Can Dündar, Cumhuriyet iddianamesindeki suçlamaları yanıtladı

Eski Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, hakkında "PKK/KCK, FETÖ/PDY ve DHKP/C'ye müzahir olduğu" iddiası ile yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede yer alan suçlamaları yanıtladı.

Söz konusu iddianamede Can Dündar'ın, eski Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, eski Cumhuriyet SavcısıMuammer Akkaş ve eski İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ile iletişim kaydı bulunduğu ileri sürülüyor.

Ekrem Dumanlı ile görüşmesinde, Rusya'da Fethullah Gülen'e ait okullarda çalışan öğretim üyelerinin CIA üyesi oldukları yolundaki iddiaya yer verdiği haberden dolayı tartıştklarını ifade eden Dündar, Periscope'ta yaptığı canlı yayında şunları söyledi:

"Ekrem Dumanlı ile konuştuk mu? Evet. O zaman yazdığım gazetede bir geniş haber hazırladım. Hazırladığım haber, Fethullah Gülen’e ait Rusya’daki okullarda çalışanların CIA üyesi oldukları iddiasıydı. Bu okullar o nedenle kapatılmıştı. Ekrem Dumanlı çok büyük tepki gösterdi. Yalancılıkla suçladı beni. Karşılıklı davalaştık. O Gülen’i savunuyordu. Sonra neden “Özür dilemedi” diye sordu. O telefon görüşmesi, davada yer verildi. 2011’de oldu bu. Biz 2011’de Ekrem Dumanlı ile bu tartışmayı yaparken hükümet ne yapıyordu? Recep Tayyip Erdoğan, Ekrem Dumanlı ile 25. yıl pastası kesiyordu. Keşke o videoyu bulsanız da izleseniz"

"Halk TV'de anlattım"

Hüseyin Avni Mutlu ile de 15 Haziran 2013 gecesi Gezi eylemleri sırasında görüştüğünü ifade eden Dündar, "Valiyi eleştiren benim, şimdi vali ile görüşme yaptığım için suçlanıyorum. Nitekim o dönem yayınlanan haberde de görüşmeyi Halk Tv’de anlattığım yazıyor" dedi.

"Beni dinleyen savcıyla iş birliği yapmakla suçlanıyorum"

Dündar, eski savcı Muammer Akkaş'ın kendisi ile Cumhuriyet yazarı Ahmet İnsel'i 'terör örgütü üyeliği' iddiasıyla dinlediğini hatırlatarak "Şimdi bizim telefonlarımızı dinleyen savcılarla iş birliği yapmakla suçlanıyoruz. O savcıları devletin içine bu hükümet yerleştirdi" ifadesini kullandı.

"Beş aydır beklediğimiz iddianame işte bu"

Cumhuriyet gazetesinin 10 yönetici ve yazarının tutuklandığı soruşturmayı yürüten savcı Murat İnam'ın 'FETÖ' şüphelisi olarak yargılandığını ifade eden Dündar, iddianame ile ilgili olarak "Savcı eline yüzüne bulaştırmış. 5 aydır beklediğimiz iddianame bu. Şimdi devletin içine Gülencileri yerleştiren iktidarı sorgulaması gerekiyor. Bugün Gülen cemaatine yardım ve yataklıktan dava açılacaksa, bunun bir numarası Recep Tayyip Erdoğan’dır" görüşünü dile getirdi.

Ne olmuştu?

Cumhuriyet'in 10 yöneticisi ve yazarı, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içindeki cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişiminin ardından gelişen süreçte "FETÖ ve PKK adına suç işledikleri" iddiasıyla 31 Ekim'de gözaltına alındı, 5 Kasım'da tutuklandı.

Tutuklu gazeteciler hakkındaki iddianame, 156 gün sonra hazırlandı. Yazar ve yöneticilerden 61 gün sonra gözaltına alınarak tutuklanan Ahmet Şık'ın dosyası da ana dosyayla birleştirildi. İddianamenin, iktidara yakın yayınlara sızdırılan kısmında, gazetenin son üç yıldaki yayın politikasının başlıca suçlama dayanağı olarak gösterilmesi dikkati çekti.