HAZİRAN’ın Laik Eğitim Kurultayı yarın başlayacak. Kurultayda, eğitimde dinselleşmenin tüm boyutlarıyla ele alınacağını belirten Öztan, “Eğitimin farklı kademelerinden insanlar bir araya gelecek ve mevcut sorunlar bizzat muhatapları tarafından dile getirilecek” dedi

Cihat için değil laiklik için eğitim

MUSTAFA MERT BİLDİRCİN

Birleşik Haziran Hareketi, yarın Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Mezunları Derneği Vişnelik Tesisleri’nde Laik Eğitim Kurultayı gerçekleştirecek. Eğitiminde dinselleştirmenin boyutlarının konuşulacağı kurultayın ilk oturumunda Bayazıt İlhan’ın moderatörlüğünde CHP Milletvekili Gaye Usluer, Eğitim Sen’den Özgür Bozdoğan ve BirGün Gazetesi yazarı Ünal Özmen konuşmacı olarak yer alacak. İlk oturumun konusu, “Eğitimde Dinselleştirmenin Yapısal Boyutu” olacak. Feray Aytekin, Güven Gürkan Öztan ve Turan Eser’in konuşmacı olarak yer alacağı ikinci oturumda “Eğitimde Dinselleştirmenin İdeolojik Boyutu” tartışılacak. Devam eden oturumlar ise Fevziye Sayılan, Ahmet Yıldız ve Taner Timur’un katılımıyla “Laik ve Bilimsel Eğitim Mücadelesi” ve “Tarihsel ve Güncel Boyutlarıyla Laiklik Mücadelesi” başlıklarıyla gerçekleşecek.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın yeni müfredatı “yapılmış en demokratik, en bilimsel, en çağdaş” müfredat olarak nitelemesine karşın ortaya çıkan sonucun laik ve bilimsel bir eğitim talep eden herkesi endişelendirecek düzeyde olduğunu belirten BirGün Gazetesi yazarı Yrd. Doç. Dr. Güven Gürkan Öztan, eğitimde gelinen noktayı ve Laik Eğitim Kurultayı’nın önemini BirGün’e anlattı.

Velilerle eğitimciler bir araya gelecek
Kurultayın toplumda biriken kaygı ve öfkenin somut nedenlerinin ve eğitimde dinselleştirme operasyonuna nasıl direnilebileceğinin tartışılacağı bir kurultay olacağının altını çizen Öztan, “Kurultay, daha önce arama toplantısında katılımcıların tespit ettiği sorunları ve bu sorunlarla mücadele önerilerini bir adım ileriye taşıyacak. Akademiden, sendikal mücadeleden, eğitim alanının farklı kademelerinden gelen isimleri yan yana getirecek ve velilerle eğitim emekçilerini aynı platformda birleştirecek” ifadelerini kullandı.

Laik ve bilimsel eğitim adaletin ön koşulu
Öztan, laiklik ve adalet arayışının toplumsallaştığı bu aşamada, laik ve bilimsel eğitim mücadelesinin adaletin, barışın ve birlikte yaşamın önkoşulu olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:

“Kurultay, eğitimde İslamizasyonun iki temel ayağının detaylı bir biçimde tartışılmasıyla başlayacak. Bunlardan ilki eğitimde dinselleşmenin yapısal boyutu. İslamcılık ile piyasacılığın kesiştiği nokta bu yapısal düzenlemelerde net bir biçimde gözlemleniyor. AKP iktidarı bir yandan zorunlu İmam-Hatipleştirmeyi mümkün kılan mevzuat değişiklikleri yapıyor, bir yandan da MEB ile İslamcı vakıf ve dernekler arasına protokoller imzalanıyor.”

Eleştirel düşüncenin yerine itaat kültürü
Müfredat değişikliğini, “Eğitimde dinselleşmenin ikinci ayağı” ifadeleriyle değerlendiren Öztan, “Apar topar uygulaması kararlaştırılan yeni müfredat, taslak aşamasında dile getirilen eleştiriler dikkate alınmadan öğrencilere ve öğretmenlere dayatılıyor” dedi. Öztan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Eleştirel düşüncenin yerini itaat kültürünün aldığı, bilimsel akıl yürütmenin devre dışı bırakıldığı görülüyor. Yeni müfredat, Cumhuriyetin kurucu ilkelerini tali hale getiriyor. Tarihsel bütünlük adı altında Cumhuriyet rejiminin inşa sürecini geçiştiriyor. Öte yandan Saray’ın ideolojik hegemonyasını konsolide etmeyi amaçlıyor.”

***

17 Eylül’de miting var
Alevi örgütleri 17 Eylül’de “Gerici Eğitime Karşı, Laik, Demokratik, Bilimsel, Anadilde Kamusal Eğitim İstiyoruz!” adlı bir miting düzenliyor. Mitinge HAZİRAN da katılacak.

***

CHP’den eğitim çalıştayı
CHP’nin yeni müfredatın açıklanmasının ardından yapmayı kararlaştırdığı “Eğitimin Üç Şartı: Bilimsellik, Laiklik ve Adalet” çalıştayı dün başladı. Çalıştayda konuşan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ““Bir ülkede eğitim, gelecek yüzyılı belirleyemiyorsa toplum geriye gider. Osmanlı’nın batışına bakın bu gerçeği bütün çıplaklığı ile görürsünüz. Eğer tarihi iyi bilirsek, tekerrür ettirmeyiz. Biz yaşanmış gerçeklerden ders alarak geleceği inşa etmek zorundayız. Aklın merakı doğurduğu, merakın gelişmeleri tetiklediğini unutmamak gerekiyor. İnsanlığın doğuşundan bu yana sorun alanları tükenmemiştir, bundan sonra da tükenmeyecek. Her çözüm yeni sorun, merak alanlarını doğurur zaten. O yüzden eğitimde reform sürekli olması gereken bir şey. Eğitimde reformu kimler yapmalı? Bilinen bir gerçek var; Bu işin uzmanları yapmalı. Çocuklar hepimizin çocukları” dedi.