Bu fotoğraf ile her şey netleşiyor: Tek karede yargıda biat

CAN UĞUR - @canugur1987
canugur@birgun.net

30 Ağustos Zafer Bayramı resepsiyonuna katılan Anayasa Mahkemesi Başkanı (AYM) Zühtü Arslan’ın AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan önünde eğilmesi tepkilere neden oldu. AYM Başkanı’nın partili bir cumhurbaşkanının önünde bu şekilde eğilmesi yargı bağımsızlığının da fotoğrafı olarak yorumlandı. Daha önce de aralarında Zühtü Arslan’ın bulunduğu yüksek yargı üyeleri Erdoğan’la birlikte çay toplayıp samimi pozlar vermişti. Önceki gün ortaya çıkan bu karenin ardından Anayasa Mahkemesi’nin bağımsız karar alan bir organdan iktidara ‘biat eden’ bir mekanizmaya dönüştüğü yorumları öne çıktı. Yargıçlar Sendikası üyelerinin BirGün’e yaptığı açıklamalarda bu ilişki biçiminin yargıyı bir partinin organına dönüştürdüğü belirtildi. Yargıçlar Sendikası Genel Sekreteri Ayşe Sarısu Pehlivan ile Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Fikri Talman o kareyi BirGün’e yorumladılar.

Yargıçlar Sendikası Genel Sekreteri Ayşe Sarısu Pehlivan kamuoyunun tartıştığı kareye ilişkin oldukça çarpıcı açıklamalarda bulundu. İçinde bulunduğumuz dönemi ‘biat dönemi’ diye adlandıran Pehlivan bu şekilde eğilmenin de arka planında biat ilişkisi olduğuna dikkat çekti.

Yargıçlar Sendikası Genel Sekreteri Ayşe Sarısu Pehlivan ile Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Fikri Talman ‘ın yaptıkları açıklamalarda öne çıkan yorum AYM ve benzeri kurumların partilere entegre hale gelmesinin ülkedeki adalet sistemi açısından yıkım olacağı.

Saygı değil biat
Pehlivan’a Arslan’ın ‘saygı’dan eğilmiş olabileceğini söylediğimizde AYM’nin son dönemlerde aldığı kararlarda bir parti organı gibi davrandığını hatırlattı. Pehlivan şöyle devam etti: AYM Başkanı Zühtü Arslan’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önünde eğilmesinden demokrasi ve hukuk adına herkes gibi ben de rahatsız oldum. Elbette saygı gösterilir. Sonuç itibariyle cumhurbaşkanından bahsediyoruz ve ona saygı gösterebilirsiniz. Ama ortada bir saygıdan çok biat etme durumu var. Söz konusu fotoğraftaki duruş da bize bunu gösteriyor. Biat etme hali, bir kişinin önünde eğilme durumu var. Partili bir cumhurbaşkanımız var. Bir AYM başkanı bu partili cumhurbaşkanına biat ediyorsa ortada o partiye de biat etme durumu var. Yani, yasaların yasal işleyişin yerini biat kültürünün aldığı ve AYM Başkanının da bu çerçevede kendini tanımladığı bir tablo ile karşı karşıya olduğumuzu ifade etmek isterim. Bu aslında söz konusu partiyle kurulan ilişki bağlamında da bir mesajdır. Bu mesajdan da demokratik bir sürecin çıkmayacağı ise çok bellidir.

Yargıçlar Sendikası Genel Sekreteri Ayşe Sarısu Pehlivan

Çay toplama meselesi
Zühtü Arslan’ın Erdoğan’a saygısının eğilmekle sınırlı kalmadığını ve Erdoğan’la birlikte çay topladığı kareleri sorduğumuz Pehlivan şöyle dedi: Daha önce de yüksek yargı üyelerinin çay topladığını gösteren karelere tanık olmuştuk. Bunlar birbirinin devamı niteliğinde. Partili cumhurbaşkanı, partili HSK, partili AYM, partili mahkemeler… Tüm hukuki ve yargısal sürecin parti ilişkilerine indirgendiği bir dönem. Buradan çıkacak sonuçlardan adil şeffaf ya da çoğulcu bir yönelim beklememek gerekiyor.

Mücadelemiz sürecek
İçinde bulunduğumuz duruma, bir hukukçu olarak nasıl yaklaştığını sorduğumuz Pehlivan, bu olumsuz tabloya teslim olmayacağız, mücadelemiz elbette sürecek diyerek sözlerini şu ifadelerle sonlandırdı: Çok partili bir parlamenter sistemden parti devletine geçiş söz konusu. Bunun tespitini yapmak gerekiyor. Yıllarca verilen hukuk mücadelesi hukuksal ilerlemeler bir çırpıda yok sayılıyor. Kazanımlar ortadan kaldırılıyor. Bu da üzüntü verici bir durum lakin sadece üzülmenin kimseye yararı yok. Bunlara karşı mücadele edilmesi gerekiyor. Hukukun ortadan kalktığı bir ülkede adalet de olmaz eşitlik de olmaz. Yargıçlar Sendikası olarak bunun mücadelesini veriyoruz vermeye de devam edeceğiz.

Yargıçlar Sendikası Başkan Yardımcısı İbrahim Fikri Talman

Bu şartlarda normal
Yargıçlar Sendikası Başkan Yardımcısı İbrahim Fikri Talman, BirGün’e yaptığı açıklamada ortaya çıkan karenin ‘normal’ olduğunu dile getirdi. Talman, yargının bu kadar tartışıldığı ve mağduriyet yaratan kararlara imza attığı bir dönemde böyle bir karenin ortaya çıkması ‘normal’ diyen Talman şunları söyledi: Bu fotoğraf karesini bu koşullarda ‘normal’ karşılamak gerekiyor. Anayasa Mahkemesi uzunca bir süredir zaten iktidar partisinin fikirleri doğrultusunda hareket eden onun çizgisinde kararlarını veren bir pozisyonda. Hukuka uygun olmayan kararlar alınıyor. Bunlara bakıldığında bu fotoğrafa da şaşırmamak lazım.

Ayağa kalkmadılar Farklı ülkelerde yüksek yargı üyelerinin pozisyonlarını sorduğumuz İbrahim Fikri Talman, ABD’deki yüksek yargı üyelerinin aldığı tavrı hatırlatarak şöyle devam etti: Bir de şöyle bir durum var: Sosyal medyada da paylaşıldı Eski ABD Başkanı Barack Obama’nın konuşması sırasında ABD yüksek yargı üyeleri ayağa kalkmamışlardı. Bu bile içinde bulunduğumuz durumu gösterir nitelikte aslında.

AYM’nin aldığı kararların gelinen noktada hukuksuzluğu perçinlediğine değinen Talman’ın yaptığı değerlendirmede şunlar yer aldı: Özellikle Olağanüstü Hal ile ilgili verdikleri karardan beri AYM’nin kararları ciddi biçimde tartışılıyor. Eleştiri konusu haline getiriliyor. Bu durumun da uzunca bir süre devam edeceğini söyleyebiliriz kararlar bu şekilde verilmeye devam edilirse tabi.

Obama’nın ABD Başkanı olduğu dönemdeki bir konuşmasında salondaki yargıçlar ayağa kalkmamışlardı.

Hakkaniyet vurgusu
AYM’nin verdiği kararlara ilişkin ‘hakkaniyet’ vurgusu yapan Talman bu kurumun tartışılmasının cidii sorunlar yaratacağının altını çizen Talman konuşmasını şöyle sonlandırdı:

Hukuksuzluk her alanda yaygınlaşıyor ancak hukuksal açıdan en üst düzey mercilerden bir tanesi olan AYM’de bu durumun yaygınlaşması ciddi bir sıkıntıdır. Hiç olmaması gereken alanda böyle bir yönelimin ortaya çıkması ülke açısından ciddi bir tehlikedir. Hukuk adına yargı adına olumsuz bir dönem fgeçiriyoruz. Yukarıdan aşağıya tüm yargısal süreçlerde ciddi bir hukuksuzluk var, yine tüm alanlarda mağduriyet yaratan kararlar alınıyor. Bunları alt alta yazdığınızda ise ciddi anlamda olumsuz bir tablo ile karşı karşıya olduğumuzun altını çizmekte yarar var.