Darbe girişimi fırsata dönüştürülerek yeni rejim OHAL KHK’leri ile kalıcı hale getirildi. İktidar bu süreçte, kış lastiği kullanımı zorunluluğundan evlilik programlarının yasaklanmasına kadar birçok alakasız düzenlemeye gitti

Çıkarılacak başka KHK kaldı mı?

UĞUR ŞAHİN

15 Temmuz 2016’da FETÖtarafından gerçekleşen darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL sonrası, KHK’ler Türkiye’nin 2 yıldır bir numaralı gündem maddesi oldu. Dün yayımlanan 699 Sayılı KHK ile Cumhurbaşkanı, yardımcıları ve bakanların ant içmesine dair ayrıntılar belirlendi. 700 Sayılı KHK ile de çok sayıda kanunda yer alan, Başbakan ve Bakanlar Kurulu ifadeleri ‘ayıklandı’.

2017’den bugüne dek yayımlanan KHK’lerle yüzbinlerce kişi kamu görevinden ihraç edildi, onlarca dernek, vakıf, dergi ve gazete kapatıldı. Ancak ‘FETÖ ile mücadele’ kapsamında çıkartıldığı belirtilen KHK’lerde; ‘kış lastiği düzenlemesinden’, ‘evlilik programlarına yasak’ gibi çok sayıda alakasız düzenleme yapıldı. Binali Yıldırım OHAL’in kalkacağını söylese de, Meclis’te kabul edilen KHK’ler varlığını korumaya devam edecek. Meclis’i adeta by-pass eden tüm KHK’leri derledik:

1- 23 Temmuz 2016’daki 667 sayılı Kararname: 35 sağlık kuruluşu, bin 43 özel öğretim kuruluşu, 19 sendika ve 15 vakıf yükseköğretim kurumu kapatıldı.

2- 27 Temmuz 2016’da çıkartılan 668 sayılı KHK: Bin 684 asker ihraç edildi. Gözaltı süresi, 30 güne çıkarıldı. Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlığı İçişleri Bakanlığı’na bağlandı. KPSS olmadan sözleşmeli öğretmen atanmasının yolu açıldı.

İflaslara erteleme

3- 31 Temmuz 2016’da yayımlanan 669 sayılı KHK: OHAL süresince iflaslara erteleme geldi. Askeri okullar kapatıldı. Milli Savunma Üniversitesi kuruldu. YAŞ’ın yapısı değiştirildi. Askeri hastaneler Sağlık Bakanlığı’na devredildi.

4- 17 Ağustos’taki 670 sayılı KHK: 2 bin 692 kişi ihraç edildi. Kapatılan özel kurumlar ile vakıfların varlıklarının hazineye geçirilmesine karar verildi.

5- 17 Ağustos tarihindeki 671 sayılı KHK: Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı kapatıldı. Öğretim elemanı emeklilik yaşı 72’den 75 yükseltildi.

6- 1 Eylül 2016’da çıkartılan 672 sayılı KHK: 42 binin üzerinde çalışan ihraç edildi.

7- 1 Eylül 2016’daki 673 sayılı KHK: Yurtdışında öğrenim gören 158 kişinin öğrencilikle ilişikleri kesildi.

8- 1 Eylül 2016’daki 674 sayılı KHK: Dershane öğretmenlerine KPSS şartı olmadan sözleşmeli öğretmenlik imkânı getirildi. OHAL kapsamında kayyum atanan şirketlerde görev TMSF’ye devredildi. ‘Terör bağlantısı’ nedeniyle belediye başkanlarının yerlerine kayyum atanmasına imkân getirildi.

9- 29 Ekim 2016’da çıkartılan 675 sayılı KHK: 10 bin 131 kişi ihraç edildi. 10 gazete, 2 haber ajansı ve 3 dergi kapatıldı.
Duruşmalarda avukat sınırlandırması

10- 29 Ekim 2016’da yayımlanan 676 sayılı KHK: OHAL kovuşturmalarındaki duruşmalarda en çok üç avukat bulundurulması hükmü getirildi. Memuriyete girişte güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması zorunlu hale getirildi.

11- 22 Kasım’daki 677 sayılı KHK: 15 binin üzerinde kamu çalışanı ihraç edildi, 375 dernek kapatıldı. OHAL kapsamında tutuklu ve hükümlü olarak cezaevinde bulunanların yapılan her türlü sınava girmesi yasaklandı.

12- 22 Kasım 2016’da çıkartılan 678 sayılı KHK: 15 Temmuz’da hayatını kaybedenlerin yakınları askerlikten muaf tutuldu. Belediyelerdeki grevlerin 60 gün süreyle ertelenmesinin önü açıldı.

13- 6 Ocak 2017’deki 679 sayılı KHK: 2 bin 687 Emniyet çalışanı, 631 akademisyen meslekten ihraç edildi. 277 kamu görevlisi görevlerine iade edildi, 83 dernek kapatıldı.

At yarışı, şans oyunları…

14- 6 Ocak 2017’deki 680 sayılı KHK: 367 kişi ihraç edildi. Kendisine ulaşılamayan Türk vatandaşlarının; vatandaşlıkları çıkarılabilmesine yönelik düzenleme yapıldı. At yarışı, şans oyunları lisans hakkı 49 yıl süreyle Türkiye Varlık Fonu’na verildi.

15- 6 Ocak 2017’deki 681 sayılı KHK: YAŞ kararlarındaki yetki Milli Savunma Bakanı’na devredildi.

16- 23 Ocak’taki 682 sayılı KHK: Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik’te disiplinle ilgili düzenleme yapıldı.

17- 23 Ocak 2017’deki 683 sayılı KHK: 367 kişi kamu görevinden çıkarıldı, 124 kişi iade edildi. Hakkında soruşturma başlatılanların doçentlik başvuruları durduruldu.

18- 23 Ocak 2017’de çıkartılan 684 sayılı KHK: Gözaltı süresi 30 günden 7 güne düşürüldü, 7 gün daha uzatma hakkı verildi. Merkez Bankası’nın bazı hizmet alımları Kamu İhale Kanunu kapsamından çıkarıldı.

19- 23 Ocak 2017’de yayımlanan 685 sayılı KHK: OHAL KHK’leri ile ilgili kararları incelemek üzere Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu kuruldu.

20- 7 Şubat 2017’deki 686 sayılı KHK: 330 akademisyen ile çeşitli kamu kurumlarından, 4 bin 464 kişi kamu görevinden ihraç edildi. 17 memur görevlerine iade edildi. 242 emekli polis memurunun rütbeleri geri alındı.

Kış lastiği ve YSK düzenlemesi

21- 9 Şubat 2017’de çıkartılan 687 sayılı KHK: Etüt merkezleri özel öğretim kurumları arasından çıkarıldı, YSK tarafından seçim yasaklarına uymayan yayın kuruluşlarına yaptırım kaldırıldı. Kış lastiği kullanımı zorunluluğuna ilişkin yaptırımlar yeniden düzenlendi.

22- 29 Mart 2017’de yayımlanan 688 sayılı KHK: 416 kişi kamudaki görevlerine iade edildi.

23- 29 Nisan 2017’deki 689 sayılı KHK: 3 bin 974 kişi kamu görevinden çıkarıldı.

24- 29 Nisan 2017’deki 690 sayılı KHK: HSK üyelerinin soruşturmasında yetki Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na verildi. Emniyet Genel Müdürlüğü’nde 7 bin bekçi kadrosu ihdas edildi. Evlilik programları, ödül ve ikramiye veren programlar yasaklandı.

25- 22 Haziran 2017’de yayımlanan 691 sayılı KHK: Helikopter kazasının ardından uçuş emniyetiyle ilgili düzenleme yapıldı.

26- 14 Temmuz 2017’deki 692 sayılı KHK: 7 bin 348 kişi ihraç edildi. Hakan Şükür ve Arif Erdem’e verilen madalyalar geri alındı.

27- 25 Ağustos 2017’deki 693 sayılı KHK: 928 kişi kamu görevinden çıkartıldı, 57 kişi görevine iade edildi.

28- 25 Ağustos 2017’deki 694 sayılı KHK: Başbakan’ın bazı yetkileri Cumhurbaşkanı’’na devredildi. MİT Cumhurbaşkanlığı’na bağlandı.

29- 24 Aralık 2017’deki 695 sayılı KHK: 22 subayın rütbesi alındı. 2 bin 756 kişi ihraç edildi.

30- 24 Aralık 2017’deki 696 sayılı KHK: Darbe girişimi ve sonrasındaki eylemlere müdahale eden sivillerin cezai sorumluluğu kaldırdı. KHK’de cezaevlerinde tutuklu ve hükümlülere ilişkin ‘tek tip kıyafet’ uygulamasına dair hükümler de yer aldı.

31- 12 Ocak 2018’de çıkartılan 697 sayılı KHK: 2 bin 217 kişi görevine iade edildi.

32- 4 Temmuz 2018’de yayımlanan 698 sayılı KHK: Bazı kanunlarda yer alan Bakanlar Kurulu’nun yetkileri Cumhurbaşkanına devredildi.

33- 7 Temmuz 2018’de yayımlanan 699 sayılı KHK: Cumhurbaşkanı, yardımcıları ve bakanların and içmesine dair ayrıntılar belirlendi.

34- 7 Temmuz 2018’de çıkartılan 700 sayılı KHK: 218 maddeden oluşan KHK’de, çok sayıda kanunda yer alan, Başbakan ve Bakanlar Kurulu ifadeleri ayıklandı. Bu ifadelerin yerine Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanı yardımcıları ifadeleri konuldu. Böylece, yüzlerce kanundaki Başbakanlık sistemine yönelik ifadeler ayıklanmış oldu. ‘Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine yönelik’ 698, 699 ve 700. KHK’lerle toplamda 3’üncü uyum KHK’si yayımlanmış oldu.

Ünlü hukukçu Turgut Kazan: Türkiye, kararname çöplüğüne dönüştü!

OHAL’in ilan edilmesinin ardından çıkartılan KHK’leri BirGün’e değerlendiren eski İstanbul Barosu Başkanı, hukukçu Turgut Kazan, şunları söyledi: “Olağanüstü hal kararnameleri ne yazık ki olağanüstü hal kararnamesi olmaktan çıkmıştı. Bu kararnameler, doğrudan yürütmenin kanun çıkarmasıydı. OHAL’le sınırlı olmadığı için çok açık biçimde Anayasa’ya aykırıydı. Ancak bir başkanvekili ile bir üyesi birden tutuklanan ve o yüzden ‘başkaları da tutuklanabilir’ diye onların ihracına karar veren bir Anayasa Mahkemesi (AYM) olduğu için, ‘Olağanüstü hal kararnamelerini incelemem’ dedi. AYM, ‘İnceleyemem’ deyince, Türkiye’de olağanüstü kararnameleri çöplüğüne döndü.Türkiye, kış lastiğinden tutun, ceza artırmak dâhil, kararnamelerle, cumhurbaşkanının direktifleriyle kural konulan ve yönetilen bir ülke oldu.”

Hukuk devleti için mücadele devam edecek

Turgut Kazan, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Olağanüstü hal kalktıktan sonra da bu kararnameler hükmünü icra edeceği için, AYM de böyle bir karar verdiğinden dolayı Türkiye’de Olağanüstü hal, bir çeşit devam edecek. Esasen değişen bir şey olmayacaktır. Üstelik şimdi, doğrudan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri yönlendirecekler. Artık Türkiye, bir tek adam rejiminin içine girmiştir. Böyle bir süreç yaşanacaktır. Hukuk devleti için, kuvvetler ayrılığı için, insanların korkusuzca yaşama hakkı için mücadele devam edecektir.”