Cinsel saldırı davasına ceza var, tutuklama yok

İlayda KAYA

İzmir’de memur olarak görev yapan 28 yaşındaki D.T.’ye şiddet ile cinsel saldırıda bulunan 32 yaşındaki erkeğin İzmir Bayraklı Adliyesi’nde duruşması görüldü. Karar duruşmasında, D.T.’yi istismar eden erkek 12 sene hapis cezası aldı. Verilen cezaya karşın tutuksuz yargılandığını kaydeden D.T. verilen cezaya ilişkin “12 sene hapis cezası aldı ama tutuklanmadı. Başka bir suçtan yakalaması olduğu da ortaya çıktı. Sadece ‘12 sene’… Çok üzücü” dedi.

CEZADAN SONRA DA ARADI

Karar duruşmasının ardından erkeğin kendisini 2 kez aradığını söyleyen D.T., “Gece yarısı telefonum çalınca açtım. Bana ‘Bana bu cezayı aldırdın hoşuna mı gitti? Sen dünyanın en büyük sapığısın’ diyerek kahkaha attı. Çok korkuyorum. Bu kişi benim evimi biliyor. Tutuklanmasını istiyorum. Elektronik kelepçe takılı ama daha önce verilen 4 uzaklaştırma kararına rağmen kapıma gelmişti. Kelepçeyi çıkarmayacağını nereden bileceğim? Benim canımın kıymeti yok mu?” diye sordu. Duruşmaya girerken ve çıkarken korktuğunu anlatan D.T. “Bu adam istismarcı ve şiddete eğilimli biri. Duruşmaya girerken şapka ve gözlükle girmek zorunda kaldım. Neler yapabileceğini bilmiyorum. Kimyasallarla bile saldırabilir. Tek bildiğim şey biraz daha sokakta özgürce dolaşmaya devam ederse bana da başka kadınlara da zarar verebileceği” dedi.

ADIMI DEĞİŞTİRECEĞİM

Sürecin istinaf mahkemesine taşındığını kaydeden D.T., yetkililere seslenerek şunları söyledi: “İsmimden, kütüğümden vazgeçiyorum. Değiştirmeye karar verdim. Evimden ayrılıyorum. İzimi kaybettirmem gerekiyor. Çünkü son kadın haberlerinde verilen kararlara bakınca verilen cezalardaki indirimleri görüyorum. İndirim alır diye korkuyorum. Bu erkek tutuklanıp, ceza indiriminden yararlanır ardından özgür kalırsa ilk çalacağı kapı yine benim kapım olacak. Bu bir şiddet ve cinsel saldırı davası. Bunun unutulmaması lazım. Bu kişi ceza aldıysa direkt tutuklanmalıydı. Süreç üst mahkemeye taşınacaksa bile tutuklu yargılanmalıydı. Yargının büyük bir açığı var. 3 senedir yaşadığım baskı yetmezmiş gibi çok büyük bir korku yaşıyorum. Ben ölmek, şiddet görmek istemiyorum.”