Dünya gezegenindeki insan organizmasının var oluşunun tamamının evren saatine göre sadece 11 saniye olduğunu unutmamak lazım, genç bir organizmayız. Emek verdiğimiz sürece her yanlıştan dönüleceğini zaten tarihimiz sunuyor

Bozulmuş nesiller ülkesi olmamak için

SEVİM KAHRAMAN

Her biri çoksatar raflarından aylarca inmemiş ‘Pi’, ‘Çi’ ve ‘Fi’ kitaplarının yazarı Akilah Azra Kohen’in yeni kitabı “Aeden- Bir Dünya Hikâyesi” geçen günlerde okurlarıyla buluştu. Khen ile yeni kitabını ve dünyayı daha iyi bir yer yapabilmenin yollarını konuştuk.

>>‘Pi’ ‘Çi’ ve ‘Fi’ adlı kitaplarınızdan sonra “Aeden”i yazmaya nasıl karar verdiniz?
Uçakta oğluma matematikteki sıfır sayısının değeri ve sonsuzlukla ilgili bir hikâye uydururken fikri geldi aklıma. Numi, zaten oğluma anlattığım hikâyelerde sürekli kullandığım bir kız çocuğuydu. Oğluma anlattığım masalı geliştirerek büyüklere anlatmaya karar verdim. Zaten bir süredir sunmak istediğim bilgileri yerleştireceğim bir toprak arayışındaydım ve Aeden, bu bilgileri sunabilmem için çok verimli bir toprak oldu.

>>‘Pi’yi okuduktan sonra ‘Aeden’in geleceğini biliyorduk, ‘Aeden’ ni okuduktan sonra da yeni bir kitap geleceğini anlıyoruz, bu yeni kitap hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
‘Dinle Beni’ yeni kitabın adı. Aeden’den çok Akilah üçlemesi gibi olacak tarzı. Bol karakterli, olay örgülü ve yine hayatın matematiğini sunan gerçek olaylardan yola çıkılmış bir hikâyede, bir polisin hayatını anlatıyor olacağım. Umarım, keyifli ve ilginç olacak ama en çok da bol fark edişli olmasını dilerim hayattan.

>>Dünyamızı geleceği için endişeleriniz için bireysel olarak yaptığınız çalışmalar var mı? Varsa nelerdir?
Benim endişelerim yok, etrafıma baktığımda tekamülün nasıl işlediğini, hak ettiğimiz deneyimleri çağırdığımızı görüyorum. Üzüldüğüm şeyler çok ama endişe üretmiyorum, çünkü hak etmişlik duygusu var. İyisiyle kötüsüyle başımıza gelenleri hak ettiğimizi fark ediyorum. En büyük çabam, daha iyi bir toplum olabilmemiz için gerçekten emek verenlerin yorulmaması ve televizyon başında oturmuş aralıksız şikâyet edenlerin aktive olarak emek vermeye başlaması ve aksi halde hiçbir şeyin asla değişmeyeceğini anlamaları üzerine. Bunun yanında sokak hayvanlarıyla ilgili bireysel ama çok aktif çabalarım var. Yaşadığım bölgedeki sokak hayvanlarını kısırlaştırmak, sığınaklar sağlamak, yavrulara sahip bulmak, zamanında aşılamak…

ve arabamda DAİMA mama taşıyıp otoban kenarlarına atılmış canlara yardım etmek gibi şeylerle başlayan, okula kaydı yaptırılmamış göçmen çocukların kaydının yaptırılmasıyla devam eden çabalarım var. İnsan ancak böyle nefes alabiliyor bu ülkede. Ülkemizdeki orta sınıf ve üstü her bir yetişkin kendi ailesi dışında 2 çocuğa okuması için yardım etse 20 yılda kalkınmada dev adımlar atmış oluruz. Bir nesli iyi yetiştirmek 15 yıl, bozmak ise 5 yıl alıyor diye okumuştum ‘Dinle Küçük Adam’ kitabında. Bozulmuş nesillerin ülkesi olmaktan çıkabilmek için bireysel emeklere ve bireysel emek verebilecek bireysellikte kişilere ihtiyacımız var. Birey olunmadan toplum olunmuyor.

>>Dünya edebiyatı ve Türk edebiyatında özellikle takip ettiğiniz yazarlar var mı? Varsa kimler?
İyi bir okurum ancak iyi bir edebiyat okuru değilim, öğrenmekle ilgili yoğun bir ihtiyaç hissettiğim için okumayı tercih ettiğim kitaplar genelde, bir bilim dalında uzmanlaşmış kişilerin araştırmalarının kitapları oluyor. Siddhartha Mukherjee gibi Pulitzer almış onlarca yazar sayabilirim ancak hiçbiri edebiyatçı değil sanırım. Mutlaka okunması gereken kitaplar diyorsak eğer, Sefiller’in tam metni ve Yer Altından Notlar klasiklerin baş tacıdır fikrimce. Ülkemizden de başta Aziz Nesin olmak üzere Oruç Arıoba, Gündüz Vassaf, Alaeddin Şenel, Adnan Binyazar, Tezer Özlü ve üslubu ile farklı Hasan Ali Toptaş gibi yazarlar sayabilirim.

>>Aeden’de çok önemli sorunlara değiniyorsunuz, bu sistemi düzeltmek için nereden başlanması gerektiğini düşünüyorsunuz?
Kız çocuklarının diri diri gömüldüğü, insanların köle pazarlarında satıldığı, kadınların cadı avlarında canlı canlı yakıldığı günlerden bu günlere ulaşabildik. Dünya gezegenindeki insan organizmasının var oluşunun tamamının evren saatine göre sadece 11 saniye olduğunu unutmamak lazım, henüz genç bir organizmayız. Emek verdiğimiz sürece her yanlıştan dönüleceğini zaten tarihimiz sunuyor bize.

>>Sizce yeni bir dünya yeni bir gelecek mümkün mü?
Bu gezegendeki bilinen insan yaşantısı daima “yeni bir dünya ve geleceğin” kurulması ile devam etmiştir. Bu bir ihtiyaçtır ve ihtiyaç olan her şey mümkündür, fikrimce. Artık çalışmayan eğitim ve ekonomik sistemlerden önümüzdeki 50 yıl içinde sıyrılmayı diliyorum.