Kurultay çağrı heyeti sözcüsü PM Üyesi Gaye Usluer, 24 Haziran seçim sonuçlarının seçmen nezdinde CHP’nin sorgulanmasına neden olduğunu belirtti. Usluer, “Türkiye’den gelen sese kulak verilmeli, seçim başarısızlığı irdelenmeli, olağanüstü kurultaya giderek delegeyle yüzleşilmeli” dedi

‘CHP ideolojik olarak netleşmeli’

SEBAHAT KARAKOYUN sebahatkarakoyun@birgun.net @ssenyaprak

Seçimlerin ardından CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’nin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmesinde olağanüstü kurultayı toplaması çağrısı yapmasıyla başlayan tartışmada, imza toplama sürecinin başlatılmasıyla yeni bir aşamaya gelindi.

İmza toplama süreci devam ederken çağrı heyeti sözcüsü Gaye Usluer, 24 Haziran seçim sonuçlarının seçmen nezdinde CHP’nin sorgulanmasına neden olduğunu belirtti ve “Türkiye’den gelen sese kulak verilmeli, seçim başarısızlığı irdelenmeli, olağanüstü kurultaya giderek delegeyle yüzleşilmeli” dedi. Usluer, CHP’nin ideolojik olarak netleşmesi ve yönetim anlayışının değişmesi gerektiğini dile getirdi.

Özeleştiri şart
24 Haziran seçimlerinin ülke açısından bir dönüm noktası olduğuna işaret eden Usluer, şu ifadeleri kullandı; “Bu seçimin sonucunda Türkiye’de rejim değişti. Elbette AKP, MHP ile ortaklığı olmasa parlamento çoğunluğunu, Erdoğan da cumhurbaşkanlığını elde edemeyecekti. Sonuç, AKP ve Erdoğan açısından mutlak bir zafer değil elbette ancak bizim açımızdan da bir başarısızlık var. Özeleştiri yapmamız gerekiyor.”

Usluer’in değerlendirmeleri satır başlarıyla şöyle:

Parti neden İnce’nin gerisinde kaldı?
»“Türkiye’den gelen sese kulak veren, CHP’ ye yürekten bağlı kişiler olarak başarısızlığı irdelemeli, bir analiz yapmalıyız. Parti olarak oyumuzu koruyamadık ama cumhurbaşkanı adayımız Muharrem İnce, CHP’nin yıllardır aşamadığı eşiği aşarak yüzde 31’e ulaştı. Elbette bu oy oranı seçilmek için yeterli değil ancak ‘parti neden İnce’nin 8 puan gerisinde kaldı’ sorusuna yanıt aramak yerine, cumhurbaşkanlığı seçiminde beklenen oya ulaşılmadığına vurgu yapmak ‘cambaza bak’ anlayışından başka bir şey değil.”

»“Seçim sonuçları seçmen nezdinde CHP’nin sorgulanmasına neden oldu. Biz, değişim ve umut için seçimli olağanüstü kurultayı toplamak üzere harekete geçtik. Derdimiz yalnızca ‘CHP’nin genel başkanını değiştirmek’ değil. Ama elbette bu hareketin başında bir lider var. CHP ideolojik olarak netleşmeli, samimi olmalı tüzüğünde; programında yazdığı gibi sol, sosyal demokrat bir parti olmalı, yönetim anlayışı değişmeli. Bir kadro hareketi olmalı. Yerel seçim bahanesiyle delegeyle yüzleşmekten, hesap vermekten kaçınanlar bilmeli ki beklenen değişim ve yenileşmeyi yapmaksızın gidilecek yerel seçimlerden bir başarı sağlanamayacağı çok açık.”

Hedef demokratik bir tüzük
»“Biz AKP’yi eleştirirken demokrasi, adalet, liyakat ve hesap verebilir olmaktan söz ediyoruz. Önce biz kendi partimiz içinde demokrasiyi, liyakati, adaleti ve hesap verebilirliği oluşturmalıyız. Bunun için parti tüzüğünde değişiklik yapılmalı ve olağanüstü kurultayın ardından öncelikli hedef demokratik bir tüzük olmalıdır.”

Muhalefet hareketi değiliz
»“Bu bir muhalif hareket değil. Biz CHP’nin içinde, yönetimlerinde maddi manevi emek harcayan, partimizin daha iyiye, güzele ulaşması, seçmenin umudunu gerçekleştirmek için neler yapılması gerektiği konusunda kafa yoran öz CHP’lileriz. Bir değerlendirme sürecinden geçmeliyiz. Değişim her zaman umuttur. Değişimden korkmamalıyız.”

Mış gibi yaparak bir yere varamayız
»“Aday belirleme süreçlerinden, parti söylemlerine kadar sol, sosyal demokrat bir parti olduğumuzu unutmamamız lazım. Elbette karşı mahalleden de destek almayı hedefleyeceğiz ancak, AKP gibi yaparak başarıyı hedeflemek yerine başka bir gelecek hayalini örgütlemeliyiz. ‘Mış gibi’ yaparak bir yere varamayız. Yurttaşları başka bir Türkiye’nin mümkün olduğuna inandırmalı, umut vermeliyiz.”