Bütün Çocuklar Bizim Derneği (BÇBD), Documentarist 15. İstanbul Belgesel Film Günleri kapsamında 25-26 Haziran tarihlerinde, çocuklarla ilgili bir belgesel film gösterimi ve “Çocuk Gelişiminde Sanatın Rolü” başlıklı bir panel gerçekleştirecek.

Bütün Çocuklar Bizim Derneği'nden çocuklar için iki önemli etkinlik

Bütün Çocuklar Bizim Derneği 25 ve 26 Haziran günlerinde çocuklarla ilgili bir belgesel film gösterimi ve “Çocuk Gelişiminde Sanatın Rolü” başlıklı bir panel gerçekleştirecek.

ÇOCUKLARIN KEYİFLE İZLEYEBİLECEĞİ BELGESEL: SHABU

25 Haziran 2022 Cumartesi saat 14.00’te Taksim’deki Fransız Kültür Merkezi’nde yapılacak gösterime ebeveynleriyle birlikte katılacak çocuklar filmi ücretsiz izleyebilecek.

Hollanda ve Karayip kökenli bir aileden gelme, yaşamaya ve müziğe tutkun, hayatındaki kadınları (anneannesi, annesi ve kız arkadaşı) kendi usülünce 'idare etmeye' çalışan on dört yaşındaki bir çocuğun hayat dolu, eğlenceli ve dokunaklı öyküsü: “Shabu”...

25-30 Haziran tarihleri araında gerçekleştirilecek Documentarist İstanbul Belgesel Günleri, festivalinin “Büyüme ve Ebeveynlik Hikâyeleri” bölümünde yer alan 2021 yapımı Shabu filmini 12+ yaş grubu çocukları ebeveynleriyle birlikte izleyebilecek. Yönetmenliğini Shamira Raphaëla'nın yaptığı, Hollanda-Belçika ortak yapımı film 75 dakika sürüyor.

FİLMİN KONUSU

On dört yaşındaki Shabu, Rotterdam’ın güneyinden iyi huylu, yaratıcı ve şehirli bir çocuktur. Bir gezinti sırasında büyükannesinin arabasını hurdaya çevirdiğinde, bütün ailesi ona çok öfkelenir. Büyükannesinin Surinam’daki tatilinden dönmeden önce telafi etmesi gereken bir yaz vardır.

Annesi hasarı ödemek için meybuz satmasını önerir, ancak bu ona pek de mesafe kat ettirmez. Bu yüzden, para kazanmayı müzikal yeteneği ve boğucu bir yazın zevkleriyle birleştirmesini sağlayacak başka bir çözüm bulur. Ailesinin, özellikle de büyükannesinin onunla tekrar gurur duymasını sağlamayı başarabilecek midir?

"ÇOCUK GELİŞİMİNDE SANATIN ROLÜ" PANELİ

“Çocuk Gelişiminde Sanatın Rolü” başlıklı panel ise 26 Haziran Pazar günü 13:00-15:00 saatleri arasında Beyoğlu Galatasaray’daki Yapı Kredi Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek.

Bütün Çocuklar Bizim Derneği (BÇBD) Yönetim Kurulu Üyesi, BÇBD Cüneyt Cebenoyan Çocuk ve Sinema Buluşmaları Koordinatörü ve gelişim psikolojisi uzmanı Ayşegül Cebenoyan moderatörlüğünde gerçekleştirilecek “Çocuk Gelişiminde Sanatın Rolü” başlıklı panele; ressam Dilek Demirci, Bilgi Üniversitesi yarı zamanlı öğretim üyesi, klinik psikolog Elif Göçek, yönetmen Bahriye Kabadayı, müzisyen, psikolog, eğitimci Banu Kanıbelli, çocuk kitapları yazarı ve psikolog Tülin Kozikoğlu, eğitimci, psikolog Sibel Şengül ile oyuncu, yaratıcı drama ve tiyatro eğitmeni Gökçe Tuncer konuşmacı olarak katılacak.

TÜİK 2021 yılı verilerine göre, Türkiye’de 0-17 yaş arasındaki çocuklar, toplam nüfusun yüzde 26,9’unu oluşturuyor. Ne yazık ki bu çocukların çok büyük bir kısmı ne izleyici olarak ne de üretici olarak sanatsal faaliyetlerle ilişki içinde değil. Örneğin, 2013 yılında İstanbul’un kentsel alanlarında yaşayan ve devlet okullarına giden 6-11 yaş arasındaki 800’e yakın çocuğun okul dışındaki zamanlarını nasıl değerlendirdiklerinin araştırıldığı bir çalışmaya göre, çocukların yüzde 73’ü müze/sergiye, yüzde 49’u tiyatroya, yüzde 48’i sinemaya hiç gitmemiş. (İKSV Erken Çocukluktan Gençliğe: Sanatla Büyümek Raporu; Feyza Çorapçıoğlu)

Oysa hem sahada çalışan sivil toplum gönüllülerinin gözlemleri hem de bilimsel araştırmalar çocuk gelişiminde sanatın çok önemli bir pozitif etkisi olduğunu söylüyor.

2015 yılından beri sanata erişimi sınırlı çocuklarla farklı sanat alanlarında etkinlikler düzenleyen Bütün Çocuklar Bizim Derneği’nin, Cüneyt Cebenoyan Çocuk ve Sinema Buluşmaları kapsamında düzenlediği söz konusu bu panelde konuyla ilgili bütün tarafların bilgi ve deneyimlerini paylaşmak ve önerilerini tartışmak hedeflendi. Panele farklı sanat alanlarında çocuklar için ve/veya çocuklarla üretim yapan sanatçılar, akademiden ve sahadan uzmanlar katılıyor. Bu tartışmaların hem çocukları için en iyiyi arayan anne babalara yol gösterici olmasını hem de sanatçıların, politika geliştiricilerin ve sivil toplum üyelerinin çalışmalarına katkıda bulunması umuluyor.