Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS), TCDD yönetiminin 13’ü BTS üyesi, 29 demiryolu emekçisini kendi istekleri dışında görevlendirerek “sürgün” etmesi üzerine İstanbul, İzmir, Adana ve Diyarbakır’daki tren garları önünde basın açıklaması yaparak dört koldan Ankara'ya yürümeye başladı. Diyarbakır'dan yola çıkan grup polis tarafından durduruldu

BTS’den sürgüne tepki: Dört koldan TCDD Genel Müdürlüğü’ne yürüyorlar

Oktay Evsen

KESK'e bağlı Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS), TCDD Genel Müdürlüğü’nün 11 Mayıs tarihinde hiçbir gerekçe göstermeden 13’ü BTS üyesi, 29 demiryolu emekçisini kendi istekleri dışında görevlendirerek “sürgün” etmesine karşı İstanbul, İzmir, Adana ve Diyarbakır’dan Ankara'daki TCDD Genel Müdürlüğü'ne yürüyüş başlattı. Diyarbakır'dan yola çıkan yürüyüş kolu ise Elazığ'ın Maden ilçesi girişinde durduruldu, BTS üyeleri ilçe girişinde bekleyişini sürdürüyor.

İstanbul, İzmir, Adana ve Diyarbakır’daki tren garları önünde okunan BTS Merkez Yürütme Kurulu’nun basın açıklamasında “Sürgün edilenlerin büyük çoğunluğu Trafik ve İstasyon Yönetimi Daire Başkanlığına bağlı birimlerde çalışanlar olup, hiçbirinin çalışma hayatı ile ilgi sorunu yoktur. Haklarında açılmış hiçbir soruşturma dahi yoktur” denilerek “Sürgünler durdurulsun, hülle atamalar geri alınsın” çağrısında bulunuldu.

HEDEF TCDD GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Basın açıklamasında, "Sendikamız BTS, gerek siyasi iktidar, gerekse de bazı TCDD yöneticileri tarafından kendi siyasi tutumlarını sergilemek için susturulması gereken bir kurum olarak görülmüştür” denilerek şu ifadelere yer verildi:

“Sendikamız tarafından bu sürgün kararının geri alınması amacıyla; kamuoyu oluşturmak, ilgili kurumlara sesimizi duyurmak ve toplumu bilgilendirmek üzere ‘sürgünler geri alınsın’ adı altında demiryollarında yürüyüş kararı aldık ve bugün de kararımız gereğince yollardayız. Bugün dört koldan sürgünlerin geri alınması ve hülle atamaların iptal edilmesi için İstanbul, İzmir, Adana ve Diyarbakır’dan yola çıkarak 4 Haziran Perşembe günü Ankara’da TCDD Genel Müdürlüğü’nde olacağız. İşte bu nedenle BTS, üyeleri ile birlikte susturulması, korkutulması, sindirilmesi ve baskı altına alınması gereken bir kurum olmuştur.

DİYALOG YOLU ŞU AN İÇİN KAPANMIŞTIR

TCDD Genel Müdürlüğü’nün 27 Mayıs tarihinde de BTS Genel Merkez Hukuk Sekreteri ile eski BTS Genel Başkanını da hiçbir gerekçe göstermeden sürgün ettiği vurgulanan açıklamada, “Böylece TCDD’nin kurumsal tarihinde şu ana kadar görülmemiş şekilde siyasi kadrolaşma, liyakatsiz atama ve kurum içi barışı yok eden bir da ayrımcılığa imza attı. Bu hukuk dışı uygulamaların geri alınması için TCDD Genel Müdürlüğü ile görüşmek için defalarca yaptığımız randevu taleplerimize cevap verilmedi. Ayrıca Konfederasyonumuz KESK’in de Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına ile Çalışma Bakanlığına görüşme için yaptığı randevuda yanıtsız kalmış olup diyalog yolu şu an için kapanmıştır” denildi.

bts-den-surgune-tepki-dort-koldan-tcdd-genel-mudurlugu-ne-yuruyorlar-738967-1.

POLİS DURDURDU

Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) Genel Yayın Sekreteri Ahmet Eroğlu, BirGün’e yaptığı açıklamada, “Sürgün kararlarına tepki göstermek amacıyla dört koldan Ankara'ya yürüyüş başlattık. Dört ilden başlayan yürüyüşümüz merkezi tren garları ve gar meydanlarında basın açıklaması yaparak, tepkimizi göstererek 4 Haziran’da TCDD Genel Müdürlüğü önünde son bulacak. TCDD Genel Müdürlüğü’ne ulaştığımızda da atacağımız bir sonraki adımları kamuoyu ile paylaşacağız. Benim de içerisinde olduğum, Diyarbakır’dan başlayan yürüyüş kolumuzun önü Elazığ'ın Maden ilçesi girişinde polis tarafından kesildi. Buradaki yetkililer bir gerekçe belirtmeden yürüyüşümüzü engelliyor. İlçenin girişindeki bekleyişimizi sürdürüyoruz” dedi.

ÇALIŞTIĞIMIZ GARLARA ALINMIYORUZ

Tren garlarına alınmadıklarını da belirten Eroğlu, “Ne gariptir k, yıllardır çalıştığımız tren garlarına ve gar meydanlarına alınmıyoruz. Gerekçe olarak TCDD’nin İçişleri Bakanlığı’na gönderdiği ve son derece antidemokratik olan bir yazı gösteriliyor. Yazıda, trafik emniyetinden bahsedilmiş, kamu malından bahsedilmiş. Biz kamu malına zarar vermiyoruz, tam tersi satılan, peşkeş çekilen kamunun, TCDD’nin arazileri ve binalarını savunuyoruz” dedi.