Çanakkale’de yaşam tehlikede!
Çanakkale’nin Kirazlı Atikhisar Havzası’nda, Kanadalı altın şirketi Alamos Gold’un yerli taşeronu Doğu Biga Madencilik tarafından yapılan ağaç katliamına tepkiler sürüyor. 195 bin ağacın kesildiği bölgede cuma günü kitlesel bir inceleme yapılacak. 34 belediyeden oluşan Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği’nin organize ettiği incelemeye; milletvekilleri, belediye başkanları, çevre örgütleri, meslek örgütü temsilcileri ve yurttaşlar katılacak. Talan […]
Çanakkale’nin Kirazlı Atikhisar Havzası’nda, Kanadalı altın şirketi Alamos Gold’un yerli taşeronu Doğu Biga Madencilik tarafından yapılan ağaç katliamına tepkiler sürüyor. 195 bin ağacın kesildiği bölgede cuma günü kitlesel bir inceleme yapılacak. 34 belediyeden oluşan Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği’nin organize ettiği incelemeye; milletvekilleri, belediye başkanları, çevre örgütleri, meslek örgütü temsilcileri ve yurttaşlar katılacak. Talan bölgesinin incelenmesinin ardından kitle, Çanakkale İskele Meydanı’nda bir de basın açıklaması yapacak.
195 BİN AĞAÇ KESİLDİ
29 Haziran’da sosyal medyada yayınlanan drone ile çekilmiş olan ağaç kıyımı görüntüleri büyük tepkiye sebep olmuştu. Söz konusu siyanürlü altın madeni için hukuki süreç sona ermeden yapılan ağaç kesimi, ÇED raporunda bahsedilen sayıdan da 4 kat fazla. Konuyla ilgili rapor hazırlayan TEMA Vakfı geçen hafta, ÇED raporunda 45 bin olarak planlanan ağaç kesimi sayısının 195 bine ulaştığı ifade etmişti. Üstelik madende kullanılacak olan 20 bin ton siyanür ve siyanürle birlikte açığa çıkacak olan arsenik gibi birçok ağır metal hem insan sağlığını hem de Çanakkale’nin tek içme suyu kaynağı olan Atikhisar Barajı’nı tehdit ediyor.
40’A YAKIN MADEN RUHSATI
Yaşanan tahribata dikkat çekmek için harekete geçen Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği, 19 Temmuz’da talan edilen bölgede büyük bir inceleme ve encümen toplantısı yapacak. Çevre örgütlerinin de büyük destek verdiği inceleme hakkında konuşan Çanakkale Belediyesi Başkan Yardımcısı ve Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği Encümen Üyesi İrfan Mutluay, Kazdağları ve Biga yarımadasında 40’a yakın maden ruhsatı olduğunu söyledi.
Şehirde şimdilik en büyük talanın Kirazlı-Balaban mevkiindeki Doğu Biga tarafından yapıldığını söyleyen Mutluay sözlerini şöyle sürdürdü, “Biz uzun yıllardır mücadele ediyoruz. Alamos Gold ve Doğu Biga 2013’te kapasite artırımı için başvuruda bulundu ve ÇED olumlu kararı verildi. Biz bu karara itiraz ettik, dava açtık. Dava hâlâ Danıştay’da ama şirket kararı bile beklemeden ağaç kesimine başladı. Bu süreçte Çanakkale Valiliği İl Özel İdaresi, şirkete işletme izni verdi. Tahribat daha da büyüdü.”
31 Mart yerel seçimlerinin ardından çevre ve sağlık komisyonu oluşturduklarını ve kendisinin de CHP’li üye olarak komisyonda bulunduğunu aktaran Mutluay, komisyonun ilk iş olarak 30 Nisan tarihinde madenin bulunduğu Atikhisar bölgesine (Kirazlı-Balaban) gittiğini söyledi. Burada incelemelerde bulunan komisyon, daha sonraki ziyaretini tam 58 gün sonra yani 28 Haziran’da gerçekleştirdi ve büyük bir ağaç kesimiyle karşılaştı. Drone ile görüntülenen orman katliamı sosyal medyada da büyük tepki çekti.
BU DOĞA BİZİM
Mutluay bu durumu ise şöyle anlattı, “Korkunç bir tabloyla karşılaştık. 29 Haziran’da Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği Encümen Toplantısına katıldım. Ben de encümen üyesiyim. Toplantıda, elde ettiğimiz görüntüleri sunduk, mücadelenin buraya bükülmesi kararına vardık ve sonuçta da 19Temmuz’u organize ettik. Maden bölgesindeki incelemeden sonra 18:30’da da İskele’de bir basın açıklaması yapacağız. Bu mücadeleye başta Çanakkale halkının, sonra da bu ekosistemden beslenen herkesin destek vermesini istiyoruz. Bu doğa bizim, hepimizin. Yok edilmesine göz yumamayız, geri dönüşü yok.”
***
İDA Dayanışma Derneği: Mücadeleye devam
Konuyla ilgili basın açıklaması yapan İDA Dayanışma Derneği, “Hukuk süreci devam ederken devlet kurumları bu izinleri nasıl vermektedir? Hukuk bir anlam ifade etmemekte midir? Eğer yaşam için haklı mücadelemizi hukukta kazanırsak yok edilmiş ormanın cezası kime kesilecektir? Yerinden yurdundan edilmiş hayvanların hesabı kime sorulacaktır? Yoksa Göcek’teki orman yangını gibi insan ölümünün olmaması yeterli bir sonuç mudur?” dedi. Basın açıklamasına katılacağını duyuran dernek, açıklamasını şöyle sürdürdü: Eğer bunu yeterli bir sonuç olarak görüyorsanız hatırlatalım, yapılması planlanan maden, Çanakkale ve yöresinin içme, kullanma ve sulama suyu kaynağıdır. Yani tek sonuç insanlığın yaşaması ise sizler için bu maden işletmesi “yavaşlatılmış soykırım” olacaktır. Bunu öngörememek mümkün değildir.
Çanakkale halkı haklı mücadelesine devam edecektir.
19 Temmuz 2019 Cuma Günü Saat 18:30’da Çanakkale İskele Meydanı’nda Ege Marmara Belediyeler Birliği’nin organize ettiği kitlesel basın açıklamasına tüm gücümüzle destek vereceğiz. Bu yaşam hepimizin. Tüm üyelerimizi, gönüllülerimizi, Türkiye’de mücadele veren tüm ekolojik haklar platformlarını, insan hakları derneklerini, hayvan hakları derneklerini, tüm siyasi oluşumları, partileri yaşam adına ortak mücadeleye davet ediyoruz. Yanlıştan bir an önce geri dönülsün.