MYK toplantısının ardından gündemdeki konuları değerlendiren CHP Sözcüsü Öztrak, “İdlib ve Suriye, Türkiye’nin yumuşak karnı olmuştur. Artan tansiyon ve kaos içinde her zamankinden daha fazla sağduyuya ihtiyacımız var” dedi

CHP’den Suriye için 'sağduyu' çağrısı: İdlib, Türkiye’nin yumuşak karnı oldu

BirGün / Ankara

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında Genel Merkez’de toplandı. MYK toplantısının ana gündem maddeleri, İdlib’te altı askerin yaşamını yitirdiği saldırı, TBMM çalışmaları, Elazığ depreminden sonra yaşananlar ve mart ayında gerçekleştirilecek 37’nci Olağan Kurultay’a yönelik hazırlıklar oldu.

MYK toplantısının ardından gündemdeki gelişmeleri değerlendiren CHP Sözcüsü Ekonomi Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, “ İdlib ve Suriye meselesinin Türkiye’nin yumuşak karnı haline geldiğini çok uzun süredir ifade ediyoruz. Bu artan tansiyon ve kaos içinde her zamankinden daha fazla sağduyuya ihtiyacımız var. Askerlerimizin güvenliğini sağlayacak ve Suriye’den gelecek bir sığınmacı akınını engelleyecek tedbirler bir an önce alınmalıdır” dedi.

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun deprem bölgesi Elazığ’a yaptığı ziyareti hatırlatan Öztrak, iktidarın bu konuda iki yüzlü bir tutum izlediğini vurguladı. Öztrak, “Depremin üzerinden 10 gün geçti. Yaşanan depremin acılarını, bölgedeki kara kış, ne yazık ki bir kat daha artırıyor. Çadırlarda yaşayan yurttaşlarımız ciddi sıkıntı çekiyor. Özellikle Elazığ’da sıkıntılar büyük. Hafta sonu Genel Başkan’ımız açıkladı. Elazığ’ın bir an önce afet bölgesi ilan edilmesi gerekiyor. Vatandaşlarımızın talebi de bu yönde. Parti olarak, bizim bu konuda, TBMM’ye verilmiş bir önergemiz var. Buna ilk tepki sayın Devlet Bahçeli’den geldi. Biz burada vatandaşlarımızın talebini dile getirdik, kendi talebimizi değil. Ancak, iktidar partisinin kendisi TBMM’ye bir önerge getirir, Elazığ ilimizi afet bölgesi ilan etmek isterse, biz bu önergeyi de destekleriz. Bunda herhangi bir sorun görmeyiz” dedi.

NEDEN HEP YOKSULLAR ÖLÜYOR?

Deprem meselesine karşı partiler üstü bir tutum izlenmesi gerektiğini dile getiren Öztrak, “İktidar ne Meclis’te, ne de başka bir yerde deprem tartışılsın istiyor. Oysa deprem, canını aldıklarının partisinin ne olduğunu sormuyor. Evini, barkını yıktıklarına CHP’li misin, Ak Partili misin demiyor. Ama deprem zenginle, yoksulu ayırıyor. Tıpkı 260 yıl önce, J.J. Rousseau’nun fark edip de sorduğu gibi ‘Depremlerde neden hep yoksullar ölüyor?’ Doğru ve haklı bir soru. Neden saraylarda, yalılarda, villalarda oturanlar depremlerden etkilenmiyor da yoksullar depremlerden sağ çıkamıyor? Neden hep yoksulların evleri başlarına yıkılıyor?” ifadelerini kullandı.

ÇOK BÜYÜK SKANDAL

Kızılay üzerinden Ensar Vakfı’na yapılan yüklü miktardaki bağışa da değinen CHP Sözcüsü Öztrak, “Ülke genelinde yaşanan çürümeden Kızılay da nasibini aldı” dedi. 152 yıl önce cephedeki askerlerin “yaralarını sarması için” kurulan Kızılay’ın işlevini yitirdiğini bildiren Öztrak, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Bu çok ama çok büyük bir skandaldır. Grup başkanvekillerimiz, yandaş şirketlerden, yandaş vakıflara para aktarılmasında Kızılay’ın paravan olarak kullanılıp kullanılmadığının ve bu yolla devletin vergi kaybına uğratılıp uğramadığının araştırılması için TBMM’ye bir araştırma önergesi verdi. Yaşanan skandalda büyük tutarsızlıklar ve izaha muhtaç hususlar var. Doğal olarak herkes Kızılay Başkanının ifadeleri üzerinden olayın vergi boyutuna odaklandı. Ancak bu son olayda Kızılay sadece vergi kaçırmayı peçelemek için mi kullanıldı, yoksa başka şeyleri peçelemek için mi kullanıldı?

2013’te özelleştirilen Başkent Gaz, 4 Şubat 2016 tarihinde statü değişikliğine giderek GYO olmuş. Bu neden önemli? Çünkü, gayrimenkul yatırım ortaklıklarının elde ettikleri kazançlar, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5-1-d maddesine göre kurumlar vergisinden istisnadır. Bu ortaklıkların kazançları üzerinde bir vergi yükü yoktur. Ana iştigal konusu gaz dağıtımı ve boru döşemek olan bir şirket, bu statü değişikliğini nasıl yapabildi? Önemli vergisel imtiyazlara nasıl kavuştu? Boru döşeyen bir şirkete GYO statüsü vermek için mevzuatın bu kadar esnetilmesinin nedeni nedir? Bu şirketin 2017’de neden vergi matrahı yok? Vergi kaçırmaktan söz ediyorsak, bu esnetme nedeniyle devletin vergi kaybı ne kadardır? Asıl araştırılması gereken hususlar bunlardır.”

Çağrımız VarÇağrımız Var