Cumhurbaşkanı Kararı ile Arsuz Kampı hakkında özelleştirme kararı alındığını hatırlatan BTS, "Siyasi iktidarın ve TCDD yönetiminin demiryolcuların on yıllardır istifade ettiği Akçay kampının parçası olan ve satıldığı takdirde bu kampı havuzlu bir otele dönüştürecek olan bu kararından geri dönmeli" çağrısında bulundu.

BTS: Akçay tesisleri peşkeş çekilmesin

Birleşik Taşımacılık Sendikası Çalışanları (BTS) bir basın açıklaması yaparak, çoğu Ege ve Akdeniz sahillerinde olan ve yüzlerce dönüm arazi üzerinde kurulu 18 eğitim kampı ve sosyal tesislerin Cumhurbaşkanı Kararı’yla özelleştirme kapsamına alındığını hatırlattı. Sendikanın Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları'nın (TCDD) Akçay tesislerine ilişkin kararın iptali için hukuksal mücadelesini vereceğini kaydeden BTS, açıklamasında "Cumhurbaşkanlığının 4264 sayılı kararnamesine karşıda sendikamızın bu mücadelesi sonucunda inanıyoruz ki yargı bu hukuksuzluğa dur diyecektir" ifadelerine yer verdi.

"İktidara geldiği 2002 yılından bu yana ulaştırma alanında yaptığı icraatlarla kamuyu talan etme misyonunu yerine getirdiğini kanıtlayan AKP hükümeti talan ve tasfiye uygulamalarına devam ediyor" denilen açıklamada, sendikanın kamuya ait tüm bu değerlerin peşkeş çekilmesine karşı olduğu kaydedildi.

Son olarak 4264 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Arsuz kampı hakkında özelleştirme kararı alındığına dikkati çeken BTS, "Siyasi iktidarın ve TCDD yönetiminin demiryolcuların on yıllardır istifade ettiği Akçay kampının parçası olan ve satıldığı takdirde bu kampı havuzlu bir otele dönüştürecek olan bu kararından geri dönmeli " çağrısında bulundu.

BTS tarafından yapılan açıklamanın tamamı şöyle:

"TCDD 165 yıllık tarihiyle yurdun dört bir yanını demir ağlarla örerek ülkenin gelişiminin yanı sıra o ülkede yaşayanların sosyal, kültürel ve ekonomik gelişiminin önünü açmıştır. Demiryolları ülkemiz ve üzerinde yaşayanlar için böyle bir gelişime öncülük ederken aynı zamanda kendi gelişimi içinde büyük adımlar atmıştır.

Pek çok eksikliğine ve yetersizliğine rağmen yakın tarihe kadar bu önemini koruyan demiryollarımız bir yandan kaderine terk edilirken diğer yandan da kendisine ait pek çok kurumun varlığına son vermiş; Dikimevleri, Hastaneleri, Limanları ve pek çok taşınmazı geçen 20 yıl içinde bir bir satılmıştır.

Yakın zamanda ise Ankara Gar sahasının Medipol’e devrinden Söğütlüçeşme Gar alanına AVM yapılmasına, Haydarpaşa Gar ve Liman sahasında Sirkeci Liman sahasının Yeşilay’a bir protokol ile devrine ve burada sayamayacağımız pek çok gar ve istasyona kadar pek çok taşınmazın devredildiğine, devredilmek istendiğine tanıklık ettik.

Geçmiş dönemlerde yapılan bu yanlış ve bilinçli uygulamaların bugün de aynı hızda sürdüğünü görmekteyiz.

'SIRA ARSUZ KAMPI'NA GELDİ'

İktidara geldiği 2002 yılından bu yana ulaştırma alanında yaptığı icraatlarla kamuyu talan etme misyonunu yerine getirdiğini kanıtlayan AKP Hükümeti, talan ve tasfiye uygulamalarına devam ediyor. Şimdi sırada bu değerli kurumun çalışanlarının bir yandan eğitimlerini gerçekleştirdikleri diğer yandan da yaz aylarında tatillerini gerçekleştirdikleri Arsuz Kampına geldi.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yayımlanan 4264 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı kararda şu ifadelere yer verilmiştir.

Ekli listede yer alan taşınmazların ve üzerlerinde bulunan yapıların (varlıkların); Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından değerlendirilmek üzere özelleştirme kapsam ve programına alınmasına, Varlıkların satış, kiralama, işletme hakkının verilmesi, mülkiyetin gayrı ayni hakların tesisi, gelir otaklığı modeli ve işin gereğine uygun sair hukuki tasarruflar veya kat/arsa karşılığı inşaat yaptırma yöntemlerinden biri veya birkaçının birlikte uygulanarak özelleştirilmesine, Özelleştirme İşlemlerinin 31 Aralık 2025 tarihine kadar tamamlanmasına karar verilmiştir.

4264 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile kamu kurumlarının çoğu Ege ve Akdeniz sahillerindeki yüzlerce dönüm arazi üzerinde kurulu 18 eğitim kampı ve sosyal tesisleri Cumhurbaşkanı Kararı’yla özelleştirme kapsamına alındı.

Hazine ve Maliye Bakanlığından Orman Genel Müdürlüğüne, Devlet Su İşlerinden Karayolları Genel Müdürlüğüne pek çok kuruma ait bu arazilerin satışı ile yeni rant alanları açılacaktır.

Özelleştirme kapsamına alınan kamp ve tesisler ÖİB tarafından satılabilecek, kiralanabilecek, işletme devri ya da kat/arsa karşılığı inşaat yapılmasının önü açılmıştır.

Alınan bu KHK Kararıyla satılması planlanan arazileri satın alacak olanlar ne bu tesislerden faydalanan demiryolcular ne Akçay halkı ne de kıt kanaat yaşamını sürdüren yurttaşlarımız olacaktır. Bu araziler buralara otel yapacak olan zenginler tarafından satın alınacak ve zenginliklerine zenginlik katacaktır. Ve bizler de artık bu kamplardan faydalanamayacak yurttaşlar olacağız.

AKP’nin iktidara gelmesinin ardından bir yandan kamu kurumları özelleştirme adı altından sermayeye devredilirken, yine sermayeye alan açmak ve yandaşlara rant sağlamak uğruna kamunun bugüne kadar kendi imkanlarıyla yaptığı işler özel sektöre gördürülmektedir. Kış dönemlerinde personelin eğitimlerini gerçekleştirdikleri bu tür tesislerin kapanmasıyla TCDD personeli artık bu tür eğitim ve toplantılarını büyük otel sahiplerini bilerek zengin etmek üzere bu otellerde düzenlenmektedir ve önümüzdeki dönemde de artarak devam edecektir.

'HÜKÜMET VE TCDD KENDİ PERSONEL İÇİN DİNLENEBİLECEKLERİ BİR KAMPI BİLE FAZLA GÖRMEKTE'

AKP hükümeti ve TCDD yöneticileri kendi personel için dinlenebilecekleri bir kampı bile fazla görmektedir. Akçay kampının bulunduğu bu topraklar deniz, kum, güneş, termal kaynaklar, zeytin ve çam ormanları ile en sağlıklı turizm merkezlerimizin başında gelmektedir.

İktidara geldiği günden bu yana, demiryollarını birçok alanda içinden çıkılmaz hale sokan AKP hükümetinin yaptığı en büyük icraat demiryolu gayrimenkullerini satmak olmuştur.

Kamu kurumları bünyesinde bulunan taşınmazlar kurumun aslı faaliyetlerinde ve kurum çalışanlarının eğitim ve sosyal ihtiyaçlarında kullanılmak üzere ihdas edilmiş olup; bu taşınmazların özelleştirme kapsamına alınması Anayasanın 2. ve 5. ayrıca devamı maddelerinde başta sosyal hukuk devleti olmak üzere çalışanların sosyal ve ekonomik haklarının korunmasına yönelik emredici hükümlere aykırılık teşkil etmektedir.

Bilindiği üzere yakın zamanda TCDD Fenerbahçe Eğitim ve Dinlenme Tesislerinin özelleştirilme kararı alınmış, bu karar üzerine sendikamızın bu kararın iptali için dava açmış ve dava sonucunda alınan bu özelleştirme kararı durdurulmuştur.

'MÜCADELEMİZ SÜRECEK'

Sendikamız Akçay kampının özelleştirme idaresine devrine neden olan bu kararın iptali için de hukuksal mücadelesini verecek ve Cumhurbaşkanlığının 4264 sayılı kararnamesine karşıda sendikamızın bu mücadelesi sonucunda inanıyoruz ki yargı bu hukuksuzluğa dur diyecektir.

Bizler, kamuya ait tüm bu değerlerin peşkeş çekilmesine karşıyız. Siyasi iktidarın ve TCDD yönetiminin demiryolcuların onyıllardır istifade ettiği Akçay kampının parçası olan ve satıldığı takdirde bu kampı havuzlu bir otele dönüştürecek olan bu kararından geri dönmeye çağırıyoruz.