Adana’da 9 yaşındaki kız çocuğunun cinsel istismara maruz bırakılmasıyla ilgili suç duyurusunda bulunan kadın, "Zanlı uzaklaştırma karına rağmen evin önüne kadar gelip rahatsız edebiliyor" dedi.

Çocuğu istismara maruz bırakılan anne: Tutuklanmayan zanlı gelip bize hakaret edebiliyor

Toplumsal baskı ve çocuğunu korumak adına ismini vermek istemeyen anne, son günlerde çocuğun istismarı davalarında yaşanan cezasızlığın ve zanlının tutuklanmamış olmasının kendisini kaygılandırdığını dile getirdi. Evrensel'e konuşan kadın adil bir soruşturma ve yargılama yapılmasını istedi.

AKP'nin Meclis’e sunduğu cinsel istismar suçlarında tutuklama için 'somut delil' şartını öngören maddenin meclis tarafından onaylandığını hatırlatan Av. Sevil Aracı ise, çoğunlukla cinsel saldırıların gizli şekilde gerçekleşmesi nedeniyle tutuklama için somut delil aranmasının çocuklar yerine istismarcıları koruyacağına dikkat çekti.

Olay Adana’da bir ay önce meydana geldi. 9 yaşındaki çocuk ve anneannesinin yakın komşularında iken, evin oğlu olan 23 yaşındaki M.O.’nun çocuk ile yalnız kaldığı sırada çocuğu istismar ettiğini söyleyen anne, çocuğun yaşadığı istismarı anlatması ve kendisinin şikayeti üzerine savcılığın soruşturma başlattığını ifade etti. M.O. hakkında tutuklama kararı verilmemesinin kendilerini tedirgin ettiğini anlatan kadın, zanlının koruma kararına rağmen evlerinin önüne kadar gelip kendilerini rahatsız ettiğini söyledi.

“PSİKLOJİK OLARAK BÜYÜK BİR YIKIM YAŞIYORUZ”

Savcı, yüzde 20 zihinsel engelli olduğu iddia edilen M.O. için yeni bir rapor istedi. Zanlının açık öğretimden öğrenimine devam ettiğini ifade eden anne, zanlının görünüşte bir zihinsel engeli olmadığını ifade etti. Kızı ile birlikte yaşadığını anlatan anne, “Zanlı yakın komşumuzdur. Tutuklu bulunmadığı için aynı mahallede yaşamak durumunda kalıyoruz. Evimizde bir erkek bulunmamasından dolayı zanlı bizi korkutabileceğini düşünerek bize yönelik hakaretlerde bulunuyor. Uzaklaştırma kararı olmasına rağmen evimizin önüne gelerek hakaret edebiliyorlar. Zanlının ailesi iftira attığımı iddia ediyor. Bir anne olarak böyle bir olayın yaşanmamasını başta ben isterdim. Böyle bir olay yaşanmasaydı neden şikayette bulunup tüm mahalleli tarafından bana karşı uygulanan baskı ile karşı karşıya kalayım? Böyle bir şikayetten ne menfaatim olabilir? Aksine psikolojik olarak çok büyük bir yıkım yaşıyoruz. Kızımla birlikte Şehir Hastanesi’nde psikiyatri desteği alıyoruz. Uyuyamıyorum, sokağa çıkamıyorum. Kızıma ve bana zarar verecekler diye çok korkuyorum. Soruşturmanın bir an önce tamamlanmasını ve sanığın tutuklu yargılanmasını istiyorum” dedi.

“CİNSEL SALDIRLAR GİZLİ ŞEKİLDE GERÇEKLEŞİR, SOMUT DELİL ŞARTI İSTİSMARCIYI KORUYACAKTIR”

Çoğunluklara cinsel saldırıların gizli şekilde gerçekleşmesi nedeniyle çocuk istismarı söz konusu olduğunda istismarı açığa çıkarmanın yükünün çocuklara bırakıldığın ifade eden Av. Sevil Aracı, “İstismar yakınındaki bir kişiden gelmişse cinsel istismar mağduru çocukların yaşadıklarını açıklamaları da zorlaşıyor. Bu zorluk ortadayken çocukların anlattıklarının kurgu olma ihtimali çok düşüktür. O yüzden soruşturma aşamasında çocukların ifadeleri ve çocukların anlattıklarına itibar edilebileceğine dair raporlar dikkate alınmalıdır. AKP'nin Meclis’e sunduğu 4’üncü Yargı Paketi’nde cinsel istismar suçlarında tutuklama için 'somut delil' şartını öngören madde meclis tarafından onaylandı. Bu düzenleme ile iktidar çoğunlukla cinsel saldırıların gizli şekilde gerçekleşmesi nedeniyle çocuklar yerine istismarcıları koruyacaktır. Bu olayda da olduğu gibi zanlı kadını ve çocuğa evinin önünde hakaret edebilme cesaretini iktidarın ve hukukun bu tutumundan alabilmektedir. Çocukların anlattıklarının doğruluğunu destekleyen böyle bir rapor varsa başkaca bir delile gerek olmamalıdır. Özellikle de tanık aranması saçmadır. Verilmeyen her ceza yeni çocuk istismar vakalarını gündeme getiriyor” dedi.