CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, "Maraş, Çorum ve Sivas katliamının hesabı ne yazık ki sorulmadı" dedi

CHP’li Sarıbal: Sivas Katliamı’nı yapanlar devlet ve sistem tarafından korundu

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, 2 Temmuz 1993'te Sivas’ta yaşanan katliamın 27. yılı dolayısıyla yaptığı açıklamada, 2 Temmuz'da bir insanlık suçu işlendiğini ve bu suçlarda zaman aşımı olmayacağını belirtti.

Pir Sultan Abdal Derneğinin düzenlediği etkinliklere katılmak üzere Sivas'a giden 33 ozan ve yazar ile 2 otel çalışanının kaldıkları otelde yakılarak katledildiklerini hatırlatan Sarıbal, "Aynen Maraş'ta, Çorum'da olduğu gibi Sivas katliamı da göz göre göre gelmişti. Yerel basının yaptığı açıklamalar, yerel yönetimlerin yaptığı etkinlikler, dağıtılan el broşürlerine göre aslında bir katliamın gerçekleşeceği konusunda çok net bir tutum ve öngörü vardı. Başta Türkiye edebiyatının usta çınarı Aziz Nesin olmak üzere bütün katılanlar hedef gösterildi, kalabalık otel etrafında toplandı, ellerinde benzin ve gaz bidonlarıyla oteli yaktılar. Güvenlik güçleri bu katliamda seyirci kaldı" diye konuştu.

DEVLET VE SİSTEM TARAFINDAN KORUNDULAR

Katliamdan sonraki gelişmeler ile dava sürecine ilişkin de bilgi veren Sarıbal, o günün sanıklarını mahkemede savunanların bugün aldıkları görevler üzerinden bakıldığında, bu davanın nasıl bir siyasal İslam davası olduğunu net bir şekilde gördüklerini ileri sürdü.

Sarıbal, "Maraş, Çorum ve Sivas katliamının hesabı ne yazık ki sorulmadı. Bugün Almanya'da 9 sanığın olduğu söyleniyor. Ne yazık ki Türkiye mahkemeleri, Almanya'dan bu sanıklarla ilgili herhangi bir çağırma talebinde bulunmadı. Aynı şekilde bunlarla ilgili herhangi bir soruşturma da açmadılar. Dolayısıyla yapanın yanına kar kaldığı, hatta bir kısmının ödüllendirildiği, devlet ve sistem tarafından korunduğu önemli bir tarihsel süreci birlikte yaşadık ve yaşamaya devam ediyoruz” ifadesini kullandı.

Bu katliamların insanlığa karşı işlenen suçlar olduğunu kaydeden Sarıbal, "İnsanlık suçlarının zaman aşımı olmaz. Er ya da geç bu katliamların hesabı sorulacaktır. Vicdanı, insanlığı, adaleti olan tüm insanların ses çıkarıp bütün katliamları kınaması gerekiyor. Çorum'da, Maraş'ta, Sivas'ta katledilenlerin anısı önünde saygıyla eğitiliyoruz ama bu yetmez; yeni katliamlar yaşanmaması için başta siyasiler olmak üzere bütün toplumu insanlık adına sorumluluğa, katliamları lanetlemeye çağırıyorum" şeklinde konuştu.

SİVAS KATLİAMI

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği tarafından organize edilmiş olan Pir Sultan Abdal Şenlikleri kapsamında, pek çok sanatçı ve fikir insanı dönemin Sivas valisi Ahmet Karabilgin'in özel davetlisi olarak bu kente geldi. İlk olarak Kültür Merkezi içindeki karşıt grupla çıkan taşlı sopalı çatışma, fazla büyümeden, zor kullanılarak önlendi. Binlerce kişiden oluşan islamcılar, Kültür Merkezinden yeniden Hükûmet Meydanı'na geldi. Hükûmet Konağını taşlamaya ve slogan atmaya başlayan saldırganlar, ardından Madımak Oteli civarına ulaşarak, slogan atmaya devam etti. Grup önce Madımak Oteli önündeki araçları ateşe verdi ve oteli taşladı. Madımak Oteli tutuşturulan perdeler ve alt katta bulunan eşyalarla birlikte yakıldı. Otele sığınmış olan kişilerden, 33 aydın ve 2 görevli yanarak veya dumandan boğularak katledildi. Aralarında Aziz Nesin'in de bulunduğu 51 kişi de katliamdan kendi olanaklarıyla, ağır yaralarla kurtuldu.

AA