Chewbacca, Han Solo’dan ayrı düştü

Kendimi “Game of Thrones” bilen kişisi olmuş bulunca çok şaşırmıştım. O gün eve çekime gelen arkadaşlar da, dizideki karakterlerin bebeklerini kitaplığın üstüne sıra sıra dizili görünce şaşırdı. Aralarında “Taht” ekibi dışında bir Hagrid vardı (sipariş üstüne yaptırıyoruz), bir tane de hazır alınmış Chewbacca.

“Starwars/Yıldız Savaşları”nın uzay yaratıkları içinde en sevdiğim, Chewie’dir.

Fidan boyuyla, bize sevimli gelen homurtularıyla, yeti tüyü gibi tüyleriyle Han Solo’nun yanı başında otururdu. Onun uzay gemisi Millenium Falcon’un yardımcı pilotu, can yoldaşıydı. Aniden sinirlenebilirdi ama çok güvenilir bir arkadaştı. Aynı zamanda kaçakçı ve direniş şavaşçısıydı. Bir Wookiee’ydi, Wookiee’lerin en hasıydı. Hani şu Kashyyk (‘Kaşık’ gibi okunsa gerek) gezegenindeki, çoğu insandan uzun ve kuvvetli yaratıklar. Star Wars evreninin tüylü insansıları…

Tam çaprazıma gelen köşede oturup karşı kütüphanedeki polisiye kitapları tetkik eden Chewie’nin bu sabah bize başlık olmasının nedeni, özgün üçlemeden beri onu oynayan Peter Mayhew’un bu diyardan gitmiş olması. Belki de diyorum, “Star Wars”un önünü açmak, izcilik yapıp yeni ufuklar bulmak için gitti. 2.18’lik boyuyla Chewbacca’ya cuk oturmuştu. İngiliz Mayhey, Londra’da bir hastanede çalışırken gazetecinin biri fotoğrafını çekti. Böylece keşfedildi, Ray Harryhausen’in “Sinbad and the Eye of the Tiger”ında yarı insan yarı boğa olan dev gibi bronz yaratık Minton’u oynadı. Ertesi yıl ise kendini 200 yaşındaki Wookiee Chewbacca olmuş buldu.

Mayhew sonra “The Empire Strikes Back,” “Return of the Jedi,” “Revenge of the Sith,” “The Force Awakens” and “The Star Wars Holiday Special”da oynadı. İki de kitap yazdı: “Growing Up Giant” ve “My Favorite Giant”. George Lucas aslında vücutçu David Prowse’u Chewie olarak düşünüyordu ama Prowse, Darth Vader’i oynamaya karar verdi. Lucas da Peter Mayhew ile anlaştı. Hem daha uzundu, hem de güler yüzlü, iyi kalpliydi. Chewie olarak da, kendi olarak da. Wookieler, Star Wars evreninde tüylü insansılardır. Kashyyyk gezegeninde yaşarlar, ‘Kaşık’ gibi okunsa gerek. Çoğu insandan uzun ve kuvvetlidirler. Karanlık işlere bulaşmayı seven Han Solo’un da böyle bir arkadaşa ihtiyacı varmış demek.

Wookiee’yi hapisten kurtarması da ömür boyu süren dostluklarını başlattı.

Peter Mayhew ise, Chewbacca rolüne seçilir seçilmez şehrin hayvanat bahçesindeki ayıları, maymunları, gorilleri inceleyerek işe başladı. 2015’te Rolling Stone ile yaptığı söyleşide, “Karakterim temelde oyuncak bir ayıcık,” diyecekti. “Her çocuğun bir oyuncak ayıcığı vardır, kendini emniyette hissetsin diye. Chewie de böyle biri işte, herkese göz-kulak olur.” Tek sorunu kendini görünen tek kısmı olan gözleriyle ve beden diliyle anlatmak zorunda olmasıydı. Lucas ona karakterinin bir pandomim karakteri olduğunu çünkü sesini (çıkardığı gürültüyü mü desek yoksa?) sonradan eklediklerini söyledi. Chewbacca, homurtusunu aslında ses tasarımcısı Ben Burtt’e borçluydu. Burtt ayı, mors, aslan, porsuk sesi ve hasta hayvan seslerini bir araya getirerek Chewie hayranlarının çok sevdiği o homurtuları yaratmıştı.

Peter Mayhew Londra’da doğdu, Kuzey Texas’ta öldü. Yirmi yıllık karısı Angie ve üç çocuğuyla orada yaşıyordu. Kendi adına bir vakfı vardı, yardıma ihtiyacı olan herkese destek olan bir vakıf. Başka hayır kurumlarına da katkıda bulunurdu. George Lucas, Lucasfilm Başkanı Kathleen Kennedy, dostu Han Solo’yu oynayan Harrison Ford, dizinin Luke Skywalker’ı Mark Hamill onu çok sevdiklerini, özleyeceklerini söyleyenlerin başında geliyordu.

Bir de, Finli sabık profesyonel basketçi Joonas Suotamo. Kendisi, yeni Chewie. Şanslı da, çünkü çok iyi bir hocası varmış. Mayhew ona Chewbacca’nın özelliklerini anlatmış, genç Joonas’ı eğitmiş. “Çok dürüst, nazik, müşfikti. “The Force Awakens”a dublörü olarak geldiğimde beni ne kadar sıcak karşıladığını hiç unutmayacağım.”

Sanıyorum haftaya herkesin “ciddi” sayacağı bir şeyler yazmam gerekecek. Yoksa “Game of Thrones”un hemen ardından Chewbacca yazmak, şüphe uyandırabilir. Ama “Star Wars”un özgün üçlemesi, “Yüzüklerin Efendisi” üçlemesi ve daima bir numaram olan “Blade Runner”ın (yönetmen kurgusuyla) bazı karakterleri benim için gerçekten çok kıymetli, unutulmaz karakterlerdir. Onlarla yolum hayli ileri yaşta kesiştiği halde. Ne yapalım, ben de kendi küçük Chewie’mle hasret gideririm öyleyse.