TÜİK’in istihdam verilerine ilişkin açıklama yapan CHP'li Öztrak, "2018 Temmuz ayından bu yana çalışma çağındaki nüfusumuz 3 milyon 152 bin kişi artmasına karşın, işi olan yurttaşlarımızın sayısı, 2018 Temmuz ayının 250 bin kişi altında. Yine işgücüne katılım oranı da 3 yıl önceki seviyelerine gelemedi" dedi.

CHP'li Öztrak: İstihdam edilenlerin seviyesi 3 yıl öncesinin bile gerisinde

CHP Ekonomi Politikaları Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, bir ekonomi yönetiminin başarısının, çalışmak isteyen yurttaşlarına ne kadar iş imkânı sunduğuyla ölçüldüğünü belirterek, “Sorunları doğru teşhis etmeden doğru çözümler de üretilemez” dedi.

Öztrak, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, TÜİK’in istihdam verilerine değinerek, “Erdoğan daha iki gün önce, ‘İstihdamda salgın öncesi dönemin dahi üzerine çıktık’ demişti. Ama TÜİK ’in makyajlı rakamları bile kendisini yalanlıyor” dedi.

ERDOĞAN BUNU NASIL AÇIKLAYACAK?

Öztrak şöyle devam etti:

“Mevsim etkilerinden arınmış rakamlara göre istihdam edilenlerin seviyesi 3 yıl öncesinin bile gerisinde.

2018 Temmuz ayından bu yana çalışma çağındaki nüfusumuz 3 milyon 152 bin kişi artmasına karşın, işi olan yurttaşlarımızın sayısı, 2018 Temmuz ayının 250 bin kişi altında. Yine işgücüne katılım oranı da 3 yıl önceki seviyelerine gelemedi. İşgücü piyasasında madem çok güçlü bir toparlanma varsa, çalışma çağındaki nüfus neden daha fazla iş aramak istemedi de, iş gücü piyasasının dışında kaldı? İşgücüne katılım Erdoğan Şahsım Hükümetinin iş başı yaptığı 2018 Temmuz seviyesinde olsaydı (yüzde 53,5) bugün işsizlerimizin sayısı yaklaşık 1,5 milyon kişi daha fazla olacaktı. Yurttaşlarımız işgücüne katılmayarak Erdoğan Şahsım Hükümetine büyük bir iyilik yapmadıysa, Erdoğan bunu nasıl açıklayacak?

Ağustos ayında istihdamın sektörel dağılımı da iş gücü piyasasında genele yaygın bir toparlanma olmadığını gösteriyor. İstihdamı en çok destekleyen hizmetler sektöründe bıraktık yeni istihdam yaratılmasını, mevcut işler de kaybedilmiş. İşsizlik büyük sosyal maliyetlerinin yanında, üretimde ve ekonomide etkinliğin sağlanamadığını gösterir. İşsizliğin yüksek olduğu yerde ekonomi daha fazla üretim yapma imkânını da heba eder. Bugün Türkiye’de olan budur.”