İstanbul’un seçilmiş Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Uğur Dündar’ın sunduğu, Sözcü TV ekranlarında ilk kez yayınlanan Halk Arenası programının sorularını yanıtladı. Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İBB seçimlerinin iptali için açıkladığı gerekçeli karara ilişkin değerlendirmede bulunan İmamoğlu, “50 sayfalık raporun ilk 12 sayfası AK Parti’nin itiraz dilekçesinin özeti. Bu şekilde sayfa dolduruluyor. 38 sayfa da karşı oy […]

“CNN Türk’te katıldığım programı çeken 4 kameramanın işine son verildiğini duydum”

İstanbul’un seçilmiş Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Uğur Dündar’ın sunduğu, Sözcü TV ekranlarında ilk kez yayınlanan Halk Arenası programının sorularını yanıtladı.

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İBB seçimlerinin iptali için açıkladığı gerekçeli karara ilişkin değerlendirmede bulunan İmamoğlu, “50 sayfalık raporun ilk 12 sayfası AK Parti’nin itiraz dilekçesinin özeti. Bu şekilde sayfa dolduruluyor. 38 sayfa da karşı oy kullananların yazıları var. Geriye 12 sayfa kalıyor. 17 günde 12 sayfalık bir rapor düzenlenmiş, içerisinde hiçbir şey yok” dedi.

“Gerekçeli karar beklerken gerekçesiz karar geldi. Hiçbir gerekçe yok” diyen. İmamoğlu karara ilişkin, “Beklentilerimizi büyütmüş değildik. Toplumun hiçbir kesiminde şaşkınlık yaratmadı” diye konuştu.

CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın sunduğu Tarafsız Bölge programına ilişkin konuşan İmamoğlu, “CNN Türk’te katıldığım programı çeken 4 kameramanın işine son verildiğini duydum. Eğer bunu CNN Türk birkaç gün içerisinde yalanlamazsa, sukut ikrardandır. Yani kabul etmiş olursunuz. Beni çeken kameramanın ne suçu var?

Beylikdüzü Belediyesi’nin Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleşen programda konuşan İmamoğlu’nun açıklamaları şöyle:

>> Gerekçeli karar beklerken gerekçesiz karar geldi. Hiçbir gerekçe yok. Uzun sayfalar dolusu kararın hatırlattığı şey şu, edebiyat dersine hazırlanmadığım zaman kompozisyondan sınava tabi isek, bir konuyu yazar dururduk 3 sayfa, 4 sayfa. Konuya hazırsanız 1 paragraf yazardık, o eli öpülesi öğretmenlerimiz 10 verirdi. Beklentilerimizi büyütmüş değildik. Toplumun hiçbir kesiminde şaşkınlık yaratmadı.

“RAPORUN İÇERİSİNDE HİÇBİR ŞEY YOK”

>> 250 sayfalık raporun ilk 12 sayfası AK Parti’nin itiraz dilekçesinin özeti. Bu şekilde sayfa dolduruluyor. 38 sayfa da karşı oy kullananların yazıları var. Geriye 12 sayfa kalıyor. 17 günde 12 sayfalık bir rapor düzenlenmiş, içerisinde hiçbir şey yok.

>> ‘108 sandıkta tezgah var’ diyorlar. 754 sandıkta kamu görevlileri yokmuş. Sadece çetelelerde eksik 9 sandık 754’ün içinde. Komedi, ayıp, yazık günah. Bunların skeçleri yazılacak.

>> Gözünüz korkmazın. Konuştukça konuşun. Herkes konuşsun. Bu ülkenin insanları bazen konuşmazsa anlayın ki ağırlığındandır. Mağrurdur. Toplumun her kesiminin konuşmasını istiyorum. O kadar çok konuşun ki, o bir avuç insanın sesi hiç duyulmasın.

>> Bu bizim için bir sorumluluk anıdır. Ama asla ve asla moralimizi bozmamalıyız.

>> Gülümsemekten keyif alıyorum. Bu memleketin morale ihtiyacı olduğunu düşünüyorum, moralle çok daha fazla şeyi başaracağını düşünüyorum.

“İNSANLAR “BİZİMMİŞ BU BELEDİYE” DEDİLER

>> Belediye Meclisi’ni canlı yayına açtığımızda insanlar ‘bizimmiş bu belediye’ dediler. ‘Çoğunlukta değilsiniz’ dediler. Ben de göreceksiniz dedim. Ben olmasam da gördünüz, her şeyi geçirdiler. Kürsüde ben oturmasam da gölgemiz yetti.

>>(Nasıl bir İstanbul): Şeffaflık, adil bir İstanbul. Nimetlerini kent halkına yaygınlaştıran, kimseyi ayırt etmeyen yeşil bir İstanbul. Bunları hepsi İstanbul’da var. Uzun zamandır belediye başkanı yok, o da geldi.

BENİ ÇEKEN KAMERAMANIN NE SUÇU VAR?

>> İnşallah doğru değildir. CNN Türk’te katıldığım programı çeken 4 kameramanın işine son verildiğini duydum. Eğer bunu CNN Türk birkaç gün içerisinde yalanlamazsa, sukut ikrardandır. Yani kabul etmiş olursunuz. Beni çeken kameramanın ne suçu var?

>> Adamlar 18 günde yaptıklarımızı çekemiyor, onları kopyalıyorlar.  Bu kardeşinizin 1800 günde ürettiklerini görseler çatlarlar herhalde.

“250 GÜNLÜK HİKAYEDE ÇALDILAR YOK”

>> O kadar tükenmişler ki, ‘çaldılar’ dediler. Sayın cumhurbaşkanı ‘çaldılar’ diyor, eski başbakan ‘çaldılar’ diyor. Kim kardeşim, kim çaldı? ‘Siyaseten söylenmiş söz’ demiş. Hırsızlık dünyanın en kötü işi. Ne olursa ama bu. Bir insanın hakkını, emeğini, geleceğini çalmak. Siz diyorsunuz ki bu lafı siyaseten söyledim. Bu kadar basit değil bu iş. 250 sayfalık bu hikayede çaldılar yok.

>> 18 gün görev yaptık. Orada daha önce çalışan aynı insanlar bize hizmet ettiler. Öğrendik ki bize yakın çalışanların büyük bir kısmı Sultabeyli’ye sürülmüş.

>> İBB çalışanları bakacak ki bu adam zorla bizi mitinge götürmüyor. Mitinge götürmek için insanlara hazirun cetveli imzalatmıyor. İnsanlar bakacak ki bize siyasi görev vermiyor. 6 ay sonra zihinlerindeki bütün siyasi önyargıları atacaklar.

BİNALİ YILDIRIM’A PROGRAM ÇAĞRISI: BEN HAZIRIM

>> Ben hazırım sayın Yıldırım. Eğer konu ikimiz isek ben hazırım. Bir düello için değil, bir medeniyet için. Bu ülkede iki insan ‘konuşabiliyormuş’un ispatı için istiyorum. Düello için değil.

ANNESİ VE BABASI, EKREM İMAMOĞLU’NU ANLATTI

Ekrem İmamoğlu’nun anne ve babası da programdaydı. Programın sonunda Uğur Dündar, mikrofonu Ekrem İmamoğlu’nun annesi Hava İmamoğlu ile babası Hasan İmamoğlu’na uzattı. Hava İmamoğlu ‘Ekrem Bey’i anlatır mısnız?’ sorusuna şu şekilde yanıt verdi:

“Anlatmama gerek yok, nasıl görüyorsanız öyle birisidir. İBB başkanı olacağı aklıma gelmezdi, ben okumadım ev hanımıyım. Ama çocuklarım okusun diye çok uğraştım. Hakkını yediler. Onun bir damla terini bile helal etmiyorum.”

İmamoğlu’nun babası da, ”Yüzüne karşı onu ilk kez methediyorum, asla yalan söylemez. Siyasete atıldı, ona iki şey söyledim bir sakın hak yeme, iki, asla partizanlık yapma. Asla yalanı dolanı yoktur. Siyaseti yalan konuşmadan nasıl sürdürecek diye düşünüyorum bazen. Hak yemez” ifadelerini kullandı.