Eskişehir’de halk ekmek büfeleri önünde ekmek ve süt almak isteyen yurttaşlar uzun kuyruklar oluşturuyor. Çocuğuyla kuyrukta süt almak için bekleyen bir yurttaş “Sütü de buradan alıyoruz çünkü daha uygun” diyor.

Çocuğun sütü için ayazda bekleyiş

Deniz Güngör

Alım gücü eriyen yurttaş birçok ilde halk ekmek büfeleri önünde uzun kuyruklar oluşturuyor. Uzun kuyrukların olduğu büfelerden birisi de Eskişehir Emek Mahallesi’nde. Yurttaşlar bir an önce ekmeğini alıp soğuktan kaçmak istiyor. Bir yandan da ekmeğin bitmesinden endişe ediyorlar. Büfenin hemen karşısında fırın olmasına rağmen insanlar 2,5 lira yerine yarı fiyatına olan ekmeği almayı tercih ediyor.


Büfe önündeki kuyrukta yurttaşlar sırasını beklerken büfeye yaklaşıp halk ekmek büfelerindeki satış hakkında bilgi alıyoruz. Büfe görevlisi ekmeklerin düzenli olarak saat 11.00, 13.00 ve 15.00’te geldiğini öğreniyoruz ve gelen ekmekler talebi karşılıyor mu diye soruyoruz: “Bazen saatlerce insanlar burada sıra oluyor, ekmek çoğu zaman yetmiyor” cevabını alıyoruz. Eskişehir halk ekmek büfelerinde halk süt de satılıyor. Süt satışına ilişkin konuşan görevli “Son zamlardan sonra süt satışımız yüzde 100 arttı. Süte talep çok, genellikle 3 litresini 21 liraya 5 litresini ise 33 liraya satıyoruz” diyor. Bugün marketlerde 5 litre sütün fiyatı ortalama 40 lira.

Halk ekmek büfesi önündeki kuyrukta çocuğu ile bekleyen bir kadın pahalılıktan dert yanıyor. Asgari ücrete yapılan zammın hayat pahalılığını yok etmeye yaramadığını söyleyen yurttaş şöyle konuşuyor: “Asgari ücret 4 bin 200 lira oldu tamam ama şu anda hiç kimse geçinemiyor. Kira burada bile bin lira olmuş ki burası şehir merkezi bile değil. Çok zor… Bu soğukta halk ekmek sırası beklemek zorunda kalıyoruz, ülkenin durumu çok kötü. Sütü aynı zamanda halk ekmek büfelerinden almayı tercih ediyoruz çünkü çok daha uygun. Benim iki çocuğum var biri daha çok küçük öteki ise ilkokula gidiyor. Süt ihtiyaçlarını buradan alarak gideriyorum. Eşim asgari ücrete çalışıyor, bir şekilde geçinmeye çalışıyoruz ama yetmiyor. Bir markete gitsek 5 parça şeye 100 lira veriyoruz.”

Sırada bekleyen memur emeklisi bir yurttaş en az 5 ekmek aldığını belirtiyor. Fırında ekmeğin 2,5 lira olduğunu hatırlatan yurttaş “Taş mı yiyeyim?” diye soruyor. Ucuz diye gittiği yerlerde de fiyatların arttığını anlatan yurttaş şöyle konuşuyor: “Nerede ucuz bir şey varsa oraya gidiyoruz, sıraya giriyoruz fakat ucuza bir şey bulabileceğimiz bir yerde kalmamış. 15-20 sene ben bu devlete hizmet ettim ama burada bu soğukta kuyruk bekliyorum. 5 kişilik bir aileyiz. 65 yaşındayım ve emekliyim, geçinemiyorum. Ek iş yapmam lazım ama onu da bulamıyorum. Çok öfkeliyim.”

Sıra gittikçe artarken kimse konuşmaya yanaşmıyor, herkesin tek derdi bu soğuk havada sıcak ekmeğini alıp evine gitmek. Bazıları sıranın halk ekmek büfeleri az olduğu için bu kadar yoğun olduğunu söylerken yanımıza gelen yaşlı bir kadın sıraların zamlardan dolayı uzun olduğunu belirtiyor. Artık ay ortasını bile göremediğini aktaran yurttaş, “Ben daha bugün gelecek ayın maaşından para çektim. Sürekli olarak içeri giriyorum. Ev kredim, okuyan oğlum var. Geçinmeye çalışıyoruz ama yetinemiyoruz” diyor.

Asgari ücretli bir yurttaş ise "Bizim maaşa yılda 1 zam geliyor ama faturalar sürekli zamlanıyor. Pazarda her hafta başka fiyat. Ekmeğe yüklendik ne yapalım. 6 ekmek alıyorum buradan, bazen süt alıyorum ama her zaman değil. Bu büfeler de olmasa ne hale geleceğiz kim bilir?" diye konuşuyor.