Bugün Brezilya’da, tüm Latin Amerika ve dünyada olduğu gibi, sınıf mücadelesi aynı zamanda sağcı, gerici ve faşist güçlere karşı ideolojik bir mücadeledir.

Bugün sınıf mücadelesi faşizme karşı mücadeledir
Brezilya’da Bolsonaro yanlılarının 8 Ocak’taki kongre baskınının yarattığı siyasi kriz devam ediyor.

Hazırlayan: İbrahim VARLI

Yazı Dizisi: Latin Amerika'da esen sol rüzgâr ne anlatıyor?


Maurizio COPPOLA, Gazeteci-Potere al Popolo üyesi

Brezilya’da Lula’nın ve Latin Amerika kıtasındaki diğer ilerici hükümetlerin dönüşü, radikal sosyal değişim için bölgede yeni bir umut dalgasını tetikledi. Brezilya topraksızlar hareketi MST’nin ulusal koordinasyonundan João Paulo Rodrigues ve João Pedro Stedile ile Brezilya’daki mevcut durum ve Lula hükümetinin karşılaşacağı zorluklar hakkında konuştuk.

Lula, 1 Ocak’ta göreve başladı. Nasıl bir sosyal durumla karşılaştı ve kendisini bekleyen zorluklar neler?

Stedile: Brezilya 500 yıllık tarihinin en büyük krizini yaşıyor. Bu kriz, küresel kapitalist üretim tarzının genel krizine gömülüdür ve büyük sonuçları var. Derin ekonomik sorunlar, artan sosyal eşitsizlikler, çevresel yıkım ve nüfusun çoğunluğu için yoğun bir umutsuzluk.

Bu nedenle yeni hükümet, ülkenin en acil sorunlarını ele almak ve açlık, işsizlik, konut sıkıntısı ve gıda üretimine acil çözümler bulmak gibi büyük bir zorlukla karşı karşıyadır. Orta vadede Brezilya için güçlü ulusal sanayi ve aile çiftçiliğine dayalı yeni bir proje geliştirilmesi hedefleniyor.

Rodrigues: Yeni Lula hükümeti için en büyük zorluklar açlık ve işgücü/istihdam olacaktır. Bunlar iki zorlu konu, çünkü bugün devletin bunları ele almak için neredeyse hiç mali kaynağı yok. Buna ek olarak, devletin para harcama kabiliyetini ciddi şekilde sınırlayan ve bu nedenle olumlu gelişmeleri zorlaştıran yasal engeller mevcut.

Bu iki mesele aynı zamanda diğer dört büyük meseleyle de yakından bağlantılı: Birincisi, özellikle Amazon’daki ormansızlaşmayla ilgili ekolojik mesele, ancak sadece bu değil. İkincisi, Bolsonaro döneminde ve pandemiyle birlikte son yıllarda büyük ölçüde kötüleşen halk sağlığı. Üçüncüsü, devleti yeniden düzenlemek ve onu toplumsal sorunlarla tam olarak mücadele edebilecek bir araca dönüştürmekle ilgili. Dördüncü olarak, Lula uzun vadede hükümeti yönetebilmek için Kongre’de çoğunluğu sağlamalı. Bu dört büyük soruna çözüm bulunmadan açlık, yoksulluk ve işsizlikle mücadele etmek pek mümkün olmayacaktır.

Sendika ve topraksızlar hareketleri Lula’nın kampanyasını büyük eylemler ve kampanyalarla destekledi. Brezilya’daki sınıf mücadelesi nasıl tanımlanabilir?

Rodrigues: Brezilya’daki sınıf mücadelesi bir süredir faşizme karşı siyasi ve sosyal bir mücadele. Toplumdaki diktatörlük ve militarizm fikirlerine karşı hegemonik bir mücadele olarak nitelendiriliyor. Bugün, işçi sınıfı olarak, demokrasiyi savunmak üzere geniş bir cephe oluşturmak için orta sınıf kesimleriyle birleşmek zorundayız. Bu kesimlerle yapılan ittifak Lula’nın seçilmesine yol açtı, bu ittifakta şimdi faşizme karşı mücadele söz konusu. Sadece Brezilya’da değil, tüm Latin Amerika kıtasında çok güçlü olan bir faşizm var.

Stedile: Bugün şehirlerdeki, çeperlerdeki ve kırsal kesimdeki halk hareketleri, toplumsal hareketlerin yeni Lula hükümetiyle olan ilişkilerinin ötesine geçen muazzam zorluklarla karşı karşıya. Bu nedenle bugün her zamankinden daha fazla siyasi bağımsızlığımıza odaklanmaya, kitlesel mücadelelere devam etmeye, halkımızı tabandan örgütlemeye, siyasi aktivistleri siyasi olarak eğitmeye ihtiyacımız var - tüm bunlar kitlesel seferberliklerin yeniden güç kazanması ve Brezilya’nın tamamı için emekçi halkın kahramanlığına dayanan siyasi, sosyal, ekonomik ve ideolojik bir proje formüle etme kapasitesini geliştirmesi umuduyla.

Brezilya, Bolivya, Arjantin, Peru. Son dönemde medya, yargı ve askeri güçler ile muhafazakar siyasi güçler arasındaki ilişkilerin nasıl açık darbelere (lawfare) yol açtığını gözlemleyebildik. Bolsonarizm kendini nasıl yeniden örgütlüyor?

Maurizio COPPOLA, Gazeteci-Potere al Popolo üyesiMaurizio COPPOLA, Gazeteci-Potere al Popolo üyesi

Rodrigues: 2016’da Dilma Rousseff görevden alındı. Lula, devlet kurumlarında da derin kökleri olan Bolsonarist faşizmle yüzleşmek zorunda kalacak.

Stedile: Brezilya’da toplumun yaklaşık yüzde 10’unu oluşturan aşırı sağcı bir kanat her zaman var oldu. Son birkaç yılın yeniliği, ciddi bir krizle karşı karşıya kalan büyük burjuvazinin bu gerici güçlere yaslanması ve hatta onları federal düzeyde Bolsonaro ile hükümete getirmesiydi. Ancak bugün burjuvazi bölünmüş ve aşırı sağ hükümet gücünü kaybetmiştir. Bu nedenle hangi yolu seçecekleri ve liderliği kimin üstleneceği belirsizlik içinde. Bolsonaro’nun bu merkezi rolü kaybettiğini düşünüyorum. Dolayısıyla son derece belirsiz zamanlar ve yoğun ideolojik çatışmalarla karşı karşıyayız. Bugün Brezilya’da, tüm Latin Amerika ve dünyada olduğu gibi, sınıf mücadelesi aynı zamanda ve her şeyden önce sağcı, gerici ve faşist güçlere karşı ideolojik bir mücadeledir.