CHP Şişli Belediye Başkan adayı Muammer Keskin, Şişli’de trafik, otopark, yeşil alan ve kültür-sanat gibi alanlarda gerçekleştirmek istediği projeleri BirGün’e anlattı. Şişli’de toplumcu belediyeciliğin gerektirdiği ne varsa hayata geçireceklerini belirten Keskin, “Buradaki temel hedefim toplumcu belediye, sosyal belediye ve en önemli ayağı olan mahalle meclislerini oluşturmaktır” dedi. • Öncelikle siz nasıl bir belediye başkanı olacaksınız? […]

CHP Şişli Belediye Başkan Adayı Muammer Keskin: Yurttaşların söz, karar ve yetkisine başvuracağız

CHP Şişli Belediye Başkan adayı Muammer Keskin, Şişli’de trafik, otopark, yeşil alan ve kültür-sanat gibi alanlarda gerçekleştirmek istediği projeleri BirGün’e anlattı.

Şişli’de toplumcu belediyeciliğin gerektirdiği ne varsa hayata geçireceklerini belirten Keskin, “Buradaki temel hedefim toplumcu belediye, sosyal belediye ve en önemli ayağı olan mahalle meclislerini oluşturmaktır” dedi.

• Öncelikle siz nasıl bir belediye başkanı olacaksınız?

Ben 40 yıldır Şişli’de yaşayan biriyim. İşyerim ve evim burada. Dolayısıyla Şişli’nin sorunlarını çok iyi bilen biriyim. Ben Şişli’nin sorunlarını ortak aklı da katarak çözmek istiyorum. Türkiye’deki belediye başkanlarının hepsi seçildikten sonra kral oluyor ve hepsi ben bilirim diyor. Her şeyi bilme ihtimalin yok eğer varsa da bir yanlışlık var demektir. Yani belediyede kapımın açıklığından da öte, sizin içinizde olacağım. Sadece rutin işleri yapmak için belediyede olacağım ama onun dışındaki zamanımı zaten mahallelerde ve sokakta geçireceğim. Dolayısıyla ben toplumcu belediyeciliğin önceliğini sağlayabilecek, sıra dışı bir belediye başkanı olacağım. Şişli ya da Türkiye’de bugüne kadar yapılan çok şey var. Geçmişte çok önemli başarı hikâyeleri olan belediyelerimiz var. Bunun ilk örneği de Fatsa’dır, Terzi Fikri’dir. Burada zaten yurttaşların söz, karar ve yetkisine başvurmak gerekiyor. Fatsa’dan sonra küçücük bir Eskişehir’in büyük bir kent haline gelmesi, Bursa’da, Nilüfer’de, Çanakkale’de, Antalya Muratpaşa gibi birçok belediyemiz gibi olumlu örnekler de var. Bunlara rağmen eksik örneklerimiz de var. Şişli, Türkiye’nin herhangi bir ilçesi değil. İstanbul, Türkiye’nin milli gelirinin yüzde 40’nı karşılarken, Şişli’yse bunun yüzde 4’nü karşılıyor. 500 büyük şirketin 400 tanesi burada ve Şişli sanayinin, ticaretin, kültürün merkezi… Böyle bir kent bu şekilde yönetilmemeli.

MAHALLE MECLİSLERİNİ KURACAĞIZ

• Şişli’de öncelikleriniz neler?

Belediyeciliğe farklı bir bakış açısıyla bakmak gerekiyor. Benim buradaki temel hedefim toplumcu belediye, sosyal belediye ve en önemli ayağı mahalle meclisleridir. Mahalle meclisleri, oluştururken de bize yakın bir meclis oluşturmayacağız. O mahallede yaşayan her kesimden yurttaşımızın katıldığı; başta mahalle muhtarımız, mahallenin kanaat önderleri, vakıflar, dernekler, sivil toplum örgütleri ve bu iş için kafa yoran o mahallede kim varsa tümünün katılımından oluşacak bir mahalle meclisi hedefimiz var. Bu mahalle meclislerinin kendi içinde bir çocuk meclisi, bir kadın meclisinin de oluşması gerekir. Mahalle meclislerinden çıkan kararları biz belediye meclislerinde öne çıkaracağız. Mahallelerin sorunlarını tespit edeceğiz. Mahalle meclislerinden çıkan tespitler sonucunda da biz yerel yönetimde hem meclis kurulunda hem teknik kadroda hem diğer çalışma arkadaşlarımla birlikte önceliklerini belirleyeceğiz. Sadece bir mahallenin önceliği değil 25 mahallenin önceliğini belirleyeceğiz. Yapmış olduğumuz tespitlerin en önemlilerini belirledikten sonra çözüm üreteceğimiz alanları belirleyip, hayata geçireceğiz.

İSTANBUL’DA EKREM BEY, ŞİŞLİ’DE BEN

• Şişli’nin iki komşusu var; biri Beyoğlu, biri Beşiktaş. Beyoğlu’ndan kaçan insanlar sosyalleşmek ve kültürel hizmetlerden faydalanmak için Beşiktaş’ı tercih ediyor. Peki, sizce neden Şişli’yi tercih etmiyorlar?

Biliyorsunuz Sayın Cumhurbaşkanı burada 10 belediyeyi saydı ve tuzu kuru insanlar oturuyor dedi. Aslında öyle değil. Çok ciddi ekonomik sıkıntı yaşayan bir toplulukla karşı karşıyayız. Lokasyon itibariyle Beşiktaş, Kadıköy biraz daha denizle buluşan ilçeler olduğu için orada sosyalleşmek daha kolay. Bizim belediyelerimize özellikle Kadıköy’e yine varoşlardan ya da şehrin çeperinden gelen gençler sosyalleşmek için geliyor. Bununla ilgili bir araştırma yapmıştık daha önce. Şişli ciddi olarak İstanbul’un 39 ilçesine göre yabancı göçü en fazla almış ilçe. Suriyeli, Afganlı, Afrikalı çok sayıda misafirimiz var ilçede. Mesela bazı mahalleler, örneğin Gülbahar Mahallesi, arkası tamamen Afrikalılar var. Burada yerleşik olan halk yavaş yavaş buradan çekiliyorlar. Şişli başka bir yönüyle de çok önemli bir ilçe. Geçmiş yıllara bakarsanız, tiyatronun, sinemanın, kültürel faaliyetlerin merkezi burası. Buradan yetişmiş çok sayıda edebiyatçı arkadaşımız var. Bunların hiçbiri yok şu anda. Bunlar olmazsa sosyalleşme içinde gelecek kimse olmaz. Eskiden Beyoğlu’na gidiliyordu. Beyoğlu şimdi çok farklı bir noktaya gitti ama bugün geldiğimiz nokta itibariyle bu farklılıktan uzaklaştı Şişli. Bizim bütün kültürel faaliyetlerden projelerimiz var. Bu projeleri gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Ne yazık ki son yıllarda ülkemizde kültür politikaları para etmiyor. Kimse de kültür politikalarından bahsedince oy vermiyor. Her şeyi oyla tahlil ettikleri için. Benim kendi kuşağımın yaşadıklarını, bugünkü kuşağın da yaşaması gerektiğini düşünüyorum. O yüzden de Şişli’yi bir kültür kenti de yapmayı planlıyoruz. Bunun için de Levent Üzümcü’yü meclis kadromuza aldık. Sağ olsun Levent de çok değerli bir arkadaşımız, tiyatro ve sanat konusunda. Başka sanatçı ve edebiyatçı dostlarımız var onların da katkılarıyla Şişli’yi gerçekten bu alanda bir vaha haline getirmeyi planlıyoruz.

***

BİZ KENDİ ARTILARIMIZI ANLATMAYA ÇALIŞIYORUZ

• Yerel seçimlerde Şişli’de karşınıza, daha önce de belediye başkanlığı yapmış olan Mustafa Sarıgül çıktı. Saha nasıl, toparlayabildiniz mi? Sarıgül başta çok iddialı girdi ama şimdi durum nasıl?

Sarıgül ya da başka birisi hiç önemsemiyorum. Yolu açık olsun. Biz kendi artılarımızı anlatmaya çalışıyoruz. Sadece şunu söyleyebilirim Şişli halkını 20 yıldır aynı anlayış yönetiyor. Şişli’nin devasa sorunları oluşmuş ve ranta boğulmuş. Şişli’de kaldırımda yürüyemiyorsunuz. Vatandaşlarımız sorabilir, siz yönetmiyor musunuz? Biz yönetmiyormuşuz, birileri yönetiyormuş. Ben bunu değiştirecek kişiyim. Mehdi değilim tabi ama bunu değiştirecek birikime sahip toplumcu belediyeciliği Şişli halkıyla buluşturacak bir ekibe sahibim. Bu konuda deyim yerindeyse bir orkestra şefiyim. Cumhuriyet Halk Partililere de şöyle sesleniyorum oylarınızı bölmeyin. CHP Şişli’de bir markadır. Şişli’de yaşayan yurttaşlarımız demokrasi kültürüyle yoğrulmuş bir topluluk var. Diğer partililer için de söylüyorum, onlarla da bir ortak paydamız var. Burada AK Partililerle de MHP’lilerle de, İYİ Partililerle de HDP’lilerle de bireysel, yurttaşlık bazında ilişkilerim var. Dünya görüşlerimiz farklı olabilir ama dünya görüşlerimizi medeni olarak bir araya gelip tartışmamız gerekir. Bunu yaptıktan sonra farklılıklarımız ortaya çıktıktan sonra ayrışabiliriz. Bunu toplumun gözünü korkutarak yapmamak gerekir. Ben kendi adıma Şişli’de hiçbir zaman umudumu yitirmiş değilim. Emin olun seçimi açık ara alacağım.