Türkiye yıllardır Müslüman Kardeşler soslu siyasal İslamcı bir ‘hareketin’ kapsama alanında. Ne var ki, kadrosu derme çatma. Hatta -daha çok arabalar ya da bilgisayarlar için kullanılan deyimle- toplama! İdeolojisi ya da yol haritası, Erdoğan’ın ‘fikirleri’ ve ‘hayalleri’ ile sınırlı bir kadro. Erdoğan’ı hemen her açıdan tanıma fırsatı bulduğumuz için o fikirleri ve hayalleri hatırlayıp hatırlatmaya […]

Türkiye yıllardır Müslüman Kardeşler soslu siyasal İslamcı bir ‘hareketin’ kapsama alanında. Ne var ki, kadrosu derme çatma. Hatta -daha çok arabalar ya da bilgisayarlar için kullanılan deyimle- toplama!

İdeolojisi ya da yol haritası, Erdoğan’ın ‘fikirleri’ ve ‘hayalleri’ ile sınırlı bir kadro.

Erdoğan’ı hemen her açıdan tanıma fırsatı bulduğumuz için o fikirleri ve hayalleri hatırlayıp hatırlatmaya gerek yok! Abdülhamit’le başlayıp nükleer santralle bitiyor!

Siyasetçisi, akademisyeni, sanatçısı ile ‘Erdoğan kadrosunun’ seviyesi de bundan ibaret zaten.

Liberallerden, sağdan devşirilen üç beş ismi bir kenara bırakın, iktidarın ciddi bir ‘entelektüel malzeme’ sıkıntısı olduğu açık. Köşe yazarlarına, televizyon tartışmalarında arz-ı endam eden isimlere bakın… Anlarsınız.

Sabah Grubu, belli ki bu sıkıntıya çare olarak bir fikir-sanat dergisi çıkartıyor: Lacivert.

Dergide okuyucuya yeni isimler tanıtılıyor, sunuluyor. Hem İslamcı hem de çağdaş olunabileceğini kanıtlama çabasıyla popüler konular ele alınıyor.

Örneğin, konusunu ‘kahramanlık’ diye belirlediği sayısında MÜSLÜMAN SÜPER KAHRAMANLAR anlatılıyor. Çağdaşları gibi yaşamak isteyen bir delikanlıyı, genç kızı cezbedecek kurgu kahramanlar tanıtılıyor:

>Her yönüyle Süperman’i andıran (Pakistan asıllı) BURAAQ (Burak) örneğin. ‘Dini vecibelerini unutmayan bir süper kahraman’ olarak oradan oraya uçup mazlumları kurtarıyor.

>Ya da Fransız polisine karşı çoğunluğu Cezayirli Müslüman azınlığı koruyan, Parisli MÜSLÜMAN BATMAN…

>En dikkat çekici süper kahraman ise Dust-Süreyya Kadir. Derginin takdimiyle ÇARŞAFLI PEÇELİ ‘SÜPER’ BİR KIZ…

***

Derginin bir başka dosyası da Malkoçoğlu, Battalgazi gibi ‘bu topraklardan’ örneklere dair. Ancak örnekler yalnızca geçmişten değil. ‘Bugünün kahramanları’ ihmal edilmemiş!

Anlatan, bir tarihçi. FETÖ gibi, belli ki AKP’nin da değerli bir kaynak olarak görüp yararlandığı Sakarya Üniversitesi’nden… Profesör Ebubekir Sofuoğlu.

Başlıktaki ifade, işte bu beyefendiye ait.

Şöyle: Sofuoğlu’na göre BİZ geçmişte nice kahramanlar yetiştirmişiz. Ama sonra BİZE kahramanlıkların kurgu olduğu söylenmiş. Modern bilim zaten kahramanlık olgusunu aşağılayarak BİZİ onlardan uzaklaştırmış. Oysa kahramanlar BİZİM için fiili örneklermiş.

Peki, neymiş o örnekler? Prof. Sofuoğlu, Osmanlı’dan (İstiklal Savaşı ve Cumhuriyet’i paranteze alarak) bugüne, daha doğrusu AKP iktidarına uzanıyor ve anlatıyor:

“Her ne kadar kahramanlık hikâyelerini aşağılamaya, tahrip etmeye ve bu toplumun cesaret hafızasını silmeye çalışsalar da 15 Temmuz gibi, Zeytindalı gibi, Fırat Kalkanı Harekâtı gibi yaşadığımız örneklerde biz kahramanlıkları sürekli yenileriz.”

***

SİHA nerede diyorsunuz herhalde. Bir paragraf sonra:

“Günümüzde benzer kahramanlık örnekleri var. SİHA (dergi açılımını da vermiş: Silahlı İnsansız Hava Aracı) bir kahramanlık örneğidir mesela. Selçuk Bayraktar ve babası hedeflemişler bunu. Tunceli Valisi ile sohbet ediyorduk, bana ‘teröristin kafasını çıkartması yeterli’ demişti. Biz terörle mücadelede binlerce şehit verdik ama çok şükür bugünlerde neredeyse yok.Çünkü güncel bir kahramanlık örneği olan SİHA’lar her şeye yardımcı oluyor.”

Teröre farklı tanımlar getirebilirsiniz. Terörle mücadeleden bunları anlayabilirsiniz. Ama -sonuç itibariyle-insan öldüren bir makineyi kahramanlık örneği diye takdim etmek…Bunu yaparken de, Erdoğan’ın küçük damadı Selçuk Bayraktar’ı kahraman ilan etmek…

Olmuyor azizim. Olmuyor! Olmaz!

Entelektüel olmanın ilk şartı düşünsel bağımsızlıktır zira.

Saray’a selam çakarak entelektüel, bilim insanı falan olunmuyor.

Kaldı ki, dergide bir yanda Heidegger’den söz edip bir yanda ailenin kutsallığından dem vurunca, ortaya çıkan olsa olsa şekeri unutulmuş aşure oluyor.