Nijerya’da cihatçıların kontrolündeki bölgeler artıyor. Hükümetin yeterli güce sahip olmadığı belirtiliyor.

Cihatçı gruplar Nijerya’yı kuşattı

Emmanuel AKINWOTU

Bala Pada nisan ayında memleketi Kaure'deki bir pazar yerinde cihatçıların insanları topladığını ve herkesin gözü önünde iki kişiyi infaz ettiğini hatırlattı. Pala ailesi ve şiddet nedeniyle yerinden edilmiş yaklaşık 400 kişiyle birlikte Gwada'da bir ilkokul binasına sığındı. 45 yaşındaki Pada o gün için "İnfazlar herkese izletildi ama kimse tepki veremedi. Yoksa biz de aynı kaderi paylaşacaktık" dedi.


CİHATÇILARIN KONTROL ALANLARI GENİŞLİYOR

Yerel hükümet yetkililerine göre, Nijerya'nın Nijer eyaletindeki Kaure bölgesine geçen yıl yüzlerce cihatçı yerleşti. Boko Haram, IŞİD ve kimi silahlı gruplar, hükümetin ve ordunun zayıflığından kolayca istifade ederek Nijer eyaletinde bir yer edindi. Ülkenin başkenti Abuja'ya karayoluyla üç saatlik mesafedeki kasaba ve köylerde cihatçı bayrakların dalgalanması endişeyi artırdı. Bölge halkı ise yıllardır bir çaresizlikle Nijer eyaletinde "haydutlar" olarak tanımlanan silahlı gruplara karşı alarm durumda. Ancak cihatçıların kontrolündeki bölgelerin artması durumu daha da tehlikeli hale getirdi.

MERKEZİ HÜKÜMET TALEBİ KARŞILAMADI

Cihatçıların çoğu ülkenin kuzeydoğusundan geldi. Silahlı gruplar kendilerine verimli bir büyüme alanı sağlayan kuzeybatıdaki ormanların içinde ve çevresinde yer edindiler. Grupların bu bölgelerde halka açık infazlar yapmak, çocukları kaçırmak gibi terörize eylemlerine karşı alarma geçen eyalet yetkilileri merkezden askeri takviye talebinde bulundu. Ancak bu talepleri büyük ölçüde dikkate alınmadı. Nijer eyaletine bağlı yerel yönetim bölgesi Shiroro'nun lideri Süleyman Chukuba, "Asıl sorun güvensizliğin ülkenin her yerinde olması" dedi. Eyalet başkenti Minna'daki ofisinde konuşan Chukuba, “Ordunun daha fazla insan gücüne ve daha iyi silahlara ihtiyacı var" diyerek ülke genelinde şiddet altındaki bölgelerin merkezi hükümet tarafından terk edildiğini ifade etti. Nijer eyaletinin büyük bir kısmı cihatçıların yanı sıra ağır silahlı çetelerle de boğuşuyor. Farklı etnik gruplardan oluşan ve çoğunlukla Fulaniler tarafından kontrol edilen silahlı gruplar arazi anlaşmazlığı gibi tarihi ve karmaşık nedenlerle ortaya çıkmıştı. Son yıllarda bu çatışmaların daha da artması ve binlerce kişinin saldırılarda hayatını kaybetmesi Nijerya'da güvenlik tehdidini daha da görünür kıldı. Shiroro'nun 15 bölgesinden 12'si silahlı grupların işgali altında ve 5'i cihatçıların kontrolünde. Bu grupların fidye paralarıyla ordudan daha iyi silahlandıklarını söyleyen Shiroro, kaçırılan çocuklarla ilgili yaşananları şöyle anlattı: "İki hafta önce cihatçılar Korebe'den 14 yaşında bir kız çocuğunu kaçırdı ve daha sonra ailesine giderek 'Biz onunla evlenmek istiyoruz' deyip para ödemek istediler. Başka bir olayda ise 7 yaşındaki bir erkek çocuğu kaçırıldı ve ailesine gidip 'Biz ona İslami yaşam tarzını öğreteceğiz' dediler. Çok çaresiz bir durum. Onlar size gelip 'Çocuğun bizde ve silah taşıyor' diyorlar. İnsanlar korku içinde yaşıyor."

GEÇİM KAYNAKLARINI TERK ETMEK İSTEMEDİ

Nijer eyalet valiliği geçen hafta eyaletin yaklaşık 4 milyonluk nüfusunu korumaya çalışan yalnızca 8 bin polis memuru olduğunu açıklamıştı. Ordu ise Shiroro ve ülkedeki eyaletlerin diğer bölgelerinde yaşayan nüfustan saldırı tehdidi nedeniyle evlerini terk etmelerini istemişti. Ancak bölge halkının gıda ve gelirini tarım arazilerinden sağlaması nedeniyle göç etmek, geçim kaynaklarından vazgeçilmesi anlamına geliyor. Pada, kaldığı okulun yakınlarında el işçiliğiyle yaptığı ürünleri satıyor. "Kaure'de doğup büyüdüm. Eve geri dönmek istiyoruz ama başka seçeneğimiz yok" diyen Pada, kardeşinin evini terk etmediği için silahlı gruplar tarafından kaçırıldığını belirtti. Pada, "Onlara da evlerini terk etmeleri söylendi ancak o orada kalıyordu çünkü tarlalarımızı terk etmek istemiyordu" dedi.

The Guardian'dan çeviren BirGün Çeviri Kolektifi