Her yıl sahnelerden caz tınılarının yükseldiği 30 Nisan Dünya Caz Günü, bu yıl da salgın nedeniyle çevrimiçi kutlanıyor. Evlerden kutlanan son 30 Nisan olmasını ümit eden caz müzisyenleri, “Önümüzü biraz görebilsek küllerimizden yine doğarız” diyor.

Caz hayat için konuşur

Işıl ÇALIŞKAN

Afrikalıların kölelik Amerika’sındaki yaşamlarına bir itiraz olarak doğan caz müzik, ortaya çıktığı 1800’lü yıllardan bu yana duygularla yoğrulmuş bir tür. Sömürgeciliğin karşısında yükselen hüzün, acı, özlem, özgürlük arayışı duyguları bugün de yaşamın ta kendisi gibi şekillenmeyi sürdürüyor. İçinde geleneksel esintiler taşısa da caz, günümüz müziğini etkileyebilen güçte. Aynı zamanda birçok kalıbı yıkacak esneklikte olan cazın varlığı elbette bir gün değil her gün hatırlanmalı.

Caz mirasının kültürel etkilerini yaşatmanın amaçlandığı Uluslararası Caz Günü, 2011 yılının sonbaharından bu yana her yıl 30 Nisan’da kutlanıyor. Hancock Enstitisü başkanı ve UNESCO İyi Niyet Elçisi Herbie Hancock’ın başkanlığını üstlendiği bu özel günün kutlamaları daha önce her yıl bir şehirde seyircili konserlerle yapılıyordu. Ancak bu yıl da geçen yıl olduğu gibi salgın nedeniyle yalnızca çevrimiçi konserlerle kutlanabiliyor.

Hancock’un başkanlığında yürütülecek Los Angeles’taki global kutlamalarda Dianne Reeves, Dee Dee Bridgewater, Cyrus Chestnut, Amina Figarova, Joe Lovano, Kenny Garrett, Rudresh Mahanthappa gibi isimler sahne alacak.

Türkiye saati ile 05.00’te başlayacak konser jazzday.com web sitesi ile UNESCO, ABD Dışişleri Bakanlığı ve Birleşmiş Milletler web televizyonu üzerinden izlenebilecek.

Uluslararası Caz Günü kutlamaları ülkemizde de birçok çevrimiçi caz konseri eşliğinde gerçekleştirilecek. Salgının etkisiyle yara alan müzisyenler, cazın asırlık gücüne sığınıyor. Uluslararası Caz Günü’nde caz dünyasının önde gelen isimlerini bu sayfada buluşturduk.

Sözü kendilerine bırakalım…


caz-hayat-icin-konusur-870596-1.

SEVİN OKYAY: NOTALAR ŞEHRİ KAPLAMAYI SÜRDÜRSÜN

Dünya Caz Günü’nün hâlâ devam ettiğini görmenin insana cesaret verdiğini ifade eden caz eleştirmeni Sevin Okyay, özgürlük mücadelesinin içinden doğmuş olan caz müziği için bir saygı duruşu bu” diyor. Okyay, 2012’de Dünya Caz Günü’nün başkenti seçilen İstanbul’daki konserden anılarını anlatıyor: “Akbank Sanat, Galatasaray Lisesi, Borusan Müzikevi ve SALT gibi mekânlarda konserler gerçekleşirken senenin All Star konserine Aya İrini ev sahipliği yaptı.

Güneşli bir sabah Aya İrini bahçesinde çok sevdiğimiz cazcılarla yüz yüze oturuşumuzu unutamam. Gece sahne alan müzisyenler arasında ise Al Jarreau, Branford Marsalis, John McLaughlin, Joss Stone ve Hüsnü Şenlendirici gibi isimler vardı.”

Caz müziğinin yaygınlaşması sayesinde ülkeler arasındaki iletişimin de teşvik edilmesinin amaçlandığını söyleyen Okyay, “Bugün o iletişime her zamankinden çok ihtiyacımız var. Diyoruz ki, canlı müziğe henüz kavuşamasak da, notalar şehri kaplamayı sürdürsün” temennisinde bulunuyor.


caz-hayat-icin-konusur-870600-1.

FERİDUN ERTAŞKAN: CAZ GÜNÜ SALGINA BOYUN EĞMEZ

Cazkolik’in kurucusu yazar Feridun Ertaşkan, “Geçen sene Dünya Caz Günü kutlamalarına karantina ortamında girerken salgının etkisinin hemen geçeceğinden çok emindim ama bir yıl geçti hâlâ evdeyiz. Geçen yılki konser 10 milyondan fazla izlense de kapalı kalmaktan kimse memnun değildi” diyor. Ertaşkan, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Herbie Hancock’ın fikriyle 2011’de yola çıkılmış, 2013 İstanbul ile dünya çapında zirve yapmış, on yılda dünya turu atmış, şehirler seçilirken sosyal/siyasal dengelere dikkat edilmişti. İki sene önce yapısal değişiklik geçirerek kutlama organizasyonu Thelonious Monk Vakfı’ndan yeni kurulan Herbie Hancock vakfına devredilmişti. Cazın tek küresel organizasyonu yoluna devam etse dahi iki senedir ağır darbe alıyor. Elbette Dünya Caz Günü tıpkı asırlık caz müziği gibi bu badireleri de atlatır. Yine sokaklar, salonlar şenlenir fakat tahammül çok azaldı, tez elden şu salgına bir çare bulmalı.”


caz-hayat-icin-konusur-870601-1.

JÜLİDE ÖZÇELİK: TÜRKİYE’DE MÜZİSYEN OLMAK BELİRSİZLİKTİR

Caz müzisyeni Jülide Özçelik, “İçinde bulunduğumuz şu günlerde hiçbir günü kutlamanın bir anlamı yok gibi. Biz bu güne dair, İş Sanat’tan aldığımız teklifle seyircisiz bir şekilde konser gerçekleştirdik” diyerek başlıyor sözlerine. Özçelik, “Türkiye’de müzisyen olarak yaşamak, her türlü belirsizliği göze almak demek. Hele ki bağımsız müzisyenseniz o zaman işiniz daha da zor maalesef. Tamamen muamma. Zaman çok fakat konsantrasyon ve kaygı problemleri ile uğraşıyoruz. Belirsizlik üretimi olumsuz yönde etkiliyor” diye konuşuyor. Müziğin her türlüsünün pandemiden çok etkilendiğini belirten müzisyen sözlerini şöyle sonlandırıyor: “Sahne emekçileri, zaten ülkenin olumsuz denebilecek her durumunda iptaller yaşıyordu. Başka alanlarda iş güç devam ederken, bizlerin sesi kısılıyordu. Şimdi ise derin bir sessizlik içinde kalındı, üstelik bu sessizliğin ne zaman biteceği de bilinmiyor. Devlet desteği de söz konusu değil. İntihar vakaları çok fazla ve müzisyenlerin dayanacak gücü kalmadı.”


caz-hayat-icin-konusur-870602-1.

SELEN GÜLÜN: ÖNÜMÜZÜ GÖREBİLSEK KÜLLERİMİZDEN DOĞACAĞIZ

Tek başına müzisyenliğin caz müziğin ruhuna aykırı olduğunu belirten caz müzisyeni Selen Gülün, “Bu müziğin kendisi müzisyenlerin sahne paylaşımı, seyircilerle etkileşimli iletişimi üzerine kurulu. Sahnede birlikte üretmek, doğaçlamalar ile kendini ifade etmek kültürü pandemide sekteye uğradı” diyor. Bu mağduriyetin tüm dünyada yaşanan bir travma olduğunu hatırlatan Gülün, “Ortak dileğimiz elbette yakında normalleşme sürecine girebileceğimiz bir ortam oluşsun, yeniden birbirimize ve dinleyicimize canlı canlı performanslarda ulaşalım. Fakat bu ne kadar mümkün olacak göreceğiz” diye konuşuyor. Gülün sözlerini şöyle sonlandırıyor: “Bu seneki 30 Nisan için Badau - Garanti BBVA adına mini bir konser verdim ben de Apostolos Sideris ve Berke Özgümüş ile. Yine konserleri evlerden izleyerek kutlayacağız Dünya Caz Günü’nü. Umarım 2021 evlerdeki son kutlamamız olur. Önümüzü biraz görebilsek küllerimizden yine doğarız. Müziğin ruhunda var kendini yeniden yaratmak.”


caz-hayat-icin-konusur-870603-1.

HAKAN BAŞAR: TUTKUYLA PEŞİNDEN KOŞTURAN MÜZİK

Dünya Caz Günü’nü bayram olarak tanımlayan caz piyanisti Hakan Başar, “Etkinlik sayısı az olmasına rağmen gittikçe çekici hale gelerek dinleyici ve caz müzisyeni sayısının arttığı ve tutkuyla peşinden koştuğu bu değerli müzik tarzı için ayrılmış yılın bir günü” diyor. Başar, “Yaşımdan dolayı kısa süredir uğraşmama rağmen, Türkiye’de caz müzik yapmanın ne kadar güç olduğunu anladım. Sıra beklemek zorundasın. Maddi şartların yetersizliği ise ayrı bir durum. Pandemi müzisyenlerin güvencesizliğini ortaya çıkardı. Yine de şanslıyım. Ailemin desteği inanılmaz” diyor ve ekliyor: “10 yaşımdan itibaren konserler, caz festivalleri, Londra’daki Ubuntu Music’in ilk albümüm “On Top Of The Roof” ve Jimmy Haslip & Will Kennedy ile kaydettiğimiz Hub Art Single’ı çıkartması, London Jazz Festival gibi uluslararası bir etkinliğin açılış konseri bulabildiğim şanslar.”


DÜNYA CAZ GÜNÜ BÖYLE KUTLANIR

Uluslararası Caz Günü kapsamında evinizden eşlik edebileceğiniz bazı etkinlikler:

Garanti BBVA, Caz Günü kutlaması kapsamında “Garanti BBVA ile Sesini Aç” etkinliği ile kutluyor. Youtube’ta saat 14.00’te yayına girecek programın konukları, Çağrı Sertel, Selen Gülün Trio, Batu Şallıel Quartet ve Cenk Erdoğan Trio olacak.

İş Sanat, Caz Günü’nü, Jülide Özçelik konseriyle kutluyor. Konser, bugün saat 20.30’da İş Sanat’ın YouTube kanalı ve internet sitesinde.
Önder Focan’ın, basçı Enver Muhamedi ve davulcu Burak Cihangirli ile birlikte oluşturduğu Önder Focan Trio, bu özel günde Kadıköy Belediyesi Yeldeğirmeni Sanat’ta sahne alacak.

Akbank Caz Festivali‘nin, 30’uncu yılına özel olarak oluşturulan albümün hazırlık sürecini içeren arşiv niteliğindeki belgesel, bugün Dünya Caz Günü’ne özel olarak sanatseverlerle buluşuyor.