Temmuz 2018’de Tekirdağ Çorlu’da meydana gelen tren kazasında 25 kişi ölmüş, yüzlerce insan da yaralanmıştı. 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda’yı kaybeden Mısra Öz Sel, ulaşabildiği tek yer olan sosyal medyadan aylarca sorumlulara sorumluluklarını hatırlatan mesajlar yazmış ve hesabı TCDD Genel Müdürü İsa Apaydın ve dönemin Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan tarafından engellenmişti.

Bu davranış, AKP’nin 16 yıllık hizmet, görev ve sorumluluk anlayışının ulaştığı nihai noktayı tanımlayan güçlü bir özet gibiydi. Gerekli ve yeterli tedbirin alınmamış olması nedeniyle, kaza tanımının fazlasıyla dışına çıkan ve büyük can kayıplarıyla sonuçlanan facialar için ‘kader, fıtrat’ değerlendirmesi yapıp, sonra hiçbir şey olmamış gibi yola devam edenlerin artık işi, muhatabıyla irtibatı kesme noktasına vardırmış olmasında, alışan ve unutan bizlerin de sorumluluğu var.

***

Temmuz 2004’te Sakarya Pamukova’da meydana gelen hızlandırılmış tren kazasında 41 kişi ölmüş, 89 kişi de yaralanmıştı; çünkü, AKP hükümeti bilim insanlarının uyarılarına kulak asmamış ve altyapı çalışması gerçekleştirilmeden, sadece rayların değiştirilmesiyle bitirilen projenin hizmete hazır olduğuna karar vermişti. Bu, 41 insanın öldüğü büyük bir faciaya neden oldu. Ulaştırma Bakanlığı ve TCDD yetkilileri yargılanmadı, dava düştü. Kazaya neden olan sıkıntılar devam ederken, hükümet, diğer pek çok alanda olduğu gibi, ulaştırmada da hizmet yerine kâr odaklı politikalarından ne vazgeçti, ne de konuyu eksiklerin belirlenmesi ve tamamlanması için yeniden masaya yatırdı.

***

Maalesef söylenen oldu. Pamukova’yı Ocak 2008’de Kütahya’da 9 kişinin öldüğü yeni bir tren kazası takip etti. Sendikalar ve bilim insanları AKP hükümetini bir kez daha tren işletmeciliğinin güvenlik unsuru yüksek bir iş ve sistem olduğu konusunda uyardı. Bu doğrultuda yeterli sayıda uzman personelin çalıştırılmasının ve yol bakım-onarımının işin ehli kişiler tarafından düzenli bir şekilde yapılmasının şart olduğunu söylediler. Kütahya’yı Çorlu takip etti. Yol bakım ihalesi ödenek çıkmadığı gerekçesiyle iptal edilmiş, rayları kontrol eden yol bekçiliği kadrosu maliyetli bulunduğu için kaldırılmış ve denetleme yetkisi meslek odalarından alınıp özel şirketlere verilmişti. Üstelik kazayı araştıran bilirkişi heyetindeki iki kişi; Mustafa Karaşahin ve Bekir Sıddık Binboğa Yarman, Çorlu’daki hattın yenileme ve sinyalizasyon ihalesini alan ve geçmişte Pamukova davasının sorumsuzca kapatılmasına katkı koyan bilim heyetindeki kişilerdendi.

***

Dün sabah Ankara’da yeni bir kazaya uyandık. İlk bilgilere göre yüksek hızlı trenin kılavuz lokomotife çarpması sonucu 9 kişi öldü 47 kişi yaralandı. Ulaştırma Bakanı Mehmet Cahit Turhan, “İhmal var mı?” sorusunu yanıtsız bıraktı ancak son 16 yılda yaşananlara şöyle bir dönüp baktığımızda bir tahmin yürütmek hiç de zor değil. Pamukova, Çorlu, Kütahya tren kazaları; Soma, Ermenek maden kazaları; Afyon cephanelik patlaması; Aladağ yurt yangını ve başta inşaat olmak üzere çeşitli iş kollarında yaşanan katliam gibi işçi ölümleri… Bunların hiçbirinde tek bir hükümet yetkilisi istifa etmedi. Bırakın ceza almayı yargılanmalarına izin dahi verilmedi. Gerekli tedbiri almayarak kazaya ve ölüme sebebiyet vermek suçtur! Ve cezasız bırakılan her suç bir sonrakinin tohumudur.