Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Sosyal medya yasası geniş kapsamlı bir yasa. Bu alanı bir zapturapt altına almayı da hedefleyen bir yasa," dedi.

Bozdağ: Sosyal medya yasası, bu alanı zapturapt altına almayı hedefleyen bir yasa

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, AKP'li bir yayın organındaki canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

DBP Diyarbakır Milletvekili Salihe Aydeniz'in görevli polis memuruna yumruklu saldırıda bulunduğu iddiasının hatırlatılmasının ardından, "Milletvekili dokunulmazlıklarına dair genel bir düzenlemenin vakti gelmedi mi?" sorusu üzerine Bozdağ, Türkiye'de yasama dokunulmazlığının, milletin temsilcisi olan milletvekillerinin her türlü korku, baskı, tehdit, endişeden uzak kalarak Türk milletinin iradesini Ankara'da cesurca temsil etmek, onların taleplerini TBMM çatısı altında hür ve gür bir biçimde ifade etmek için tanındığını dile getirdi.

"Yasama dokunulmazlığının, bir milletvekilinin terör örgütlerinin önünde, arkasında, içinde, ortasında yer alarak devletin polisine, askerine, hakimine, savcısına ve kamu görevi yapanlarına saldırmak ve onlara şiddet uygulamak için tanınmış bir imkan olmadığını" söyleyen Bozdağ, şöyle devam etti:

"Bu kalkan, vekillik vazifesini yapmak içindir. Onun dışındaki şeyler bu kalkandan istifade edemez. Bu nedenle de böyle bir fiil olduğu zaman Cumhuriyet başsavcılıkları soruşturma başlatıyor. Dün İstanbul'da yaşanan hadise üzerine de 70 kişi hakkında işlem yapıldığını ve bunlardan 25'i ile ilgili gözaltı kararı verildiğini öğrendim ve bunlarla ilgili, vekil olduğu için soruşturma, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülüyor. Buraya gelince gerekli işlemler yapılacak, fezleke Türkiye Büyük Millet Meclisine gönderildikten sonra da eminim TBMM Karma Komisyonu ve Genel Kurul bu haddini ve kendini bilmez, milletvekili demeye dilim varmıyor ama, maalesef o sıfatı elinde bulunan kişi hakkında gerekli anayasal iş ve işlemleri yapacaklardır. Kimsenin Türk polisine, Türk askerine el kaldırma hakkı da değildir, haddi de değildir.

Maalesef bunlar terör örgütünden ve arkalarında olan başka destekçilerinden aldıkları güçle hadlerini de aşıyorlar, suç da işliyorlar, başka başka eylemlere de sapıyorlar. Bunlar her defasında karşısında aziz Türk milletinin ortaya koyduğu iradeyle şekillenen hukuku, yargıyı bulacaklardır, yaptıklarının hesabını Türk milleti adına yargıya vereceklerdir. Kimsenin yaptığı kimsenin yanına kar kalmayacaktır. Milletvekilliği sıfatını taşıyan birisinin yapacağı bir eylem değildir. Bu, ancak terörist olan birinin yapacağı bir eylemdir. Polise saldırmak ne demek, tokat atmak ne demek? Bu hainliğin, alçaklığın, haddini ve kendini bilmezliğin farklı bir ifadesidir."

HDP'Lİ SEMRA GÜZEL'İN VEKİLLİĞİNİN DÜŞÜRÜLMESİ

HDP'li Semra Güzel'in devamsızlık nedeniyle milletvekilliğinin düşürülmesinde sürecin nasıl işleyeceğinin sorulması üzerine de Bozdağ, Anayasa ve TBMM İçtüzüğü'nün burada işleyeceğini söyledi.

HDP'li Güzel'in, bir ay içerisinde beş oturuma katılıp katılmadığının TBMM Anayasa ve Adalet Komisyonları üyelerinden kurulu Karma Komisyon tarafından tespit edilmesi halinde milletvekilliğinin düşmesi için Genel Kurul'da, Karma Komisyonca hazırlanan raporun oylanacağını anlatan Bozdağ, "TBMM bir yandan terör örgütünün içinde olan, bir yandan terör örgütünün eylemlerine, fiillerine halen vekil düzeyindeyken de katkıda bulunan, onlara her türlü desteği veren kişinin aynı zamanda TBMM üyesi sıfatını taşımasına, özlük haklarından yararlanmasına, milletin vergilerinden toplanan bütçeden aylık ve diğer imkanlardan faydalanmasına izin vermeyecektir. Bu hak Anayasa ve yasalara sadakatle vazifesini yerine getirenlerin istifade edebileceği bir haktır. Ben zannediyorum Genel Kurul gereğini yapacaktır." şeklinde konuştu.

SOSYAL MEDYA YASASI

Sosyal medyaya ilişkin soru üzerine Bozdağ, hakaretin yüze karşı da sosyal medyada da yapılsa suç olduğunu söyledi.

Sosyal medya ve internet haberciliğine ilişkin düzenlemeleri içeren Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin sorulması üzerine Bozdağ, şöyle devam etti:

"Sosyal medya yasası geniş kapsamlı bir yasa. Bu alanı bir zapturapt altına almayı da hedefleyen bir yasa. Yalan haber yayanlarla ilgili ağır da müeyyideler getiren bir yasa. Yürürlüğe girdiğinde ne kadar etkili olduğunu göreceğiz. Ulusal hukuk ve ulusal yaptırımlarla bu alanda istenilen neticenin alınması mümkün gözükmüyor. Esasında burada uluslararası bir sözleşmeye, sözleşmeci her devlete de yükümlülük getiren hükümlere ihtiyaç var."

Tutuklamaya yönelik bir soruya karşılık Bozdağ, "Şimdi biz yeni bir adım atacağız. Bir suç işleyen kişi, aldığı hapis cezasının belli bir oranını hapiste geçirmeden infaz şartlarından yararlanamayacak. Mutlaka belli bir oranı cezaevinde infaz edilecek. Ondan sonra şartla salıvermenin şartları oluştuğunda ondan istifade edecek. Tutuklama yasağının kapsamını da daraltacağız. Bunu biraz daha daraltma gerektiğini görüyoruz." ifadelerini kullandı.

Muhalefet partilerinin seçim güvenliğine yönelik açıklamalarının hatırlatılmasının ardından Bozdağ, Türkiye'de seçimleri partilerin yaptığını aktardı.

Sandık kurullarında parti temsilcilerinin de yer aldığına işaret eden Bozdağ, Türkiye'de seçim güvenliği sorununun olmadığını muhalefetin de iyi bildiğini ileri sürdü. Bekir Bozdağ, Türkiye'de güvenli seçim yaptığını iddia etti.

Muhalefet partilerini eleştiren Bakan Bozdağ, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

"Ben 'yedili masa' diyorum, altılı masa Türk milletinin aklıyla alay etmektir. Hepimiz biliyoruz ki HDP bu masanın ayrılmaz parçasıdır. HDP olmasaydı, İstanbul'u da Antalya'yı da Adana'yı da Ankara'yı da alamazlardı. Seçim sonuçları, rakamlar ortada. HDP'nin desteğiyle buraları aldılar. Cumhurbaşkanlığı seçiminde de HDP çok açık, net, bunca istiskale rağmen, CHP, İYİ Parti istiskal ediyor, öbürleri de istiskal ediyor, yokmuş gibi davranıyor. 'Biz haysiyetliyiz, onurluyuz' diyorlar ya ama bu kadar onur ve haysiyetlerini incitmelerine rağmen 'hadi oradan' diyemiyorlar. HDP, onların yanında vaziyet alıyor. Masanın altına mı saklanıyor, üstüne mi, ceplerine mi giriyor ama her zaman o masanın içinde olan bir parti."

Altılı masadaki liderlerin cumhurbaşkanı adayı ismini konuşmaktan çekindiğini iddia eden Bozdağ, adayın niteliklerini konuşmaktan milletin yorulduğunu söyledi.

Bekir Bozdağ, "Adayınız eğer Kılıçdaroğlu olmayacaksa, bilinmedik biriyse adam çıksın, kendini tanıtsın, projelerini anlatsın, millet onu tanısın. 'Efendim, çıkaracağımız adam yıpratılır.' Demek ki kirli birini çıkaracaklar. O zaman elbette yıpranır. Temiz birini çıkaracaksanız niye korkuyorsunuz?" diye konuştu.