Google Play Store
App Store

CHP Sözcüsü Deniz Yücel, partisinin MYK gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. 'Yeni anayasa' tartışmalarına yanıt veren Yücel, "Anayasa’yı ve anayasal kurumları tanımayan bir anlayış ile anayasa yapılamayacağını" ifade etti. Yücel, "Bizim gündemimiz, ülkemizin içinde olduğu ekonomik buhrandır" dedi.

Kaynak: Haber Merkezi
CHP'den 'yeni anayasa' yanıtı: Bizim gündemimiz, ülkemizin içinde olduğu ekonomik buhrandır

CHP Sözcüsü Deniz Yücel, partisinin genel merkezinde Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısı gündemine dair açıklamalarda bulundu.

Dün bazı bölgelerde yenilenen seçimlere dair değerlendirmelerde bulunan Yücel, "31 Mart Yerel Seçimlerinde CHP’nin hiçbir itirazını kabul etmeyen YSK, CHP’nin aleyhine olan itirazları kabul etmiş ve bazı ilçe ve beldelerde seçimlerin yenilenmesine karar vermişti. Kayseri’nin Pınarbaşı İlçesi ve Kırklareli Lüleburgaz Büyükkarıştıran Beldesinin de içinde bulunduğu toplam 7 seçim çevresinde dün seçimler tekrar edildi.  Pınarbaşı’nda 289 oy farkla, Büyükkarıştıran’da da 185 oy farkla seçimi kazandık.Böylece CHP’li Belediyelerin sayısı 409’dan 411’e çıktı" ifadelerini kullandı.

Yücel, şöyle devam etti: "31 Mart’ta Pınarbaşılıların ve Büyükkarıştıranlıların verdikleri oyları gasp edenler, yok sayanlar, pürüzsüz zaferimizi geciktirenler, dün en güzel cevabı yine Pınarbaşılılardan, Büyükkarıştıranlılardan aldılar. Pınarbaşı Belediye Başkanımız Deniz Yağan’ı ve Büyükkarıştıran Belediye Başkanımız Ertuğrul Çamlıca’yı tebrik ediyor, görevlerinde başarılar diliyorum."

KAYYUM TEPKİSİ

Hakkari Belediyesi'ne kayyum atanmasına tepki gösteren Yücel, "31 Mart’ta vatandaşlarımızın sandığa yansıyan iradeleri, iktidara pek çok konuda mesaj verdi. Bunlardan biri de kayyum atamaları idi. İktidarın bu mesajları hala idrak edemediğini, bu sabah Hakkari Belediyesi'ne kayyum atanmasından anlıyoruz" diye konuştu.

"Kayyum uygulaması demokrasiye tahammülsüzlüktür" diyen Yücel, şunları söyledi:

"Kayyum atamak, masumiyet karinesini yok saymak, henüz hakkında kesinleşmiş bir yargı kararı olmayan seçilmiş Belediye başkanını doğrudan doğruya suçlu ilan etmektir. Biz şüphesiz, Hakkari halkının iradesinin yanında, kayyum anlayışının karşısındayız. Bu konu MYK toplantımızda görüşüldü ve MYK görevlendirmesiyle yarın, Genel Başkan yardımcımız Zeliha Aksaz Şahbaz, Antalya Milletvekilimiz Cavit ARI, Bursa Milletvekilimiz Kayıhan PALA ile birlikte yarın Hakkari’ye gideceğiz. Bu antidemokratik uygulama ile ilgili incelemelerde ve temaslarda bulunacağız ve kamuoyunu bilgilendireceğiz."

"GEZİ TUTUKLULARI SERBEST BIRAKILSIN" ÇAĞRISI

Gezi Direnişi'nin 11. yıl dönümüne dair de mesaj veren Yücel, "Özgürlüğümüze, yaşam tarzımıza, toplumsal hassasiyetlerimize dokundurtmayız diyenlerin yazdığı Gezi destanının 11. Yıl dönümündeyiz! İktidarın, toplumsal hassasiyetleri ve kent belleğini yok sayarak yaptığı dayatmaya karşı, tamamen barışçıl yöntemlerle direnen, protesto hakkını kullanan kitlelere, kolluk kuvvetlerinin keyfi bir şekilde zor kullanması, cebir ve şiddet uygulaması sonucunda büyüyen, ülkenin dört bir yanına yayılan bir halk hareketidir Gezi" ifadelerini kullandı.

"Can Atalay, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater, Mine Özerden ve Osman Kavala halen cezaevindeler" diyen Yücel, şunları söyledi:

"Daha önce haklarında beraat kararı verilmesine rağmen cezaevindeler! Anayasa Mahkemesi'nin ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin birden fazla ihlal kararı vermesine rağmen cezaevindeler. Siyasi tutuklular, siyasi hükümlüler, siyasi davalar bu ülkenin ayıbıdır. Yargının, adaletin siyasallaştığı yerde iktidar sahipleri dahil kimse güvende değildir. Eğer birileri bu ülkenin normalleşmesini gerçekten istiyorsa, bu zulme bir an önce son verilmesi gerekiyor. Buradan bir kez daha yineliyoruz. Gezi tutukluları bir an önce serbest bırakılsın."

ENFLASYON YORUMU

Türkiye İstatistik Kurumu'nun açıkladığı enflasyon verilerini de değerlendiren Yüceş, şunları kaydetti:

"İktidar enflasyonla mücadele etmek yerine TÜİK rakamlarıyla pembe bir tablo çizerek bu işten sıyrılmaya çalışıyor. TÜİK ise enflasyonu hala % 75 olarak açıklıyor. Yazıklar olsun…. 98 yıllık kurumu düşürdükleri hale bak! AKP iktidarının zihniyeti değişmedikçe, TÜİK makyajlı rakamlarıyla gerçeği örtbas etmeye çalışmaktan vazgeçmedikçe, her ay gerçekleşen bu artış başta dar ve sabit gelirliler olmak üzere toplumun tüm kesimini olumsuz etkilemeye devam edecek."

YENİ ANAYASA TARTIŞMASI

Yeni anayasa tartışması hakkında da konuşan Yücel, "Ekonomik kriz ve yönetim krizi, toplumun tüm kesimleri için yaşamı çekilmez bir hale getirirken, bir süredir bir de Anayasa tartışması dile getiriliyor. Erdoğan ve AKP ne zaman sıkışsa, ne zaman gündem değişikliğine ihtiyacı olsa bir Anayasa tartışmasını başlatıyorlar. Anayasa tartışmasını sihirli kelimelerle, cümlelerle halkın gündemine getirmeye çalışıyorlar" diye konuştu.

"Sivil anayasa, demokratik anayasa, kuşatıcı anayasa gibi kavramlardan bahsedildiğini belirten Yücel, şunları söyledi:

"Ama bu kavramlar, yani sivil, demokratik, kapsayıcı ve kuşatıcı anayasa, önce anayasa’ya uymakla başlar. Ancak bu değişiklik, Anayasa’yı ve anayasal kurumları tanımayan bir anlayış ile yapılamaz. Hepsinin ötesinde, Türkiye’nin daha demokratik ve sivil anayasa ihtiyacı, bugün ülkemizde pek çok kesimin karşı karşıya olduğu ekonomik sorunların önüne geçemez! Dolayısıyla şu anda CHP olarak bizim gündemimiz; halkın gündemidir. Bizim gündemimiz; dolmayan market torbası, üretemeyen çiftçi, Açlıktan derslerini dinleyemeyen çocuklardır. 10 bin lirayla geçinmek için yaşam savaşı veren emeklilerdir. Bizim gündemimiz, ülkemizin içinde olduğu ekonomik buhrandır…"

HAKİMİN SİLAH CEPHANELİĞİ

Deniz Yücel, BirGün yazarı Timur Soykan'ın ortaya çıkardığı İzmir Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanı Oktay Tabur'un silah cephaneliğine dair de konuştu.

Yücel, "İzmir Adliyesi’ni ziyaret eden HSK Teftiş Kurulu Başkanı ve yardımcıları da bu cephaneliği görünce hemen inceleme başlatmaları gerekiyorken silahların önünde hatıra fotoğrafı çektiriyorlar. O kendini bilmez hâkim hakkında soruşturma başlatıldı ama müfettişler hakkında ne yapıldı?" dedi.

"Yaşanan bu olay basın özgürlüğünün ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi" diyen Yücel, şunları söyledi: "

"Sayın Timur Soykan bu haberi yapmasaydı, bu çirkin tabloyu göremeyecektik. Bireysel silahlanma ile mücadele etmesi gereken yargı mensuplarının bir kısmının silah merakını ve o silahlarla vermeye çalıştığı mesajı öğrenemeyecektik. Bu nedenle basın özgür olmalı. Görüşler özgürce ifade edilmeli. Gerçeklerin açığa çıkmasına engel konulmamalı."