Macaristan'da sağcı Viktor Orban hükümeti, iktidara geldiği 2010 yılından itibaren LGBTİ+ yurttaşları hedef tahtasına koydu. Siyaset bilimci ve LGBTİ+ hakları savunucusu Remy Bonny, "Birçok insan salgın nedeniyle evlerinde kilitli kalırken, hükümet tüm temel insan haklarını ellerinden alıyor" dedi

Cinsel yönelim eşitliği sağcıların hedefinde: LGBTİ+ hakları saldırı altında

ÖZDE ÇELİKBİLEK

Macaristan’da parlamento, anayasadaki ailenin tanımını değiştirerek eşcinsel çiftlerin çocuk evlat edinmesini yasaklayan kararı onayladı. Bu son yasa ile birlikte ülkedeki LGBTİ+ haklarına yönelik gasplar yeniden gündeme geldi. Doğu Avrupa’daki LGBTİ+ hareketleri üzerine akademik çalışmalar yapan Belçikalı siyaset bilimci ve LGBTİ+ hak savunucusu Remy Bonny ile Macaristan’da, sağcı iktidarla birlikte yaşanan 10 yıllık dönüşümü konuştuk.

Macaristan’da, iktidardaki sağcı Macar Yurttaşlar Birliği (Fidesz) Partisi, anayasadaki ailenin tanımını değiştirerek eşcinsel çiftlerin çocuk evlat edinmesini yasaklayan kararı onayladı. Macaristan’da 10 yıldır görevde olan Başbakan Victor Orban başkanlığındaki hükümet, iktidara geldikten sonra anayasada pek çok değişiklik yaptı.

LGBTi+ bireylerin evlat edinmesini zorlaştıran yasa tasarısının yanı sıra ‘çocukların cinsiyetinin öz kimliğini korumayı’ amaçladığını iddia ederek "annenin kadın, babanın erkek olduğunu" belirten Anayasa değişikliğini de onayladı.

Remy Bonny, "Orban hükümetinin, Macaristan’da iktidara geldiği 2010 yılından itibaren ülkede LGBTİ+ karşıtı söylemlerini yüksek sesle dile getirmeye başladı. Orban’ın iktidara geldiği ilk yıl yaptığı iş, anayasada değişikliğe gitmek oldu. O andan itibaren önceden var olan eşcinsel evlilikler, tüm ülkede yasaklanmış oldu. Bu, saldırıların ilk adımıydı. Daha sonraki yıllarda birçok politikacı LGBTİ+ yurttaşlar hakkında, onları hedef tahtasına koyan söylemleri büyütmeye devam ettiler. Geçtiğimiz yıl Macaristan Parlamentosu Başkanı Laszlo Kover, biraz daha ileriye giderek, eşcinsel çiftlerin evlat edinmesini çocuk istismarı ile aynı kefeye koyduğu bir açıklama yaptı. Başkent Budapeşte sokaklarında LGBTİ+ yurttaşlar saldırıya uğradıklarında görmezden geldiler, herhangi bir adım atmadılar" dedi.

YENİ YASA NE ANLAMA GELİYOR?cinsel-yonelim-esitligi-sagcilarin-hedefinde-lgbti-haklari-saldiri-altinda-818974-1.

LGBTİ+ Haklarına yönelik gaspların 2020 yılının ilk aylarında, trans ve interseks kişilerin yasal olarak tanınmasını fiilen yasaklayan bir yasa maddesinin yürürlüğe koyulmasıyla daha ileri bir adıma doğru gittiğini ifade eden Bonny, "Yeni yasa kişiyi, sadece atanmış cinsiyeti ile kabul eden bir düzenleme oldu. Şimdi de Macaristan Parlamentosu bir adım daha ileri giderek, Macar Anayasası’nda ebeveynlerin ancak heteroseksüel, yani sadece kadın ve erkek olabileceğini oylayarak eşcinsel çiftlerin evlat edinmelerini fiilen yasakladı. Tüm bunlar yetmezmiş gibi, Anayasa’ya çocukların yalnızca ‘Hıristiyan değerlerine’ dayalı eğitim alabileceklerini de eklediler" dedi.

İDEOLOJİ, YÖNELİME ENGEL DEĞİL

Remy Bonny, "İki hafta önce, Macar iktidar partisi Fidesz’in kurucusu Brüksel’de, salgın nedeniyle parti yapılması yasak olmasına rağmen eşcinsel bir seks partisine katıldı ve yakalanmasının ardından istifa etti. Bu durum bize şunu gösterdi: İdeolojiniz ne olursa olsun, LGBTİ+ olabilirsiniz" dedi ve ekledi: "Orban’ın siyasetindeki en önemli özellik iktidarda kalmak için her şeyi yapmak istemesinden geliyor. Bu, ülkedeki diğer insanlara ayrımcılık yapması gerektiği anlamına geliyorsa, umursamıyor, yapıyor. Hatta iktidarda kalmak için demokrasiden ve Macaristan’ın Avrupa Birliği üyeliğinden vazgeçmeye bile istekli davranıyor."

MACARLAR GÖÇ ETMEK İSTİYOR

Bugün birçok Macar yurttaşın Batı Avrupa’ya göç etmeye çalıştığını belirten Bonny, "Macaristan’daki arkadaşlarımla ve meslektaşlarımla konuştuğumda birçoğu kendini yorgun ve depresyonda hissettiğini söylüyor. Birçok insan COVID-19 salgını nedeniyle evlerinde kilitli kalırken, hükümetleri tüm temel insan haklarını ellerinden alıyor" ifadesini kullandı.

DOĞU AVRUPA’DA YÜKSELEN HOMOFOBİ

Doğu Avrupa’da yükselen sağ dalga ve bununla birlikte gelen hak gasplarına da değinmenin önemli olduğunu belirten Bonny, "Doğu Avrupa’daki LGBTİ+ yurttaşlar için bugün haklarında sürekli geriye düşüşler yaşanıyor. Sadece Macaristan’da değil, diğer Doğu Avrupa’daki AB üye ülkeleri de LGBTİ+ karşıtı politikalar yürütüyor. Polonya’daki pek çok belediye kendilerini ‘LGBT’den Arındırılmış Bölge’ olarak ilan etti, Polonya başkanı Andrzej Duda, LGBTİ’nin bir ‘ideoloji’ olduğunu söyledi ve yurttaşlarını hedef tahtasına koydu. Romanya da bu yıl üniversitelerde toplumsal cinsiyet çalışmalarını yasakladı, Litvanya’da LGBTİ+ yurttaşların haklarını gözeten yasalara karşı yeni bir propaganda hareketi var. Bunlar insan haklarına yönelik büyük bir saldırıdır" diye konuştu.