Ülkenin Marksist önderi Thomas Sankara’ya karşı her türlü komplonun destekçileri arasında günümüz El Kaide’sini oluşturan İslamcılar da vardı

Önceki gün Burkina Faso’nun başkenti Ouagadougou’da otel basıp 30’a yakın kişiyi öldüren Mağrip El Kaidesi’nin BM görevlilerini, çok sayıda Fransızı rehin almaları bu uğursuz örgütün Fransa karşıtlığına yorumlanmamalı. Bu eylem birkaç gün önce Somali’de Kenyalı askerleri hedef alan Irak Şam İslam Devleti’ne (IŞİD) karşı Afrika’da etkinlik savaşı veren Mağrip El Kaidesi’nin “ben hâlâ varım” eylemidir.

Burkina Faso, ülkenin emperyalistlerce Yukarı Volta olan adını Burkina Faso olarak değiştiren Marksist lider Thomas Sankara bilinmeden anlaşılamaz. Bu basit bir isim değişikliği değildir öncelikle. Burkina Faso “Namuslu İnsanlar Ülkesi” anlamına geliyor ki, emperyalizme karşı mücadele eden ülke halkının dünyaya ilan ettiği gerçek kimliğidir bu. Sankara, ülkesini başta Fransa olmak üzere Batılı güçlerin egemenliğinden kurtarmaya çabaladı. Önderliğini yaptığı Ulusal Devrim Konseyi bölgedeki tüm ilerici mücadeleleri, başta Güney Afrika olmak üzere, hep destekledi. Bu çabasında ona karşı çıkanlar Fransa’nın destek verdiği İslamcılar oldu. 1992’de darbeyle yönetime gelen, Fransa ile ABD’nin “yakın dostu” diktatör Blaise Compaore’ye karşı verilen mücadelede İslamcıların çoğu Compao’den yana tavır aldılar. Ülke İslamcılarının en büyük destekçileri ise Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ile Mısır’dı.

Sankara hükümetini devirmek için Mali’yi Burkina Faso üzerine gönderen emperyalist ülkelere karşı verilen mücadelede İslamcılar yoktu ortalıkta.

Destekçilerine bakın anlarsınız

Burkina Faso’da IŞİD’le etkinlik yarışına giren Mağrip El Kaidesi, tüm liderleri Afganistan’da CIA tarafından eğitilen Libya İslami Savaş Grubu ile yakın işbirliğine girdi. Her iki örgütün destekçileri arasında CIA’nin yanı sıra İngiliz MI-6 teşkilatı da vardı. Mağrip El Kaidesi’nin üst düzey liderlerinin tamamına yakını Batı istihbaratının eğitiminden geçirildiler. Hemen hepsi 70’li yıllarda Afganistan’da Sovyetler’e karşı eğitildiler.

Bunlar arasında Mağrip El Kaidesi’nin lideri Muhtar Belmuhtar da var. O da henüz 19 yaşındayken Afganistan’da CIA’nın eğitiminden geçti.

“Arap Baharı” ile birdenbire Batı karşıtı (!) kesilen İslamcı örgütler “kontrolden çıkmış” örgüt durumundalar şimdi. Ama Mağrip El Kaidesi, en zengin örgütlerden biri olarak halen Suudi Arabistan ile Katar tarafından desteklenmeye devam ediliyor. Örgütün Burkina Faso eylemi, bu örgütün olduğu kadar Suudi Arabistan ile Katar’ın da IŞİD’e yanıtı olarak anlaşılmalıdır. Bu iki ülkenin, Burkina Faso’daki sayıları sadece yüzde 20’yi bulan Müslümanları İslami eğitim verme adı altında Mağrip El Kaidesi gibi örgütlere yöneltmeleri, kendi ülkelerinde tehlikeli gördükleri El Kadie ile türevlerini istedikleri zaman, etkin oldukları başka coğrafyalarda nasıl kullandıklarını göstermesi açısından ilginçtir.

Burkina Faso eylemleri, emperyal güçleri hedeflemeyen bir eylemdir. İki uğursuz örgütün “etkinlik kavgası”nın “Namuslu İnsanlar Ülkesi”ndeki sonucudur sadece.