Foo FIghters her yaptığı albümüyle beni ve içimdeki rock ateşini körüklemiş bir grup. 2012’deki İngiltere, Reading Festivali’nde izledim grubu. ‘Wasting Light’ gibi inanılmaz bir başarı kazanmış albümlerinin turnesinin son konseriydi. Hayatımda izlediğim en iyi rock şovu olmuştu.

Grup, Wasting Light sonrasında kendi çapında denemeler yapmaya başladı. Wasting Light grubun Pro Tools gibi müzik programlarını bırakıp her şeyiyle analog kayda yöneldiği bir albümdü. Bu albümün kaydını Back & Forth adlı bir belgeselle taçlandırdılar. Mükemmel bir albümü, şahane bir filmle sunmuş oldular. Kayıt anlarını izlemek büyük keyif vermişti. Hâlâ izlediğim en iyi müzik belgeselleri içinde zirveye oynar.

Arada bir “Keşke Wasting Light son albümleri olsaydı” gibi çok iddialı ve biraz haksız söylemlerim olur grupla ilgili. Bunun sebebini açıklamak isterim. Bu iddia haksız bir iddia çünkü grup sonrasında iyi işler yaptı fakat Dave Grohl’un bu filmle birlikte kafasında bir şalterin attığını düşünüyorum. Grohl bu albümden sonra proje adamlığına evrilmeye başladı. Her albümün belgeselini çekmeye soyundu, her hareketini filme almaya başladı. Ekseni kaydı.

Elbette her müzik dehası yüksek müzisyen gibi kapasitesini zorlamaya başladı. Çok normal ve çok yerinde bir ilerleme. Sanatçılığın bunu gerektirdiğinin farkındayım fakat Dave Grohl, ona atfetmekten hiç çekinmediğimiz “Rock’ın deha çocuğu /Rock’ın geleceği” tanımlarına çok kaptırdı kendini. Tabii ki bu “deha” ve “gelecek” yakıştırmalarını ana akım rock üzerinden söylüyorum. Yeraltı camiasında adını daha duymadığımız ve belki de hiç duymayacağımız dehalar mutlaka vardır.

boyle-parti-olmaz-838878-1.

Her sanatçının olgunlaştığı, deneysel alanlara yöneldiği birtakım evreleri vardır. Dave Grohl artık bambaşka bir evrede. “Ne yapsam gider” diye mi düşünüyor bilemiyorum ama son albümleri Medicine At Midnight bana o havayı verdi. Albümün tüm tanıtımlarında parti rock’a duyduğu özlemden bahsettiyse de ben albümü dinlediğim de ortada anlamsız sözler ve bin yıldır tekrar edilen partileme konseptinin kötü bir yorumunu dinlemiş gibi oldum. Öncelikle sözler gerçekten üzücü derecede basit. Grubun sadece Dave Grohl ana kadrosuyla kaydedilen yazılıp çalınan ilk albümündeki sözler nerede bu nerede, bu albümün ikinci şarkısı “Shame, Shame” nerede. Şarkı da sadece oh oh ve shame diyor. Saydım: Grohl bu şarkıda 60 kez “Shame” (Utanç, Utanç) ve 51 kez “Oh” diyor. Albümde ilginç başlayan tek şarkı “Shame, Shame”. umut vadeden, başarılı ve hatta heyecanlanarak ayağa kalktığım introsu yerini utanca bıraktı. Bu kadar güzel başlayan bir şarkının buna dönüşmesi üzücü. Albümde en güzel introlardan biri ‘Lowrider’ klasik hit’iyle tanıdığımız 1976’da California’da kurulan ‘War’ adlı klas grubun funky sounduna benzeyen “Cloudsport”a ait. Şarkıda davul harici kullanılan perküsif enstrümanlar bu iddiamı destekliyor. Albümdeki tek eğlenceli şarkı bu. Dave Grohl gerçekten söylediği gibi bağırarak eşlik edilen şarkılar ve sözler yazmak istemiş. Ama rock, bu kadar içi boş sözleri hak edecek de bir şey yapmadı. Motörhead solisti ve rock’ın büyükbabası sayılan Lemmy’ye ithaf edildiği iddia edilen No Son Of Mine bıraktım Lemmy’ye ithaf edilmesinden eğlenceli bile değil. Medicine At Midnight albümün tek elle tutulabilecek şarkısı. Onun da şahane gitar solosu yine grubun Sonic Highways albümünde kaydettiği ‘Outside’ın gitar solosunun atmosfer olarak aynısı. O soloyu da zaten The Eagles gitaristi Joe Walsh çalıyordu. Foo Fighters davulcusu Taylor Hawkins bu solonun duyduğu en iyi şey olduğunu Sonic Highways belgeselinde söylüyordu. “Waiting On A War”un sonundaki manasız kreşendo’nun neden var olduğunu birkaç kez dinledim ve bir türlü anlamadım zira şarkıya bir hayrı olmadığı gibi dinleyeni de yükseltmiyor. O bölümü her dinlediğimde şarkının sesini kıstım, böyle parti olmaz. Son şarkı “Love Dies Young” çok sıradan bir ana akım pop-rock grubunun elinden çıkmış gibi. Gerçekten bu albüm benim rock’a olan inancımı bir kez daha sorgulattı.

Son olarak Foo Fighters’ın hem bende hem dinleyicisinde kredisi çok yüksek. Grohl’un sürekli yeni projeler denemesi, film ve belgeseller çekmesi bence odağını kaybetmesine sebep oldu. Fakat bunları bile isteyerek yaptıysa sesimiz çıkmaz. Çünkü Dave Grohl sadece kendisi olduğu için dinlemeye başladık ve o yüzden devam ediyoruz. Tek sorun bu albümün Foo Fighters’ın en vasat albümü olması. Bu albüm bir parti rock klasiği değil olsa olsa sabaha karşı, bitmek üzere olan bir partinin tuvalet kuyruğundaki son demleri olabilir. Sabaha karşı bir partiden çıkmış eve gitmek için taksi bekleyen halim bile bu albümden daha rock & roll.