ve insanlığa takdim ettiği değerleri anlamayı, toplumumuzun her kesimine özellikle öğrencilerimize ve gönül coğrafyamıza anlatmayı, milletimizde var olan Peygamber sevgisini pekiştirmek amaçlanmıştır.”

DAYANAK ‘SOSYAL ETKİNLİKLER YÖNETMELİĞİ’

Şube Müdür Yardımcısı Yasin Yeşil tarafından gönderilen yazının şartnamesinde 10 Ekim Pazartesi günü saat 14.00’da Milli Eğitim Müdürlüğü Konferans Salonunda düzenlenecek ‘Şiir Okuma’ yarışmasının dayanağı ‘Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği’ olarak belirtildi.

GEZİCİ: EĞİTİMİN ESAS İHTİYACI KONUŞULMUYOR

‘Şiir Okuma’ yarışmasının birincisinin 1 gr. altın, ikincisinin yarım gr. altın ve üçüncüsünün 300 TL ile ödüllendirileceği etkinlik için Eğitim-Sen Şube Başkanı Zehra Kulalı Gezici “MEB ve il milli eğitim müdürlüklerinin sosyal etkinlik olarak yaptığı faaliyetlere baktığımızda daha çok dini ve dinin de tek mezhebi üzerinden sınırlandırıldığını görüyoruz. Oysa ahlak kavramı evrensel ilkeler içermesi gerekirken, ahlak kavramını sadece dini yükümlülükleri yerine getirmekle sınırlandırmak oldukça sorunlu ve doğru da değildir.” dedi.

MEB aracılığıyla Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından düzenlenen etkinliklerde toplumsal faydanın gözetilmediği ve pedagojik yanının tartışılmadığını ifade eden Gezici “Sonunda maddi bir ödül olan ve ezbere dayalı bir faaliyet öğrenmeye ve anlamaya yönelik değildir.” diye belirtti.

Okullarda kütüphane, laboratuvar ve spor salonu gibi temel ihtiyaçlardan ziyade mescid yapımı işlerinin ve cemaatlerle yapılan protokollerin daha fazla gözetildiğini vurgulayan Eğitim-Sen Şube Başkanı Zehra Kulalı Gezici eğitimin temel sorunlarının konuşulması gerektiğinin altını çizdi.

Gezici sözlerine şöyle devam etti: “Eğitimin kurucu bir unsur olduğunu düşündüğümüzde, mevcut iktidar 20 yıldır eğitim alanını kendi ideolojik ve politik ihtiyaçlarına göre dizayn etti. Kadrolaşmadan, müfredata, sınav sisteminden, okulların formal ve informal alanlarının düzenlenmesine kadar. Baktığımızda toplumu hafızasızlaştıran, iktidarın kendi ihtiyaçları doğrultusunda günler, haftalar ve zaferler kutlar olduk. Örneğin biz sendika olarak 25 Kasım Kadına Karşı Şiddetle Mücadele gününde İl Milli Eğitim Müdürlüğüne ‘Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği’ çerçevesinde bir faaliyet önerdik ama kabul edilmedi. Oysa bu konu toplum açısından son derece önemli bir ihtiyaç. Dediğim gibi yürütülen faaliyetler toplumsal fayda ve ihtiyaca göre planlanmıyor. İktidarın dindar ve kindar nesil ihtiyacı belirliyor faaliyetleri.”