CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir, AKP’nin Meclis’e getirdiği cemevleri düzenlemesiyle ilgili açıklama yaptı. Özdemir, "Siyasal iktidarın, cemevleri ve Alevi yurttaşlarımızın talepleriyle ilgili Meclis gündemine getirdiği yasal düzenlemeler var olan sorunları çözmekten ve talepleri karşılamaktan çok uzaktır" dedi.

CHP'li Özdemir’den cemevleri düzenlemesiyle ilgili açıklama: Talepleri karşılamaktan çok uzak

CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir, AKP iktidarının Meclis'e sunduğu cemevlerinin elektrik ve su giderlerinin karşılanmasını da içeren 23 maddelik torba kanun teklifiyle ilgili yazılı açıklama yaptı.

"Siyasal iktidarın, cemevleri ve Alevi yurttaşlarımızın talepleriyle ilgili Meclis gündemine getirdiği yasal düzenlemeler var olan sorunları çözmekten ve talepleri karşılamaktan çok uzaktır" diyen Özdemir, "Anayasal olarak haklar, eşit yurttaşlık, inanç özgürlükleri ve uluslararası taahhütlerimiz anlamında bir eksiklik varken, diğer taraftan bir torba kanun teklifine iliştirilen bir düzenleme katılımcılıktan uzak şekilde yapılmaktadır. Bu yaklaşım doğru bir yaklaşım değildir" ifadelerini kullandı.

Özdemir, "Yirmi yılın ardından en son geldiğimiz nokta bir torba kanununa iliştirilen ve Alevi yurttaşlarımızın taleplerini karşılamaktan uzak olan bir yasal düzenleme olmamalıydı. Bu iktidarın konuyu sürekli ötelemesi ve seçime yakın bir zamanda gündeme getirmesi temel bir tartışma olarak karşımıza gelmiştir" dedi.

"SORUNLAR MASRAFLARDAN İBARET DEĞİL"

Alevi yurttaşların sorunlarının sadece cemevlerindeki elektrik, su ya da bakım, onarım masraflarından ibaret olmadığını belirten Özdemir, "Kamu kaynaklarından eşit şekilde yararlanma noktasında ciddi bir sorun alanıdır. Eğitimle ilgili, bürokratik temsiliyetle, üst düzey kamu kadrolarıyla ve inanç özgürlükleri temelinde çok ciddi sorunlar var. Eğitim konusu sadece Alevi yurttaşlar için değil, tüm inançlar için tartışılması ve çoğulculuğu yansıtması gereken temel bir alandır. Dolayısıyla bu sorunları 6 maddelik bir torba kanuna iliştirilerek getirilmesi ciddiyeti, samimiyeti, yaklaşımı da bir tartışmaya açmıştır" değerlendirmesi yaptı.

CHP'li Özdemir, açıklamalarına şöyle devam etti:

"Cemevleri kurumsal olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesine alınmakta ve bir bütçe ayrılmaktadır. En çok tartışılan konulardan biri olan bu yaklaşım, Alevi yurttaşlarımızın ibadethaneleri olan cemevlerinin kültürel ve turistik bir yaklaşıma indirgenmesi var olan talepleri çözmekten çok uzaktır. İnanç temelli bir yaklaşımla ve kamu kaynaklarının bütün vatandaşlar için, bütün inançlar için adil dağılımı noktasında belki Diyanetin yapısı ve bütçesinin yeniden tartışılması gerekmektedir. Kanun teklifinin Komisyon görüşmelerinde bir alt komisyon kurulması ve bu konuların detaylı olarak ele alınması önerisi de maalesef kabul görmedi.

"SORUNLARI ÇÖZMÜYOR, TALEPLERİ KARŞILAMIYOR"

Alevi yurttaşlarımızın ibadetlerini gerçekleştirdiği, inançlarına göre ibadetlerini gerçekleştirdikleri, hizmetleri sundukları cemevleri var ve bu cemevleri "dernek ve vakıf" adı altında tüzel kişiliğe sahiplerdir. Doğal olarak da kamunun sunduğu bir yasal statüye sahip olmadıkları için de hiçbir mali istisnayı ve devlet desteğini alamıyorlar. Böylesi bir gerçeklik ortadayken siyasal iktidarın Meclis gündemine getirdiği bu altı madde, bu sorun ve talepleri gerçekten çözüyor mu? Bir defa bu sorunları çözmüyor ve talepleri karşılamıyor. Birçok sosyal demokrat belediye söz konusu bu altı maddenin içeriğini büyük ölçüde zaten gerçekleştiriyor. Uygulamaya yönelik fiilen zaten bu düzenlemeleri gereği yapılıyor. Burada sorun, devletin kurumsal yaklaşımı, kamusal yaklaşımı, Anayasal taahhüt ettiği eşit yurttaşlık temelinde bir yaklaşım ve çözümün ortaya konulmamasıdır.

Diğer yandan, Avrupa Birliği Uyum Komisyonunun bir üyesi olarak, Avrupa Birliği raporlarına da yansıyan bu sorunları çözemediğimiz gibi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin cemevleriyle ilgili, eğitimle ilgili kararlarının gereği de yerine getirilmemektedir. Biz şimdi bu sorunu çözdük diye çıkabilecek miyiz bu uluslararası alanlara? Çıkamayacağız çünkü getirilen yasal düzenlemelerin maalesef bütüncül, kapsamlı, katılımcı, şeffaf ve eşit yurttaşlık ilkesi temelinde bir yaklaşım ortaya konulmamaktadır."