CHP Genel Başkan Yardımcısı Torun: Deprem rekabet alanı değildir
CHP Genel Başkan Yardımcısı Torun, Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum’u ziyaret ederek, partisinin depreme karşı atılması gereken adımlara ilişkin önerilerini anlattı. Olası bir yasal düzenlemenin CHP’li belediyelerin görüşü de alınarak hazırlanmasını isteyen Torun, “Deprem bir siyasi rekabet alanı değildir” dedi.
Hüseyin Şimşek
İzmir’de yaşanan depremin ardından gündeme gelen çarpık kentleşme, güvensiz ve sorunlu yapılaşma, CHP’yi harekete geçirdi. CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile görüştü.
Deprem sorununa karşı belediye ile bakanlığın koordinasyon içinde çalışması amacıyla yapılan ziyarette, Torun’un, Bakan Kurum’a CHP’nin depremle ilgili kanun teklifleri ile İstanbul ve İzmir Büyükşehir Belediyeleri’nin deprem konusunda hazırladığı çalışma raporlarını ilettiği öğrenildi.
Edinilen bilgilere göre, görüşmede, iktidarın, yerel yönetim yasalarında değişiklik hazırlığı da gündeme geldi. Torun’un, vatandaşa en yakın hizmet kurumları olan belediyelerin, pandemi sürecinde büyük mali sıkıntılarla karşı karşıya kaldığını gündeme getirdiği öğrenildi. Belediyelerin yetki ve gelirlerinin artırılması gerektiğine dikkati çeken Torun’un, yerel yönetimlerle ilgili yeni yasaların, sorunların çözülmesine odaklanan bir anlayışla ve ortak akılla hazırlanmasının önemini vurguladığı bildirildi. Torun’un, Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum’a, “Deprem bir siyasi rekabet alanı değildir” dediği kaydedildi.
İŞBİRLİĞİ ZORUNLULUKTUR
Görüşmenin içeriği hakkında BirGün’e değerlendirmelerde bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Torun, “Deprem konusunda işbirliği yapmak bir tercih değil, zorunluluktur” dedi.
“Depreme hazırlık” konusunun ülkenin en büyük önceliği olduğunu söyleyen Torun, “Bu konuda tüm yerel yönetimlerimizle birlikte üzerimize düşen neyse yapmaya hazırız. Ancak ülkeyi yöneten iktidar adım atmadan, belediyelerin yapacakları sınırlıdır. Depreme hazırlık sürecinin etkili bir şekilde yürütülmesi için öncelikli olarak çözüm odaklı yasal düzenlemelere ihtiyaç vardır. Siyasi iktidarın bu yapıcı önerilerimizi dikkate almasını ve sorunların çözümüne yönelik acil adımlar atmasını bekliyoruz. Hiçbir proje insanımızın canını korumaktan daha önemli değildir” diye konuştu.
