İstanbul Sözleşmesi'nin AKP’li Cumhurbaşkanı kararıyla feshinin iptali için kadın örgütlerinin açtığı davaların 15'i bugün Danıştay'da görülecek. Avukat Yelda Koçak, 36 davanın bu ay üç farklı duruşmada ele alınacağını kaydederek, "Haziran ayı 'İstanbul Sözleşmesi ayı' olacak" diye konuştu.

Bu ay İstanbul Sözleşmesi’nin ayı
28 Nisan’da görülen duruşmada Danıştay 10. Dairesi’nin 600 kişilik salonu kadınlarla doldu taştı. (BirGün)

Dilara ŞİMŞEK

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararıyla İstanbul Sözleşmesi'nin bir gece feshedilmesine karşı kadınların mücadelesi devam ediyor. Fesih kararına karşı kadın örgütleri, kitle örgütleri ve siyasi partiler tarafından açılan davaların duruşmasına bugün Danıştay 10’uncu Dairesi'nde devam edilecek. Daire çekilme kararının iptali için açılan 36 davayı bugün, 14 ve 23 Haziran'da da yapacağı duruşmalarda ele alacak.

Başta SOL Parti olmak üzere aralarında Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nin de bulunduğu kitle örgütleri, siyasi partiler ve baroların fesih kararının iptaline yönelik açtığı 15 davanın duruşmasının görülmesine bugün saat 09.00’da başlanacak.

ERDOĞAN’IN KARARI HÜKÜMSÜZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararının ‘hükümsüz’ olduğunu dile getiren Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Avukat Müjde Tozbey Erden, “Haziran ayı bir anlamda ‘İstanbul Sözleşmesi dava ayı’ olacak” dedi ve ekledi: “İstanbul Sözleşmesi’ne Türkiye’nin girme kararı nasıl ki toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı bir demokratik toplum idealini önüne koyan bir sembol ise sözleşmeden çıkma kararı cinsiyetçiliğe dayalı otoriter, baskıcı, gerici toplum düzenini tercih eden bir siyasal yaklaşım tercihinin sembolü oldu. İstanbul Sözleşmesi’nin feshine ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı nereden bakarsanız bakın hukuka, kanunlarımıza açıkça aykırı. Buna rağmen hukuka aykırı bir karar çıkarsa Danıştay’ın politik karar vermesi bizi şaşırtmayacak.”

Tozbey Erden, karar ne olursa olsun mücadeleden vazgeçmeyeceklerini kaydetti: “Yasal düzenlemelere uymanın değil, uymamanın norm haline geldiğini görüyoruz. Bırakın küçük çocukların haklarını, yetişkin bireylerin bile hakları için her daim mücadele etmesi gereken bir dönem. Her geçen gün artış göstermekte olan şiddet olaylarının önüne geçebilmek için toplum dinamiklerinin değişmesine ihtiyacımız var. Türkiye’de tek bir kadının bile şiddete maruz kalmayacağı güne dek buradayız, mücadele edeceğiz.”

14 VE 23 HAZİRAN’DA DANIŞTAY’DAYIZ

28 Nisan’da görülen ilk duruşmada yaklaşık bin kadın avukatın katılımıyla Danıştay tarihinin en kalabalık davasının görüldüğünü hatırlatan Eşitlik İçin Kadın Platformu’ndan (EŞİK) Avukat Yelda Koçak, şöyle konuştu:

“28 Nisan’da tarihi bir gün yaşadık. Bu ivmeyi hiç düşürmeden bugün de 14 Haziran'da da 23 Haziran’da da Danıştay’da olacağız. Bu dava önemli dava. Sadece İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkmak için değil; AKP iktidarının bunca yıllık iktidarlığında yaptığı bütün kadın düşmanı politikalara karşı ses olmak adına ordayız. Bu nedenle özellikle kadına yönelik düşmanlaştırıcı, ayrıştırıcı, ayrımcı söylemleri, 'sürtük' gibi cinsiyetçi küfür ve hakaretle bile açıkça dile getiren partili cumhurbaşkanının olduğu atmosferde İstanbul Sözleşmesi duruşmasında güçlü olmak önemli. Tüm Türkiye’den farklı siyasi ya da örgütsel dinamiklerden oluşturulan bütünlükle davalar açıldı. Bu birliktelik ve ortaklaşma zemini çok kıymetli. Bu kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesinin zeminidir ve İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkma zeminidir. Bu nedenle bugün duruşma salonunda da yansıtmak istiyoruz. Yine tarihi bir gün bizi bekliyoruz. İstanbul ve diğer illerden otobüsler kaldırılacak, bireysel katılımlar olacak.”

SOL PARTİLİ KADINLARDAN ÇAĞRI

Antalya’da SOL Partili kadınlar, İstanbul Sözleşmesi duruşması için çağrıda bulundu. Kadınlar adına SOL Parti İl Başkanı Aysel Aydın tarafından okunan açıklamada sözleşmeye bir an önce geri dönülmesi gerektiği belirtildi.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Kadına yönelik şiddetin, kadın cinayetlerinin gün be gün arttığı bir süreçte İstanbul Sözleşmesi bir an önce yeniden imzalanmalı. İstanbul Sözleşmesi, yıllar boyu ördüğümüz mücadeleler ile kazandığımız en temel yasal haklarımızın ifadesi. AKP iktidarı, sözleşmeden ayrılarak kadınları ve tüm şiddet mağdurlarını umursamadığını, korumayacağını ve hatta faillerini engellemeyeceğini resmi olarak açıkladı. Yıllar boyu ördüğümüz mücadeleler ile kazandığımız haklarımızdan hukuksuz bir gece yarısı kararı ile vazgeçeceğimiz sanılmasın. Bütün kadınları yaşamlarımızı hedef alan bu saldırı karşısında İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkmaya çağırıyoruz.”

28 NİSAN’DA BİN AVUKAT KATILDI

İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararının iptali için davaların ilk duruşması 28 Nisan'da görüldü. İstanbul ve İzmir başta olmak üzere pek çok kentte duruşmaya katılım için araçlar kaldırıldı. Yaklaşık bin kadın avukat davaya katılım gösterdi ve Danıştay tarihinde ilk kez bu kadar katılımla görülen bir dava olarak tarihe geçti. Danıştay savcısı da dava konusu düzenlemenin hukuka aykırı olduğunu savunarak, Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin iptalini istedi.

300 KADIN KATLEDİLDİ

Her türlü ayrımcılık ve şiddete karşı 11 Mayıs 2011 tarihinde imzaya açılan İstanbul Sözleşmesi'nin ilk imzacılarından biri Türkiye. Ancak kadınlar için hayati önem taşıyan sözleşme, hükümetin ve gericiler tarafından ‘aile yapısı’nı hedef aldığı gerekçesiyle saldırılarına neden oldu. 19 yıllık iktidarın kadın düşmanı politikaları sonucunda 19 Mart 2021’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla İstanbul Sözleşmesi feshedildi. Sözleşmeden çekilme kararının verildiği tarihten bu yana yaklaşık 300 kadın erkekler tarafından katledildi.