Google Play Store
App Store

Çiftçilerin 2024 üretimi için bankalara borcu yüzde 77 artarken önceki yılın üretiminden kalan destekler sadece yüzde 30,8 artırıldı. Destek kısıtlı kalırken tarım ürünleri ithalatına ise 11,3 milyar dolar harcandı.

Çiftçiler zor günlerin başında
Fotoğraf: İHA
Havva Gümüşkaya
Havva Gümüşkaya
havvagumuskaya@birgun.net

Üretim sürecinde yüksek maliyetlere katlanan çiftçiler, hasat zamanı maliyetin dahi altında alım fiyatlarıyla karşılaştı. Balıkesir, Aksaray, Maraş ve Antep’te çiftçiler traktörleriyle konvoylar düzenleyerek protesto etti.

Ürünleri tarlada kalan ve maliyetlerini karşılayamayan çiftçilerin eylemleri ise yurt geneline yayılıyor.

Üretim sezonuna borçlanarak başlayan çiftçiler, her yıl hasat zamanı aynı sorunu yaşamaya başladı.

Üreticilerin haziran ayı itibarıyla 38 milyar 179 milyon TL bankalara olan borcu bulunuyor. Borç tutarı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 77,02 oranında arttı.

DESTEK YÜZDE 30 ARTTI

Çiftçi eylemleri ile gündeme gelen tarımı gelecek yıl da zor bir dönem bekliyor. 2023 yılına ait destek ödemeleri için bu yılın Ocak-Temmuz döneminde tarımsal destekler için bütçeden 59,3 milyar lira aktarıldı.

2025'te ödenecek 2024 destekleri ise hâlâ açıklanmadı. Bir yıl geriden gelen ve 2023'te 63,4 milyar lira olan destek, bu yıl 91,6 milyar lira oldu ve artış enflasyonun altında kaldı. Çiftçilerin 2024 üretimi için bankalara borcu yüzde 77 artarken önceki yılın üretimi için verilen destekler sadece yüzde 30,8 artırıldı.

MİLYARLAR SAÇILDI

Yetersiz kalan destekler, artan girdi fiyatları, alım gücündeki kayıp nedeniyle azalan talep gibi nedenler çiftçilerin üretim yapmalarının önündeki en büyük engeller olarak sıralanıyor. Üreticiler hasat yapsa bile zarar ediyor. Gelinen son noktada ise çiftçiler ürettiklerinin maliyetlerini karışılamıyor, tüketiciler ise pahalıya erişiyor. Ülke üreticileri fakirleşirken yurtdışındaki üreticiler zenginleşiyor. Altı aylık dış ticaret verilerine göre tarımsal ürün ithalatının faturası 11 milyar 367 milyon doları buldu. İthal edilen ürünlerin başında ise soya fasulyesi, buğday ve ayçiçeği yağı geldi.

Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Baki Remzi Suiçmez, tarımsal desteklerinin enflasyon ve tarımsal girdi fiyatları endeksinde de daha düşük oranda artırıldığına dikkat çekti.

ÜRETİCİ ÇOKLU KRİZDE

TÜİK’e göre Tüketici fiyat endeksinin Temmuz ayında yıllık yüzde 61,78, Tarımsal girdi fiyat endeksinin ise Haziran ayında yıllık yüzde 47,56 oranında arttığını hatırlatan Suiçmez, “Toplam desteklerin yıllardır Tarım Kanunu’nun 21’inci maddesine uygun verilmemesi, yetersiz desteklerin bir yıl sonra ödenmesi, girdi maliyetlerinde somut indirimlere gidilmemesi, bitkisel ve hayvansal ürünlerde açıklanan alım fiyatlarının maliyetin altında açıklanması ve kamunun yetersiz alım ödemelerinin 45 gün vadeli yapılması, maliyetler artarken ürün satış fiyatının baskılanması ve üreticilerin serbest piyasanın insafına terk edilmesi, çiftçilerin hasat sonrası banka ve tarım kredi kooperatiflerine olan özellikle kısa vadeli borç ödemelerin yaklaştığı güz aylarında ipotek üzerinden yeni icra ve haciz vakalarının artacak olması, bu yıl tüm illerde ve tüm ürünlerde çiftçiyi isyan etme noktasına getirdi” diye konuştu.

Kamucu müdahaleler ile çiftçinin kâr etmesinin sağlanması yerine ithalata dayalı politikalara devam edilmesinin beka sorunu olduğuna dikkat çeken Suiçmez, şu ifadeleri kullandı:

“Kuraklığın olumsuz etkilerini en aza indirerek ve tarıma kamucu müdahalelerle çiftçinin kâr ederek üretimdeki devamlılığını sağlayacak somut tarımsal önlemleri ivedilikle almak yerine, girdilerde ve temel ürünlerde ithalata bağımlı politikalara devam edilmesi ülkemizdeki şu anki en büyük beka sorunudur. Ülkemizde etkileri artarak yaşanan tarım ve gıda krizi sorununu çözebilmek için; yüksek enflasyonun nedeninin üretici olmadığı görülmeli, kemer sıkma politikasının bedeli üreticiye ödettirilmemeli, enflasyonla mücadele için üretim ekonomisine geçilmeli, kamu yönetimi düzenleyici ve destekleyici rolünü anımsayarak yerli üretimi ve üreticiyi gecikmeden somut olarak desteklenmelidir.”

ÜRETİME KÜSTÜRDÜLER

Bursa Karacabey’de domates üretimi yapan bir çiftçi, fabrika fabrika dolaşmasına rağmen satamadığı 30 ton ürünününü kepçeyle boş bir alana döktü. İlçedeki üreticiler, geçtiğimiz haftalarda traktörlerle eylem yapmıştı. Konyalı karpuz üreticisi Yunus Ünvar da ürününden vazgeçmek zorunda kaldı. 50 dönümlük karpuz tarlasından 1 tane ürününü dahi satamadığını anlatan Ünvar, "Her yere borcumuz var, icralık haldeyim. 500 bin lira zararım var. Tarlamı kaldıramadım, bırakıyorum" dedi. Osmaniye’de buğday üreticiliği yapan çiftçi Ali Samet Kocamanoğlu, artık ekmeyeceğini ifade ederek şöyle konuştu: "Bu sene daha da kötü oldu. TMO açıkladığı buğdayın tonuna 9 bin 250 lira veriyor. Külliyen zarardayız. Biz bitmiş durumdayız. Zaten bu tarlayı bir daha ekmeyeceğiz.”