Geçen günlerde Sakarya’da siyah, minik bir yavru köpek, patileri kesilmiş halde bulundu!..

Veterinere götürülerek ameliyata alınsa da maalesef minik bedeni bu yaralara ve acıya dayanamadı.

Medyaya yansıyan resmiyle minik köpek vicdanımızı ve insanlığımızı da parçaladı...

Yaşanan bu vahim olay karşısında Şeker Bayramı, duyarlı yurttaşların, insanın “ne zaman” böyle zalim ve vahşi bir kişiliğe büründüğünü sorgulamalarıyla geçti!..

•••

Amacım, bu üzücü olayı bir fırsat olarak görüp siyasi eleştiri yapmak değil!..

Ancak, “Hayvan sevgisi insani bir duygudur!”

“Hayvan hakları ise siyasi bir meseledir!..”

Kimseye hayvanları sevme zorlaması yapılamaz!

Ama herkes hayvanların da hakları olduğunu kabul etmek zorundadır!

Bu anlayış uygar ve demokrasiyi özümsemiş ülkelerin temel karakteridir…

•••

2011 yılında Meclis’teki bütün partiler, “Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” üzerinde uzlaşmıştı ve tasarı imzalanarak Meclis Başkanlığı’na gönderildi. Ancak bu tasarı o günden bu yana hala askıda!..

Ayrıca Türk Ceza Kanunu’nda “Çevreye ve Hayvanlara Karşı Suçlar” şeklinde bir bölüm hazırlanması da teklif edilmişti...
CHP, TBMM’ye “hayvan haklarının korunmasıyla” ilgili defalarca teklif verdi ancak AKP ve MHP, her defasında ret etti.
Kendisini “doğa ve çevrecilerin daniskası” olarak tanımlayan AKP/RTE’nin, yaptıklarıyla aslında “çevrecinin tırışkası” olduğu ortaya çıktı!..

•••

Şimdi toplumsal tepkiyi görünce AKP/RTE, oy uğruna hayvan hakları, doğa ve çevre için yeni sözler söylemeye çalışıyor!..

Böyle samimiyetten uzak zihniyete artık TAMAM demek gerekiyor!..

•••

Bir devlet yurttaşlarına nasıl davranırsa, bireylerde birbirlerine ve diğer canlılara aynı şekilde davranır!..

Ölümü değil yaşamı ve yaşatmayı seçmediğimiz sürece, böyle acıları görmeye devam edeceğiz!
•••

RTE’nin en önemli projesi “kindar nesil” yetiştirmek!..

Bu çarpık hedef, şiddet ve vahşetin sadece hayvanlara karşı değil, kadınlara, çocuklara ve tüm güçsüzlere de uzanmasının nedenidir!..

Kin, düşmanlığı, düşmanlık, öldürmeyi getirir!..

Oysa insan, kin ve nefret yerine “barış ve huzur” amacını seçmeli, dayanışma içinde eşit ve mutlu yaşamanın temelini oluşturmalıdır!

16 yıldır AKP/RTE; barış değil kin ve nefret üzerinden siyaset yapmış toplumu ayrıştırmaya çalışmıştır.

Sevgisiz, hoşgörüsüz ve birbirini anlamayan bir toplum yaratmıştır!..

•••

Haftalardır Mersin’in kent merkezleri ve de dağ köylerinde gezerek hemşerilerimin sorunlarını dinliyorum. Tarım ve hayvancılık bitmiş durumda; çiftçilerde büyük bir huzursuzluk var!..

Üreticiler girdi maliyetlerinin çok yüksek olması nedeniyle her geçen yıl bir önceki yıla göre daha çok sıkıntı çektiklerini söylüyor.

Her girdi zam üstüne zam gördü, yalnızca ürün fiyatı değişmedi.

Üreticinin şikâyetlerinin başında ürünlerine dadanan haşerelerle mücadelede devletin onları yalnız bırakmış olması.
Örneğin; AKP/RTE devleti, yeni sinek türü için derinlemesine araştırma yaparak sorunun çözülmesini sağlamak yerine oy almak amacıyla “3-5 tuzak” dağıtarak üreticiyi kandıracaklarını sanıyorlar.

•••

Çiftçiler yalnız, memurlar rahatsız, esnaf mutsuz, emekliler huzursuz, işçiler güvencesiz, gençler umutsuz!..

Daha önce de yazmıştık! Toplumsal tepki artık bir dip dalgasına dönüştü!..

Bu dalga giderek daha güçlü bir şekilde hissediliyor.

Ancak bu dip dalgasını sadece kararsız ve kendisini ifade etmekten çekinen seçmenler oluşturmuyor, 16 yıldır AKP/RTE’ye oy verenler de hızlı bir şekilde o dalganın içine giriyor!..

Meydanlarda görülen ilginç bir gerçek, AKP seçmeninin herkesten daha mutsuz ve umutsuz olduğunu çekinmeden dile getirmesi!..

•••

AKP seçmeninin büyük bir çoğunluğu 16 yıldır oyalandı ve aldatıldı.

Sadece küçük bir kesim yıllardır bütün rant ekonomisinden çıkar elde ederek köşeyi döndü!

Sıradan vatandaş ise “kömür ve makarna” gibi sosyal yardımlarla geçiştirildi.

“Yerli uçak”, “milli uçak gemisi” ve “yerli otomobil” gibi sadece kâğıt üstünde kalan projelerle oyalandılar…

16 yıl boyunca AKP/RTE; “Bayramda emeklilere ikramiye, asgari ücrete zam” gibi CHP’nin seçim vaatlerini can havliyle ve yarım yamalak hayata geçirmelerinin haricinde çiftçilere, işçilere ve emeklilere yönelik hiçbir politika geliştirmedi.

•••

Artık Türkiye’nin gerçekleri Muharrem İnce tarafından dile getiriliyor.

Onun bizatihi güven veren duruşu, duygularının samimiyeti, sözlerini geçerli olacağı inancı toplumu heyecanlandırıyor.
AKP/RTE iktidarının rant ve soygun üzerine kurulu düzeninin yıkmak adına yıllardır beklenilen gerçek muhalefetin ortaya çıktığını görüyor ve toplum Muharrem İnce’yi umut olarak değerlendiriyor.

Bu nedenle dip dalgası Tsunami’ye dönüşebilir!

•••

Tsunami’nin farkında olan RTE/AKP, “tatlı dille” oy alamayacaklarını anladıkları için olacak, silah zoruyla oy istemeye başladı bile!..

Geçtiğimiz hafta Suruç’ta yaşanan olay maalesef bunun bir yansımasıdır!..

Yıllardır kendilerine oy vermeyen esnafın dükkanını silahlı adamlarla basan AKP milletvekili adayı, kendisine oy vermeyeceklerini söyleyen esnafla kavga ederek hem kendi kardeşinin hem de 3 kişinin ölümüne neden olmuştur!..

Bu vahşetin asıl failleri, “kin ve nefreti” önceleyen, toplumu bu düzlemde ayrıştıranlardır!

•••

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise, asıl işi olan emniyeti sağlamakla uğraşacağına, “Sorumlu Muharrem İnce’dir” gibi devlet adamlığı ciddiyetine yakışmayacak bir açıklama yapmıştır. Daha da ötesi açıkça toplumu aldatmak istemiştir!..
Bu sözler; neden seçim dönemlerinde İçişleri, Adalet ve Ulaştırma Bakanlarının tarafsız olması gereğini bir kez daha bize göstermiştir!..

Soylu’nun bu konuşması AKP/RTE zihniyetinin ne denli doğrudan uzak, manipülasyona ve aldatmaya yatkın olduğu ve sadece kendi çıkarlarını düşündüklerinin yakalanışıdır!..

Sayın Bakan’a tavsiyem, öncelikle 2015 yılında Suruç’ta yaşanan bombalı saldırının nedenlerini araştırması ve iktidarın ihmalinin hesabını da vermesidir!..

Bakan Soylu’ya bazı sorularım daha var!

Mersin Valiliği seçim yasaklarına rağmen nasıl ve hangi fasıldan Bakanlara özel araç kiralayabiliyor? Devletin kullanılmasına neden göz yumuyorsunuz?

Başka hangi valiler benzeri işlemleri yaptılar?..

“Yeter artık devleti kullanmanız!” diyen millet açıklama bekliyor!..

Bu ve benzeri usulsüzlüklerle ilgili sorular cevapsız kaldıkça Muharrem İnce’nin oyu katlanarak artacak bu biline!..