CHP'li Bankoğlu: Batman'da ipte asılı bulunan 8 yaşındaki çocuğun dosyasında karanlık bir el dolaşıyor
CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, Batman'da evinin önünde asılı bulunan ve cinsel istismara uğradığı iddia edilen 8 yaşındaki çocuk ile ilgili verilen takipsizlik kararını gündeme getirdi. İlk adli tıp raporundan bahseden Bankoğlu, " Rapor burada, DNA hücre analizleri var, "Aile bireylerinin kan örnekleri alınsın" diye görüş var. Raporda geçen Ş.S.'nin vücudunda bulunan üç erkeğe ait DNA kime ait ya da kimlere ait?" diye sordu. Bankoğlu, "Dosyanın üzerinde bir karanlık el dolaşmaktadır, bunun acilen çekilmesi lazım" dedi.
CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, Batman'da ipte asılı bulunan ve cinsel istismara maruz bırakıldığı öne sürülen 8 yaşındaki çocukla igili Meclis'te açıklamalarda bulundu.
Bankoğlu, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, "Yer, Batman; olay, ipe asılı bir şekilde bulunan 8 yaşındaki bir çocuk; bulgu, cinsel istismar; sonuçsa takipsizlik ve hayatı boyunca konuşamayacak ve yürüyemeyecek olan Ş.S. Olayla ilgili cinsel istismar şüphesiyle soruşturma başlatılıyor ancak ne olduysa somut delil olmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı veriliyor ve dosya kapatılıyor. Elde raporlar var; Ş.S.'nin hastaneye kaldırıldığı gün kalbi durmuş, entübe edilmiş. 27 Mart tarihli Adli Tıp Raporu'na göre çocuğun istismara uğradığıysa çok açık ve net; tek tek burada okuyamayacağım şekilde bulgular var, gerçekten ben bu raporu okurken insanlıktan utandım" ifadelerini kullandı.
TEPKİLER GELDİĞİ İÇİN SORUŞTURMA YENİDEN AÇILDI
"27 Mart tarihli Adli Tıp Raporu'nun ardından 26 Nisan’da 'Somut delil yok' denilerek dosya kapatılmış" diyen Bankoğlu, şöyle devam etti:
"Neymiş? Çocuk bahçede oyun oynuyormuş, direkte ip asılıymış, o ip nasıl olduysa çocuğun boynuna dolanmış, çocuğun kalbi durmuş yani çocuk oyun oynarken direkteki iple kendini asmış! 8 yaşındaki bir çocuktan bahsediyorum sayın milletvekilleri, 8 yaşındaki bir çocuk oyun oynarken kendini bahçedeki bu direğe nasıl asabilir, bunu size soruyorum. Çocuğun kendini bu direğe asması zaten hayatın olağan akışına aykırıdır değerli milletvekilleri. Sadece bu ifadelerden hareketle 'Somut delil yoktur' deniliyor ve dosya kapatılıyor. Her zamanki gibi kamuoyundan tepkiler gelince geçtiğimiz ay apar topar soruşturma yeniden başlatılıyor. Aradan geçen altı ayda çocuk neler yaşadı, failler, aileler ne yaptı artık siz düşünün."
AİLE BAKANI’NI RESMİ PROTOKOLDE KARŞILAMIŞ
"Şüpheli ailenin akrabaları arasındaysa yok, yok" diyen Bankoğlu, "Suçlamak için söylemiyorum, samimiyetle, tamamıyla kamuya açık kaynaklardan edindiğim bilgilerle söylüyorum. Ailelerin akrabalarından Kozluk Muhtarlar Derneği Başkanının sosyal medya paylaşımlarına bakıyoruz, Aile Bakanını Batman'da, 2 Ocak’ta, resmî protokolde karşılıyor. Yine bu kişinin olayın gerçekleştiği tarihten hemen sonra, 17 Ocak’ta yaptığı ilk paylaşım AKP Genel Merkezinde Seçim İşleri Başkan Yardımcısına yaptığı ziyaret" ifadelerini kullandı.
Olay soruşturulurken gazetecilerin kaynaklarının ve doktorların tehdit edildiğini kaydeden Bankoğlu, "Dosyanın usulüne uygun kapatılması için neredeyse her türlü girişimde bulunuluyor. Adli tıp raporu var, kadın doğum uzmanı doktorunun raporları var, Ş.S.'nin durumu şüpheli ve bu ortada ama Bakanlık entübe edilmiş olan 8 yaşındaki bir çocuğu devlet korumasına almak yerine aileye teslim ediliyor" diye konuştu.
AİLEYE TESLİM EDİLMESİ TAM BİR MUAMMA
"İlk rapordaki bulgulara rağmen Ş.S.'nin ailesine teslim edilmesi tam bir muammadır" vurgusunu yapan Bankoğlu, şöyle devam etti:
"Dosyanın kapatılmasının gerekçesi olarak ikinci bir adli rapordan bahsediliyor. İlk, Adli Tıp raporuna rağmen neden 2'nci bir Adli Tıp raporuna ihtiyaç duyulmuştur, buna neden ihtiyaç duyulmuştur? Bu soruları Adalet Bakanını acilen yanıltmamalıdır. Gazeteciler ilk rapordaki bulguları soruyor "Sehven yazılmış." cevabını alıyorlar. Hadi diyelim, sehven yazıldı, "DNA ve sperm hücresi bulundu." yazıldı. Rapor burada, DNA hücre analizleri var, "Aile bireylerinin kan örnekleri alınsın" diye görüş var. Bu kadar detay sehven bir şekilde yazılmış olabilir mi gerçekten? Peki, raporda geçen Ş.S.'nin vücudunda bulunan üç erkeğe ait DNA kime ait ya da kimlere ait? Bu sorunun cevabı kamuoyuna açıklanmak zorundadır."
DOSYAYI NEDEN KAPATIP SONRA YENİDEN AÇTINIZ?
"Dosyanın kapatılmasına neden olan ek adli raporuna biz ulaşamıyoruz" diyen Bankoğlu, şunları söyledi:
"Konu basına yansımasa inanın bu istismar vakası da örtbas edilecekti. Konunun kapanması ve Ş.S.'nin kaderine terk edilmesi için dosyanın üzerinde bir karanlık el dolaşmaktadır, bunun acilen çekilmesi lazım. Ş.S. de Narin gibi organize bir kötülükle karşı karşıyadır ve ben buradan Adalet Bakanına seslenmek istiyorum: Bu dosyayı neden kapattınız ve bu dosyayı sonrasında neden yeniden açtınız? Bu davanın da dosyanın da peşini bırakmayacağız."