CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun, Hatice Kaçmaz’ı katleden Orhan Munis’in yargılanmasına ilişkin davada, "Evlenme teklifini kabul etseydi cinayet işlenmeyebilirdi" denilerek indirim kararı vermesine tepki gösterdi. Nazlıaka, "Erkek yargı, kadın katilini korudu! Utanmasalar Hatice Kaçmaz öldürülmeyi hak etti diyecekler" ifadelerini kullandı.

CHP'li Nazlıaka'dan Yargıtay'ın Hatice Kaçmaz kararına tepki: Erkek yargı, kadın katilini korudu!

BİRGÜN ANKARA

Ceza yargılamasının en üst karar mercii olan Yargıtay Ceza Genel Kurulu skandal bir karara imza attı. TRT sanatçısı Hatice Kaçmaz'ı öldüren Orhan Munis’e verilen ‘tutku indirimi’ni yerinde buldu ve Yargıtay Başsavcılığı'nın sanığa ‘tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi yönündeki tebliğnamesini reddetti.

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, karara ilişkin yazılı basın açıklaması yaparak karara tepki gösterdi.

"CİNAYETİ SAVUNANLAR İLE AKLAYANLAR ARASINDA SIKIŞIP KALMAYACAĞIZ"

Kararın beşe karşı 14 üyenin oyuyla alındığını belirten Nazlıaka, “Kararı alan 19 kişiden sadece 1’i kadın. Erkek yargı, kadın katilini korudu! Yerel mahkeme, katilin Hatice Kaçmaz'ı tutku dolu sevgisi nedeniyle öldürdüğünü belirtmiş, ‘tasarlayarak öldürme’ suçunu işlemediği yönünde karar vermişti. Bu adaletsiz karara itiraz etmiştik. Ne yazık ki Yargıtay Ceza Genel Kurulu 'Hatice Kaçmaz evlenme teklifini kabul etseydi, öldürülmeyecekti' demiş. Utanmasalar Hatice Kaçmaz öldürülmeyi hak etti diyecekler. Bu bir zihniyet sorunudur. Bir yanda ‘tutkulu sevgi’ diyerek cinayeti savunanlar; diğer yanda ‘evlenme teklifini kabul etse öldürülmezdi’ diyerek cinayeti aklayanlar var! Cinayeti savunanlar ile aklayanlar arasında sıkışıp kalmayacağız. Adalet talebimizden asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.

Hatice Kaçmaz dosyasını yakından takip eden Nazlıaka, şunları kaydetti:

“2007 yılında Reşat Kaçmaz ile evlenen Hatice Kaçmaz, 2010 yılında Anise Nur isimli kızını kucağına alıyor. 2012 yılında boşanıyor ve eski eşinin izniyle soyadını kullanmaya devam ediyor. Ailesine yakın bir ev tutarak TRT Sanatçısı olarak bir yandan çalışıyor bir yandan da bebeğini büyütüyor. Boşandıktan kısa süre sonra eski eşini trafik kazasında kaybediyor.

Yalnız bir anne olarak ayakta kalmaya çalıyor. 2014 yılında Orhan Munis ile tanıştıktan sonra hayatı kabusa dönüyor, ısrarla evlenmeye zorlanıyor. Orhan Munis’in kardeşini öldürdüğünü ve 13 yıl hapis yattığını öğreniyor, ‘ailem izin vermez’ diyerek ondan kurtulmaya çalışıyor. Orhan Munis ısrarlı aramalarına devam ediyor. Ölüm, göz göre göre geliyor.”

"YARGI KATİLLERİ DEĞİL KADINLARI CEZALANDIRIYOR"

Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun dosyasını inceleyen Nazlıaka, şu noktalara dikkati çekti:

"Hatice Kaçmaz’ı 15 bıçak darbesi ile öldüren katil, ‘kaç defa bıçağı savurduğunu hatırlamadığını’ iddia ediyor. Bir değil, iki değil, üç değil, 15 kez bıçak darbesi ile Hatice Kaçmaz’ı öldüren cani ‘bıçağı savurduktan sonra kendisinden geçtiğini’ söylüyor. Hatice Kaçmaz ile parkta buluşmaya gelirken bileğine 19,9 cm'lik bıçak bağlıyor, sonra da reddedildiği için duyduğu ‘anlık hiddetle’ cinayeti işlediğine inanmamızı bekliyor. Kurban almaya gideceği için yanına bıçak aldığını iddia eden katilin üzerinden sadece 7 TL çıkıyor. 7 TL’ye kurban mı alınır?

Biz, Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak Türkiye’nin tüm illerinde görülen kadına ve çocuğa yönelik şiddet davalarını takip ediyoruz. Duruşmalarda katillerin, ‘aldatıldım’, ‘erkeklik gururumu kırdı’, ‘hakaret etti’ gibi yalanlarla kendilerini aklama çabalarına defalarca tanıklık ettik. Bu nedenle Orhan Munis’in ‘Hatice bana dost hayatı yaşamayı teklif etti’ yalanına da inanmıyoruz. Bıçakladıktan sonra hastaneye götürse, belki Hatice Kaçmaz bugün hayatta olacaktı, evladı annesiz kalmayacaktı.

Biz katillerin caydırıcı cezalar alması için mücadele ederken, yargı katilleri değil kadınları cezalandırıyor. Katil ikinci defa aklandı. Orhan Munis, ağırlaştırılmış müebbetten yine kurtuldu! Kardeşini öldürdüğünde de kurtulmuştu…"

"ERKEK ADALET DEĞİL, GERÇEK ADALET"

Nazlıaka açıklamasını şu şekilde sonlandırdı:

“Kadın örgütleri olarak yıllardır haykırıyoruz: ‘Erkek adalet değil, gerçek adalet istiyoruz!’ Katiller öldürdükleri kadınları suçluyor, erkek adalet katilden yana saf tutuyor. Katiller pişmanım dediğinde, takım elbise giydiğinde, kravat taktığında, efendi durduğunda indirimle ödüllendiriliyor. Kadınların hayatı pamuk ipliğine bağlı değildir! Katillerin ‘yatarım 3-5 ay, çıkarım’ zihniyeti güçlendirilmek yerine yıkılmalıdır. Yoksa hayat kadınlar için cehennem olmaya devam edecektir. Biz kadınlar, bu adaletsizlikleri besleyen iktidarı ilk seçimlerde sandığa gömeceğiz. Geçcek demek istiyoruz ama delip de geçiyor. Yettiniz artık!”